Haber Kategorisindeki Bloglar
Reklam hazırlıkları, hem ülkemizde hem de dünyada, benzer süreçlerden geçmektedir. Reklam veren firmayla yapılan anlaşma biçimi ve ayırdığı bütçeye göre; ilk önce piyasa araştırmasına gidilmektedir. Piyasa araştırması, tüketicinin eğilimlerini, tercihlerini, özlemlerini, alım güçlerini, saptamak adına yapılmaktadır. Bunu daha değişik araştırma tipleri de takip edebilmektedir. Örneğin firma tanınırlığı, kitlelerin firmaya bakış açısı v.b. Çıkan sonuçlar kapsamında, hangi hedef kitleye, hangi reklam aracını kullanarak, reklam mesajının verileceği saptanır. Reklam mesajının görsel işitsel reklam araçlarında yapılmak istenmesi halinde, bunu çekebilecek yapım ajansı arayışına girilerek, bulunur. Eğer yapılacak reklam tasarımı, baskılı görsel malzemelerle yapılacaksa, matbaa veya dijital ajans arayışı yapılır ve bulunur. Görsel, işitsel, algısal reklam mesajları, saniyelik film şeklinde tasarlanır. Bu tasarım, büyük oranda, seçilmiş olan yapım ajansının katkılarıyla hazırlanır. Oyuncu seçimi, alan seçimi, kullanılacak malzeme seçimini yapım ajansı yapar ve filmin çekiminden de o sorumludur. Reklam ajansı ise bu noktada, reklamın iletmek istediği mesajı, diyalogları, sloganları gibi, istedikleri malzemeleri, hangi tema içinde kullandırmak istiyorlarsa onu, yapım firmasına iletirler. Bu noktada her iki ajans, birlikte çalışmaktadır. Çekimler bittikten sonra, reklam veren firma yetkilileri, reklam ajansı, yapım ajansı birlikte izler ve değerlendirmelerini yaparlar. Bu noktadan sonra, kaç kanalda yayınlanmasını istiyorlarsa, reklam veren firmanın bütçesine göre, gösterim süresini ve sıklığını, kanal seçimlerini yaparak süreci başlatırlar. Yapılacak reklam tasarımı, eğer baskılı, görsel şeklindeyse ki, bu şekilde kullanılan reklam araçları; gazete, dergi, insert, katalog, billboard, afiş, bina giydirme, araç giydirme v.s. olmaktadır. Bunların baskı ve uygulama biçimlerine göre tasarım yapılır. Buna göre, kullanılacak resim, fotoğraf, imaj seçilerek, reklam mesajının vurgularına uygun, yazı stili seçilir. Firmanın tanınması veya anlaşılması adına, kendi kurumsal çalışmalarında kullanmış olduğu, renklerin kullanımına özen gösterilir. Hem kullanılacak imajlar, hem de reklam sloganları, renkler, bu şekilde belirlendikten sonra, grafik tasarımcı, bunların hepsini, dikkat çekecek, yaratıcı, farklı konsepte dönüştürerek sunar. Bundan sonra, reklamın basılacağı matbaa veya dijital reklam ajansı seçilir. Tasarım aşamaları bitmiş olan reklam mesajının, basılacağı malzeme seçilir. Malzeme seçimi; uygulanacağı reklam aracının özelliklerine, bulunduğu yerin özelliklerine, reklamın orada tutulması istenen süreye, bağlı olmaktadır. Bütün bunlar bittikten sonra, reklam hazırlıkları, tam anlamıyla bitmiş olmaktadır.
Devamı için tıklayınız ...
Reklam; firmaların ürün ve hizmetleri ile ilgili özelliklerin, bilgilerin, hedef kitlelere aktarılma sürecidir. Geçmişten günümüze gelişimini sürdüren, ekonomik sistemlerde, aynı ürün ve hizmetlerin sayısı, gün geçtikçe artmakta ve çeşitlenmektedir. Böylesi bir ortamda, firmaların hedef tüketicilerine ulaşması bir yana, onları kendi ürettikleri ürün ve hizmete yönlendirme sorununu gündeme getirmiştir. Firmalar bu sorunu çözebilmek adına, çeşitli stratejileri geliştirmeleri için, reklam ajanslarıyla daha sık, çalışma zeminleri hazırlamaya başlamışlardır. Bununla beraber, reklama ayırdıkları bütçe, gün geçtikçe artmaktadır. Hedef kitlelerini, kendi ürünlerine çekmek için, birbirinden farklı reklam stratejileri çizen firmalar, daha düşük maliyet, daha kullanışlı ürün v.b. özelliklerle fark yaratmaya çalışmaktadır.
