2010/08 Blog Arşivi

Herhangi bir tanıtım kampanyasından sonra, genellikle bütün mecralar için geçerli olan, ölçme zamanlaması, yapılan tanıtımın amacına ve ürünün niteliklerine bağlıdır. Tanıtımın amacı hemen satışını gerçekleştirmek istediği bir ürün veya hizmet ise ve bunların fiyatı, tüketicilerin üzerinde düşünmelerini sağlayacak kadar yüksek ise, etkinlikleri bittikten sonra, tüketicilerin ilgili firmaya geri dönüşlerine göre yapılmalıdır. Tüketicilerin firmaya geri dönüşlerinde araştırma, sorgulama, niyet daha doğrusu yaklaşımlarına göre, başarı ölçülebilmektedir. Tüketicilerin hemen satın alma davranışını bu noktada göstermeleri için, tanıtım etkinliği bittikten sonra daha uzun bir zamanın geçmesini beklemek gerekmektedir. Bu bekleme, tüketicilerin yüksek maliyeti ödeme noktasında ki düşünme paylarına ayrılmalıdır. Diğer durumlarda, gazetelere verilen tasarımlar, kurumsal imaj için verilmekteyse, etkinliği bittikten kısa bir süre sonra ölçümlerinin yapılması mantıklı olabilmektedir. Amaç, savunma, sosyal sorumluluk, kurumsal değer yaratma v.b.'ler ise de etkinlik bittikten sonra gazete reklamları ölçülebilir.


Devamı için tıklayınız ...

Yazarlık ile reklam metin yazarlığı, birbirini etkileyen iki farklı alandır. Kimi yönde olumlu kimi yönde olumsuz olan bu etkiler, tamamen yazarın bilgi birikimine ve aradaki ayrımları veya olumlu olumsuz etkileri nasıl alabildiği ile alakalı olarak, ortaya yeni bir kimliği çıkarmaktadır. Normal metin yazarlarının, insanları etkileme, onları belirlenmiş davranışları göstermeleri için harekete geçirme amacı taşımazlar. Onlar, işleyecekleri konuyu derinlemesine araştıran, algılayan, ifadesi güçlü, algıları açık insanlardır. Normal metin yazarları, önemli olduğunu düşündükleri konular hakkında, insanların farkına varmalarını, algılamalarını, yaşamlarına veya yaşam görüşlerine değişik açılardan bakmalarını sağlama amacı taşırlar. Onları yaşamın veya yaşanmışlıkların, ince ayrıntıları hakkında aydınlatırlar. Hangi konuyu işlerse işlesin, insanların bakış ufkunu genişletmeye çalışırlar. Ama onlar, konuları işlerken, insanların verilen bilgilerle, etkileyici unsurlarla, yaşamla veya yaşanmışlıklarla aktarılan düşünceler doğrultusunda, hareket etmelerini beklemezler. İnsanlar normal metin yazarlarını okurken, bağımsızdırlar. Kendi deneyim ve bilgi birikimleri doğrultusunda, yazarın da yardımıyla okuduklarını, kendi istedikleri şekilde yorumlamaktadırlar.


Devamı için tıklayınız ...

