2010/08 Blog Arşivi

Her zaman için iyi reklam satan reklam olamamaktadır. Çünkü satan reklamın özellikleri çok farklıdır. Satan reklam, iyi reklamla mutlaka ortak özelliklerde bir araya gelmektedir. Yani ortak noktaları çoktur fakat gene de iyilik ve satış birbirinden farklı konulardır. iyi reklam; güzel görüntülerin, seslerin, müziklerin olduğu, bazen sanatsal unsurların kullanıldığı, oyuncuların rollerini iyi oynadıkları reklamlardır. Bunlar da satar, bunların da başarabildikleri, firmaların amaçlarından veya iletebildikleri reklam mesajlarından birkaç tanesi olabilir. Fakat satan reklam; mesajını tüketiciye tam olarak iletebilen, onu etki altına alabilen, onun belirlenmiş davranışları göstermesini sağlayabilen reklamdır. Yani satan reklam etki ettiğinde, tepki oluşturan reklam olmaktadır. tepkisizlik ise iyi reklamın getirisi olabilmektedir. İşte bu noktada, ikisi birbirinden ayrılmaktadır. İyi reklamın mesajları da aynı etkiyi yapabiliyorsa zaten iyilikten öte satan reklamdır. Ama kesinlikle iyi reklamı, satan reklamın bir önceki aşaması olarak değerlendirebiliriz. Çünkü eskiden, reklamcılığın gelişme aşamasında olduğu zamanlarda, iyi reklam yapılırdı. Firmaların, o zamanlar, rekabet edeceği bu kadar çok firma, ürün ve hizmet bulunmuyordu. Bu yüzden reklamların sanatsal özellikleri çok iyi olanlar vardı.


Devamı için tıklayınız ...

WPP firması Group M'in hazırlayıp açıklamış olduğu rapora göre, İngiltere'nin reklam piyasasında %4 büyüme beklemektedir. Buna göre önümüzdeki sene için de %3 büyüme tahmin ediliyor.

Firma, bu sene medya ortamlarına yaptığı harcamalarında %4.2 büyümeyle, İngiltere'nin reklam pazarında on iki milyar sterlin büyüme bekliyor. Firmanın Aralık ayında yaptığı açıklamada, İngiltere reklam pazarının büyüme durumu için %0 demişti.


Devamı için tıklayınız ...

Coca-Cola markası, Ramazan dolayısıyla iki ayrı reklam filmi hazırladı. Dokuz Ağustosta gösterilmeye başlanan reklam filmlerinde birlik ve beraberlik konu edilmiş. Coca-Cola'nın reklamında bir mahalle halkı hep birlikte iftar yapmakta ve bu filmin başlangıcında da gençler mahallelinin kapısına kırmızı ampullü Coca-Cola şişelerini bırakmaktadır. Daha sonra sokaklara kurulan iftar sofralarında hepsi buluşmaktadır. Reklam filmi Cinhangir'de çekildi. Çekim için bir sokak komple trafiğe kapatılarak, yirmi metre uzunluğunda iftar sofrası açıldı. Coca-Cola şişe altlarına uyarlanan kırmızı renk ise, alt kısımlarına ampullerin yerleştirilmesiyle yapıldı.


Devamı için tıklayınız ...

Reklamcılıkta, reklam tasarımı ne kadar büyük bir önem taşımaktaysa, reklamın medya planlaması da bir o kadar önemli olmaktadır. Şöyle düşünebiliriz. Elimizde mükemmel bir reklam filmi senaryosu bulunmaktadır. Kesinlikle çok yaratıcı ve çarpıcı, fakat biz filmi, hedeflediğimiz tüketici grubunun televizyonların başına olmadığı saatlerde yayınlamaktayızdır. Bu örnek çok çeşitlendirilebilir. Onların izlemediği bir kanal, onların okumadığı bir gazete veya sayfası, onların hiç gitmediği bir meydanın açık hava araçları v.b. olabilir. Mükemmel reklam tasarımımız, hedef tüketiciye ulaşamaz ise veya buna şöyle de diyebiliriz, ulaşır ama az ulaşır, mutlaka hedef tüketici görür fakat kısıtlı zamanlarda veya çeşitli dinamiklere bağlı olarak görür gibi açıklamalar, reklamın başarısız olmasına neden olacaktır. İşte bütün bunlar, reklamda medya planlamanın ne derece önemli olduğunu bize göstermektedir. Bu yüzden tam hizmet reklam ajansları, kendi bünyelerinde medya planlama birimi oluşturmaktadır. Ayrıca son zamanlarda, medya planlamanın öneminin artık biliniyor olmasıyla, medya planlama birimleri, bağımsız birer ajans olarak, reklam verenlere hizmet vermektedir. Reklamın başarısının yarısı hatta daha fazla bir yüzdesi medya planlamaya bağlı olmaktadır.