Son zamanlarda, firmaların bu rekabet ortamı, kıyasıya bir mücadele halini alırken, bu ortamdan en çok tüketiciler faydalanmaktadır. Hem ürünlerin bütün özelliklerini öğrenme fırsatı bulmakta, hem de daha düşük fiyata mal edebilmektedirler. Rekabet ortamında firmalar, kendi ürünlerinin satışı için, diğer benzer ürün özellikleriyle, kıyaslama yoluna giderek hedef kitlerine seslenmektedir. İnsanların zihninde yer edinebilmek için, kesintisiz tekrarlar veya çok sık reklam spotlarını kullanmaktadırlar. Zamanımızda bununla ilgili, en belirgin örneği, telekomünikasyon firmaları sergilemektedir.
MTM'nin 12 televizyon kanalını kapsayan analiz sonuçlarından da anlaşıldığı gibi; Vodafone, Türkcell, Avea, Telsim, Türk Telekom ile birlikte yabancı ortaklı birkaç firma daha, rekabet halinde, televizyon reklam mecralarını kullanmaktadır. Daha önceki makalelerimizde hep, reklamın nasıl olması, etkisi, anlatım biçimleri üzerinde durmuştuk. Reklamın etkili olabilmesi için, anlaşılır olması gerekmektedir. Dikkat çeken, izlenebilir, insanları şaşırtan, farklılıkları içermesi gerektiği gibi konuların, bu reklam biçimlerinde olmadığı görülmektedir.
11880 bilinmeyen numaraları öğrenme servisi, rekabet halinde olan hizmetlerinden biridir. Günümüzde bu reklam tasarımları, televizyonlarda dönmektedir. Yalnız reklam, diğer firmaların benzer ürünlerinin reklamlarıyla, karışmakta ve insanların içinden çıkamadıkları mesajları içermektedir. 11880-11811-11818-11824 bu numaraların hepsi aynı hizmeti sağlamaktadır. Fakat hepsi, farklı firmaya ait hizmetlerdir. Televizyonlarda gösterilen reklamlarda, hangi numara, hangi firmaya ait belli değildir. Hangisinin sunduğu avantajlar, hangisiyle kıyaslanıyor anlaşılamıyor. Servislerin maliyet konusu ise tam bir karmaşa sunmaktadır. Reklamlardaki tekrar vurguları, yan anlamlar içermektedir. Halbuki reklamın her zekaya, her yaşa, her tüketiciye hitap etmesi gerekmektedir.
Ülkemizde, daha önce Türk Telekom'a ait olan 118 bilinmeyen numara servisi, herkes tarafından bilinen bir servisti. Geniş bir halk kitlesi tarafından kullanılmaktaydı. Fakat Türk Telekom'un özelleştirilmesiyle beraber, bu numara birden fazla firma tarafından kullanılmaya başlandı. Hepsi de, eş zamanlı olarak, televizyon reklamlarını kullanmaktadır. Firma amblemleri yok, firmayı çağrıştıran herhangi bir ayrıntı, reklamlarda yer almamaktadır. Hal böyleyken hedef kitle, hangisi, hangi özelliklere sahiptir, maliyeti nedir v.s. sorulara cevap bulmamakta ve kafaları karıştırmaktadır.