Gün geçtikçe büyüyen Pazar, artan firmalar, bunlara paralel olarak, gittikçe daha çok miktarlarda üretilen ürün ve hizmetler, ürün ve hizmetlerin birbirine benzerliği, rekabet ortamları, hepsinin tanıtıma ihtiyaç duymasını gerektirmiştir. Binlerce reklam, reklam türü tüketicilere seslenmekte ve onlara mesaj iletmeye çalışmaktadır. Bütün bunlarla birlikte tüketici, artık reklam mesajlarına karşı duyarsız, tepkisiz hale gelmiş, çoğu reklam tasarımlarını görmüyor, mesajlarını algılamıyor noktasında durmaktadır. Her reklam, ürün ve hizmet çeşidini anlatmakta, hepsi dikkat çekmek için bin bir yolu denemektedirler. Böyle bir ortamda, reklam yazarlarının işleri oldukça zor hale gelmiştir. Geçmişten günümüze, onlarca yıldır reklam sektörü, reklam metinleri yazmaktadır. Hem de her mecradan; televizyondan, radyodan gazetelerden, dergilerden, açık hava reklam araçlarının hepsinden, tüketicilerin gidebilecekleri sosyal faaliyetlerden, günümüzde internetten sürekli reklam mesajlarını tasarlamakta ve seslenmektedir. Bugün insanlara dair bütün unsurlar kullanılmış gibi görünmektedir. Her reklam tasarımı, başka bir reklam tasarımını çağrıştırır nitelikte, tüketicinin karşısına çıkmaktadır. Hatta bazı markalar arasında, çalıntı reklam kampanyası suçlamaları bile gündeme gelmeye başlamıştır.


Devamı için tıklayınız ...

Bugün rekabet ortamı gittikçe genişleyen boyutlarda seyretmektedir. Firmalar veya markalar günümüzde ürün ve hizmet özelliklerinin birbirine olan üstünlüklerinden çok, kurumsal itibarlarıyla rakiplerini geçmektedirler. Diğer bir değişle kurumsal itibar, firmalar için günümüzde çok önemli olmuştur. Kurumsal itibar, bir firmanın iş paydaşlarının bakış açılarında, düşüncelerinde, cümlelerinde ve aksiyonlarında ifade ettikleri değerlerdir. Kurumsal itibar, firmaların görünen yüzü olduğu için, buna sahip olan firmalar, diğer firmalara nazaran daha fazla kar elde etmekte ve çalışanları tarafından daha çok desteklenmektedirler. Kurumsal itibarı olan firmalar, rekabet üstünlüğünü ellerinde tutmaktadır. Marka haline gelmekte ve üretkenlikleri, satışları, müşteri sadakatini elde etmektedirler. Ayrıca bunlar gittikçe de yükselen bir seyir izlemektedir. Firmaların kurumsal itibarları, yatırımcılar için de firmayı cazip hale getirmektedir. Firmaların kurum içindeki ve dışındaki risk yönetimlerinde başarısını, kritik durumlara ilişkin başarılı çözümlerini, kaynakların verimli tahsisinde ki başarısını göstermektedir. Bunların dışında kurumsal itibara sahip olan firmalar, kurumsal ilişkilerinde de başarılı stratejiler izlemektedirler. Ayrıca performans artırımında, ürün kalitesinde, müşteri tatmininde olabilecek en iyi çalışmaları yapıyor olmaktadırlar. Bütün bunlar, firmayı marka haline getirmekte ve güvenle, rakiplerinden daha üstün olarak pazardaki ilerleyişini sürdürmelerini sağlamaktadır. Firmaların kurumsal itibarları, iş paydaşları arasında da diğer firmalara üstünlük sağlamaktadır. Firmaların iş paydaşları, müşteriler, çalışanlar, hissedarlar, yerel topluluklar, medya olmaktadır. Sadece bu noktada değil aynı zamanda, tüketicilerin, müşterilerin, rakiplerin, hisse senedi piyasalarında yatırımcıların, analistlerin, potansiyel çalışanların, firmanın kurumsal itibarlarına göre olumlu tutum belirlemelerini sağlamaktadır. Bu ise, var olan kurumsal itibarın daha da güçlenmesini sağlamakta, pazarla ilgili pek çok katkıyı beraberinde getirmektedir. Kurumsal itibar aynı zamanda firma değerinin yükselmesine hizmet etmekte hatta firma değerinin %70’inin buna bağlı olduğu, bugün, yapılan tartışmalar arasında geçmektedir. Kriz ortamlarında dayanmasından, sektörde, kurumsal itibarı daha az olan firmalara oranla, daha yüksek kar oranına sahip olmasına kadar etkili olmaktadır. Kurumsal itibar sağlandıktan sonra, firmanın karşılaştığı güçlüklere karşı, hükümet desteğini çabucak alabilmesine, pazardaki ilerleyişine kolayca yön verebilmesine olanak tanımaktadır. Bütün bu katkılar, firmaların rekabet üstünlüğünü ellerinde tutmalarını sağlamaktadır. Her koşulda, her halükarda rakiplerinden daha iyi bir Pazar ilerleyişine sahip olmaktadırlar. Kurumsal itibarla kurulan ilişkiler ve yukarıda bahsettiğimi grupların hepsi, zaten doğal olarak rakip firmaların üstünlüğüne izin vermemektedir. Firma bu durumda, rekabet için farklı bir faaliyete girmese bile, diğer firmalar için doğal güçlü bir rakip konumunda durmaktadır.