Devamı için tıklayınız ...

Firmaların gazete reklamı verirken, dikkat etmeleri gereken önemli unsurlar vardır. Ya da ajansların, bu tip kampanya süreçlerinde, medya planlaması yaparlarken, özellikle gazetelere reklam verileceği zaman, dikkat etmeleri gereken unsurlar,kampanyanın başarılı olmasını, hedef tüketiciye daha çabuk ulaşmasını sağlayan noktalardır. Bunlardan biri, firmaların veya ajansların, gazetelerin, hedef kitle tarafından okunduğu, ürün ve hizmetle uyum halinde olan, gazete sayfalarını tercih etmeleridir. Bu tip seçimler, ürün ve hizmet tasarının, kendi tüketicisi tarafından görülmesini sağlamaktadır. Firmalar, gazetelere reklamı, ekonomi, spor, sağlık, turizm v.b. sayfalarda yayınlatabilirken, eklerini de kullanmaktadır. Gazetelerin tanıtım açısından sınıflandırmasını yapan Elden ve Yeygel'e göre, yayın sıklıklarına göre; günlük, haftalık, aylık, onbeş günlük, sabah veya akşam gazeteleri. Dağıtım alanlarına göre; yerel bölgesel, ulusal veya uluslar arası gazeteler. İçeriklerine göre; haber, magazin, spor, ekonomi, siyaset gazeteleri olarak ayrılmaktadırlar. Medya planlama ajanslarının veya birimlerinin bu ayrıma göre, tanıtım yapılacak gazete ve sayfasını seçmeleri gerekmektedir.


Devamı için tıklayınız ...

2005 senesinde Fiziksel Engelliler Vakfı (FEV) tarafından başlatılan "Özrümüzle Üretiyoruz Projesi" için 2010-2011 dönemi ana sponsoru AVEA oldu. İstanbul merkezli uygulanan projede başlangıcından bu yana 2490 engelli vatandışımıza iş olanağı sunuldu ve istihdan edildi. Proje kapsamında AVEA'a da bir çok engelli vatandaşımıza iş fırsatları sundu ve projeyi destekledi.

1995 yılından bu yana faaliyet gösteren Fiziksel Engelliler Vakfı (FEV), ülkemizdeki nüfusun yaklaşık %12'sini oluşturan 9 milyon kadar engelli vatandaşımızın karşılaştığı ilgisizlik, eğitimsizlik, sağlık, işsizlik ve geçim sorunları gibi olumsuzluklar üzerinde çalışmalar yürüterek ve projeler çıkartarak çözüm üretiyor. “Özrümüzle Üretiyoruz Projesi”, engellilerin istihdam edilerek, kendi kendilerine yeten, ekonomik bağımsızlığını elde etmiş, sağlıklı iletişim kurabilen, üreterek ülke ekonomisindeki yerini almış, özgüveni tam bireyler haline getirmeyi amaçlamadığını belirten FEV yetkilileri, proje başlagıcından beri birçok firma ile sponsorluk antlaşaması yaptıklarını ve projenin başarıyla devam ettiğini belirttiler. ( http://www.fev.org.tr )


Devamı için tıklayınız ...