Devamı için tıklayınız ...

Billboard reklamları, günümüzde firmaların en çok kullandığı açık hava tanıtım araçlarından biridir. billboardlar genellikle, kurumsal, imaj, daha kısa bir ifadeyle, firmaların, uzun vadede tüketicilerin zihinlerine yerleştirmek istediği unsurlara hizmet etmemektedir. Billboard reklamları genellikle, firmaların kısa vadede gerçekleştirmek istediği amaçlarına yönelik tanıtımları içermektedir. Bunlar genellikle, kampanya duyuruları, indirim duyuruları, firmaların tüketicilerine sunduğu özel fırsat ve avantajları duyuranlar olmakla birlikte, satışın hemen yapılmasına dair tasarımlar da olabilmektedir. Bilindiği gibi, hemen satışın yapılmasını amaçlayan tasarımların izlediği yollar, diğerlerinden farklı olmaktadır. Bu tip tanıtımlar genellikle, daha net cümleler kullanmaktadır. Yani, dolaylı yollardan tüketicileri yönlendirmeye çalışmaktan ziyade doğrudan yönlendirmeye çalışmaktadır. Tüketicilerin, ürün ve hizmet özelliklerini karşılaştırmalarını, üstünlüklerini görmelerini, zaman geçirmeden/hemen satın alma eylemini gerçekleştirmelerini istemektedirler.


Devamı için tıklayınız ...

Kültür ve turizm bakanlığı, 2011 yılı reklam ihalesinin tekliflerini almaya başladı. bunun için en son başvuru tarihi 23 Eylül 2010 olarak bildirildi.

Reklam ihalesiyle ilgili tanıtım toplantısı bünyesinde konuşan, Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürü Cumhur Güven Taşbaşı, ihaleye başvuracak reklam ajansları ile kamuoyuna doğru bilgilendirmenin yapılması sebebiyle bu toplantıların düzenlendiğini ayrıca, iki senedir bu tip ihalelerin şeffaflaştırılması ve katılımcı olmasını sağlamaya çalıştıklarını söyledi.


Devamı için tıklayınız ...

GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE TÜRKİYE REKLAM AJANSLARI


Devamı için tıklayınız ...

Firmaların, belirlenmiş çeşitli amaçları için birbirini takip eden tanıtım serileri, günümüzde en çok tutan tanıtım kampanyaları arasına girmektedir. İnsanlar birbirini takip eden olayları izlemeyi sevmektedirler. Bununla birlikte, bilindiği gibi televizyonda dizi reklamlar, merak unsurunu da içermektedir. Firmaların çeşitli amaçları doğrultusunda, ürün ve hizmetle ilgili mesajların örüldüğü olaylar veya konular izlenirken, insanlar kendilerini olayların akışına bırakmaktadır. Bir yandan konu ve olayların gideceği son nokta merak edilirken, konu ve olayların, kişilerin ürün ve hizmetle ilgili mesajları ve bu mesajları verirlerken, görüntülerde hissedilen kazanımlar, faydalar insanların zihinlerine, bilinçaltına veya bilince yerleşmektedir. Özellikle televizyonda dizi reklamın sevilen oyunculardan oluşması veya dikkat çekici, etkileyici unsurların bulunması, bütün tanıtım kuşaklarının izlenmesini sağlamaktadır. İnsanlar merak ettikleri her şeyi dikkatlice izlemekte ve anlamaya çalışmaktadırlar. Dolayısıyla belleklerine konu ve mesajlar ister istemez yerleşmektedir. Fakat tanıtım ajanslarının tasarladıkları, televizyonda dizi reklam filmlerinin çoğu, bu unsuru işlememektedir. Gene, televizyonda dizi reklam tasarlamaktadırlar ama bu serilerde konular veya işlenen tema sonuçlandırılmaktadır.