Radyo reklamları, hata ya da yanlışları kaldıramayacak bir ortama sahiptir. Radyo reklamları 20-30 saniye içerisinde verilmekte ve bu mecrada, eksik yargıları saklayacak bir yer yoktur. Dolayısıyla bu tanıtımlar ya başarılıdır işe yarar ya da başarısızdır işe yaramaz olarak gündeme gelmektedir. Buradaki tanıtımların işe yaraması da, üretim, oyuncu, oyuncu seçimi, metni, müzik, her şeyin iyi seçilmiş olması gerekmektedir. Bu mecrada birinin yanlış seçilmesi, öbürlerine de gölge düşürmekte, bütününü başarısız kılmaktadır. Radyo tanıtımlarının yapımı, reklamcının radyo istasyonunda geçirdiği sürelerden tutun, oradaki kişilerle kurulan ilişkilerinin niteliğine kadar önemli olabilmektedir. Radyo reklamlarının yapımı, öncelikle iyi bir fikirle başlamaktadır. İyi bir fikir ise, fikrin senaryo haline getirilmesinde önemli olmaktadır. Fikir, tek başına işe yaramamaktadır. Asıl olan onun yaratıcı bir senaryoya yerleştirilebilmesidir. Radyo tanıtımlarında, reklamcı, ses teknisyenlerini tanımalıdır. İyi bir ses teknisyenini seçebilmelidir. Bunun da en iyi yolu, ses teknisyenleriyle ilişkilerin iyi tutulmasıdır. Burada önemli olan, ses teknisyeninin, söylediklerinizi en kısa sürede yapan kişi olması değildir. Sizin söylediklerinizin dışında, sürece katkı sağlayacak şeyler söyleyen kişidir.


Devamı için tıklayınız ...

Pazarlamada dağıtım kanalları, bir ürün veya hizmetin üreticisinden tüketiciye ulaşana kadar izlediği süreç olmaktadır. Diğer bir tanımla, değişim değeri olan malların üretildiği yerden, tüketildiği yere kadar ulaştıran, bunun için çalışan, birbiriyle ilişki halinde olan kurum, kuruluşların oluşturduğu sistemdir. Dağıtım kanalları, firmalar yani üreticiler için oldukça önemli katkıları sağlamaktadır. Dağıtım kanallarıyla firmalar, Pazar çevresi ve tüketici grupları hakkında bilgi sahibi olabilmekte ve aynı zamanda sunulan ürünler için tanıtım yapmalarına, tutundurma çalışmalarını yapmalarına olanak tanımaktadır. Dağıtım kanalları sayesinde, alıcılarla ilişkiler kurabilmekte olan firmalar, tüketicilerin ihtiyacı olan ürün ve hizmetleri tespit edebilmektedir. Bunlarla birlikte, dağıtım kanallarının üreticiye sağladığı faydalar arasında; alım satımları gerçekleştirerek mülkiyeti devretme, siparişlerin alınması, depolanması ve taşımayı gerçekleştiren fiziksel dağıtım firmalarıyla ilişkilerin kurulması ve geliştirilmesi v.b. bulunmaktadır. Dağıtım kanalları, üreticiyle ilişki içerisinde oldukları gibi, birbirleriyle de ilişki halindedirler. Doğrudan dağıtım; üretici firmanın kendi dağıtım kanallarını oluşturmuş olması anlamında kullanılmaktadır. Bu hem zor hem de yüksek maliyetli olan bir çalışmadır. Bu, dolaysız dağıtım konusuna girmekte ve üretim bölgesi ile tüketim bölgesinin birbirine yakın olması, ürünlerin standartlaşmış olması, arzın ve talebin belirli bir dengeye oturmuş olması gibi kriterlere bağlı olarak yapılabilmektedir. Ama diğer dağıtım kanallarını izleyen firmalara göre, bu yöntem daha profesyonel kalmaktadır. Dolaylı dağıtım kanallarında, her aracı, elde edeceği kendi karının peşinde olmakta ve bu dağıtım sistemi üreticinin kontrol edebileceği bir sistem olmamaktadır. Her aracı firma kiminle işbirliği yapmak isterse yapabilmektedir. Bu durum, tamamen aracıların birbirleri arasındaki çıkar ilişkilerine bağlı olarak kalmaktadır. Bütünleşmiş dağıtım kanallarında ise, bir aracı, aynı dağıtım kanalında bulunan diğer dağıtım aracısıyla birlikte hareket etmek istemesiyle oluşturulmaktadır. Burada önemli olan nokta, bütünleşmiş aracılar arasından bir firmanın, diğerlerini etkilemesi olmaktadır. Bir aracı diğerlerini yönetimini, hareket şeklini etkilemektedir. Bir firma üretim aşamasında veya kendi dağıtımı esnasında, çalışma kapsamına giren çalışmaları da kendi çalışmalarına ekleyerek dikey bütünleşmiş dağıtım kanalını oluşturur. Eğer firma, bu anlamda çalışan diğer dağıtım firmalarını da kendi bünyesine katarsa zaten, doğrudan dağıtım kanalını oluşturmaktadır. Perakendeciler, üretici firma ile aracı dağıtım firmalarını aradan çıkarmaktadır. Hatta bazıları, üretimin bir aşamasını, kendi bünyelerinde yapmaya başlamaktadır. Burada da geriye doğru dikey bütünleşmeden söz edilebilir. Bu durumun, üretici firma tarafından, ileriye doğru dikey bütünleşmeye dönüşebilmesi ise, üretici firmanın, dağıtım kanallarını devre dışı bırakmasıyla bütün çalışmaları kendisinin yapması, sözleşmelerle aracıları denetlemeye başlamasıyla mümkün olabilmektedir. İki aracı firmanın, belirli bir dönem veya sürekli olarak birleşmesi sonucu oluşan yeni yapı da, yatay bütünleşme olmaktadır. Çok kanallı pazarlama sistemi de, üreticilerin farklı pazarlara girmek istemesiyle oluşan birbirinden farklı dağıtım kanallarının kullanılmasıyla yapılabilmektedir.