Devamı için tıklayınız ...

Firmaların pek çok amacı için tasarlanan reklamların her birinin, farklı bir yaklaşımı bulunmaktadır. Buna yaklaşımların tespit edilmesi, reklamın amacına göre, en uygun olan şekilde oluşturulmakta ve etki unsurlarıyla birleştirilmektedir. Yani reklamın amacı, reklamın yaklaşımı ve mesajları sırasıyla oluşturulmakta ve güçlendirici unsurlar eklenmektedir. Güçlendirici etkenler, saygın bir oyuncu, erotizmin kullanılması, mizahın kullanılması, abartılı grafikler, animasyonlar, olaylar v.s. şeklinde olabilmektedir. Fakat günümüzde, tüketicilerin üzerine gelen milyonlarca reklam bilgisi, her yerden, her mecradan onlara seslenen reklam mesajları, tüketicilerin artık bunlara alışarak, onları duymamasına veya etki unsuru ne olursa olsun, etkilenmemesine neden olmaktadır. Günümüzde tüketici, reklamın mesajlarından çok, etkileyici unsurların kendilerine dikkat etmekte ve etki unsurlarını reklamın mesajlarından ayırt ederek izlemekte, duymakta veya algılamaktadır. Bu nedenle, reklamların, ürün ve hizmet bilgilerini, faydalarını, zararlarını, kullanım biçimlerini, ihtiva ettikleri bileşenleri sözle aktarmaktan çok göstermeleri daha etkili olmaktadır. Tüketici gördüğü şeyleri unutmaz. Öyle ya da böyle aklında kalmakta ve gerektiğinde satın alma veya başka birine önerme davranışını göstermektedir.


Devamı için tıklayınız ...

Bilindiği gibi reklam, pek çok amaç için yapılmaktadır. Bu amaçların arasında; satışı baştan sona kadar gerçekleştirmesi, satın almaya yakın kişilerin eyleminin desteklenmesi, satın alma eylemini hatırlatması, markanın bilinirliğini arttırma, kurumun tanınmasını ve güvenilmesini sağlama, savunma amaçlı reklam, sosyal sorumluluk reklamları, rekabet amacıyla reklam, satışı engelleyen nedenleri ortadan kaldırmaya yönelik reklam v.b. pek çok amaç, firmaların reklam yapmalarını sağlamaktadır. Reklamın amacı, reklam veren firma tarafından belirlenmektedir. Tüketicilere bu amaç için nasıl yaklaşılması gerektiği de reklam ajansı tarafından belirlenmektedir. Bununla birlikte firmalar, reklam kararlarını, birden çok amaç için verebilmektedir. Reklam ajansları, reklamı tasarladıklarında, tek bir yaklaşım belirlemek durumunda olmaktadır. Tek bir yaklaşım ama birden fazla amaç, dolayısıyla birbirinden farklı yerlere giden, karışık mesajlar iletilmektedir. Bu şekilde yapıldığında, reklam pek çok amaca hizmet etmekte ve çoğunlukla çok azını başarabilmektedir. Bu nedenle reklamın amacının mümkünse tek amaca indirilmesi ve bu amacın başarılı olması halinde, yan getirilerinin değerlendirilmesi çok daha sağlıklı olmaktadır.


Devamı için tıklayınız ...