Devamı için tıklayınız ...

Uzmanlaşmış reklamcıların en önemli ve en öne çıkan reklam anlayışı, önce birey olarak olması gereken, reklam etiğine sahip olması, daha sonra, reklam ajanslarının reklam etiğine sahip olması gerektiğine inanmalarıdır. Çünkü reklamcının bireysel reklam etiği, çalıştığı reklam ajansının etik anlayışını etkilemekte veya tersi olabilmektedir. Her ikisinin reklam etiğine sahip olması, toplum için yararlı reklamların ortaya çıkmasını sağlamaktadır. Profesyonel reklamcı, hem yasalara hem de toplumsal normlara uygun olarak, yaratıcı reklamın tasarlanmasını sağlamaktadır. Tüketicinin, yayınlanan mesajların, reklam olduğunu anlayabileceği, ortalama bilgi birikimine sahip her tüketicinin anlayabileceği şekilde düşünmektedir. Genel ahlaka uygun, cinselliğin istismar edilmediği, korkutucu veya batıl inançların olmadığı, tüketicilerin bazı duygularının istismar edilmediği reklamın tasarlanması için uzun yıllar boyunca eğitim almış, aynı zamanda piyasa deneyimleriyle de pek çok noktayı kendi adına aydınlatmıştır. Zaten, bütün bu bilgi ve deneyimlere sahip olmaları, onları profesyonel yapmaktadır. Profesyonel reklamcıların elinde çıkan reklam kampanyaları, toplum tarafından konuşulan, ilgiyle izlenen reklamlar olmaktadır.


Devamı için tıklayınız ...

Bilindiği gibi billboard tanıtım mecrası, firmaların en sık ve yaygın olarak kullandıkları mecraların başında gelmektedir. Televizyon, radyo, gazete, dergi, hangisini kullanırlarsa kullansınlar, bu mecralarla birlikte veya tek başına ama mutlaka billboard reklamlarını kullanmaktadırlar. Kimi firma, kampanyasını başlı başına billboard reklamları üzerinden oluşturmakta kimisi de bu alanı diğerleriyle birlikte destekleyici olarak kullanmaktadır. Gene bilindiği gibi, bu tip kampanyaların uzmanlaşmış ajanslar tarafından yapılması halinde, seçilen ajans, kampanyayı planlamaya başlamadan önce, için toplum analizleri yapmaktadır. Tanıtım analizlerinin yapılma nedeni, firmanın, hem geçmiş tanıtım ve Pazar deneyimlerini araştırmak hem de hedef tüketici gruplarının firma hakkındaki düşüncelerini, davranışlarını öğrenmek ve buna göre bir yol izlemek olmaktadır. Sektörde uzmanlaşmış, gerekli bütün kadroları bünyesinde tutan bir ajansın seçilmesi halinde, ajanslar, işin küçüklüğüne ya da büyüklüğüne bakmaksızın, bu tip toplum analizlerini yapmaktadırlar. Bu tek bir tane billboard tasarımı bile olsa.


Devamı için tıklayınız ...