Reklam; firmaların ürün ve hizmetleri ile ilgili özelliklerin, bilgilerin, hedef kitlelere aktarılma sürecidir. Geçmişten günümüze gelişimini sürdüren, ekonomik sistemlerde, aynı ürün ve hizmetlerin sayısı, gün geçtikçe artmakta ve çeşitlenmektedir. Böylesi bir ortamda, firmaların hedef tüketicilerine ulaşması bir yana, onları kendi ürettikleri ürün ve hizmete yönlendirme sorununu gündeme getirmiştir. Firmalar bu sorunu çözebilmek adına, çeşitli stratejileri geliştirmeleri için, reklam ajanslarıyla daha sık, çalışma zeminleri hazırlamaya başlamışlardır. Bununla beraber, reklama ayırdıkları bütçe, gün geçtikçe artmaktadır. Hedef kitlelerini, kendi ürünlerine çekmek için, birbirinden farklı reklam stratejileri çizen firmalar, daha düşük maliyet, daha kullanışlı ürün v.b. özelliklerle fark yaratmaya çalışmaktadır.
Devamı için tıklayınız ...
Normalde, bir reklamı tasarlayabilmek için, reklam ajansları belirli süreçlerden geçmektedir. Hedef kitle analiz süreci, reklam veren firma ile ilgili araştırma ve bilgi alışverişleri, halkla ilişkiler departmanlarının çalışmaları v.s. bütün bunlardan elde edilen bilgiler ışığında, hedef kitleye verilecek mesaj belirlenmektedir. Bundan sonra yapılan oyuncu, imaj, resim, fotoğraf, alet edevat seçimi gelmektedir. Yapılacak reklam, eğer televizyon reklamı ise, çekim alanları, uzman film ajansları v.b. seçimler yapılmakta ve reklam tasarımı veya çekimi gerçekleştirilmektedir. Burada en önemli noktalardan bir tanesi tabi ki, reklam tasarımıdır. Reklamı yapılacak ürünün, özelliklerini ne şekilde verebileceğiniz, hangi dikkat çekici, farklı yöntemleri belirlediğiniz, hedef kitle analizleriyle bütünleştirilerek tespit edilmektedir. Reklamın inandırıcı, güven verici olması, reklamın önemli kriterlerinden bir tanesidir. Oldukça kısıtlı zamanlarda gösterilen reklam için hatasız ve anlaşılır olabilmesi, bu noktada oldukça önem taşımaktadır. Birbirleriyle bağlantılı olan, yer, kişi, slogan, karşılıklı diyalog v.b. çok dikkatli, uzman reklamcılar tarafından, değerlendirilerek yapılmalıdır. Bu tip reklamda, en ufak bir hata, reklamın vermek istediği güveni, sağlamak istediği ciddiyeti yerle bir edebilmektedir. Hedef kitle, reklamın ciddiyetsiz bir kurgu olduğunu, güvenilmez olduğunu düşünmeye başladığı an, aynı hissedişleri ilgili ürüne karşı da yapmaktadır. Aynı şekilde, hatalı reklam, onun tasarımcısına, reklam ajansına ve reklam veren firmaya da ciddi zararlar vermektedir. Onlara karşı da bir güvensizlik söz konusu olabilmekte, uzmanlıkları, ciddiyetleri, yaratıcılıkları, farklılıkları, reklamda yapılan hatanın gölgesinde kalmaktadır. Hatalar, sadece reklam filmlerinde yapılmamaktadır. Günümüzde her tür reklam tasarımlarında, hata olabilmektedir. Genel anlamda yapılan ve yapılamaması gereken reklam hataları: yanıltıcı indirim ve teklifler, sözcüğün tamamının büyük harflerle yazılması, dilbilgisi ve yazım hataları, argo kullanımı, her sözcüğün büyük harfle başlaması, konu dışı veya uygunsuz görseller, yanlış bilgiler içeren metinler, bütün bunlara uygun olmayan hedef kitle, bağlantı adresi hatası, cümle yapısı, uygunsuz dil seçimi, yan anlamları olan cümlelerin kullanımı esnasında yan anlamlarını çağrıştıracak biçimlerde kullanımı, reklam filmlerinde arka görüntü hataları v.b şeklinde olmaktadır. Bunları daha farklı örneklerle, sürdürmek istersek epey devam ederler. Bütün bunlar, aslında basit bir hata olmaktan, çok öteye gitmektedir. Çünkü reklam, hedef kitleyi etkilemek, ürünü sattırmak, diğer firmalarla rekabet edebilmek v.b. reklam amaçları doğrultusunda yapılmaktadır. Bu durumda, aslında uzun araştırmalar, beyin fırtınaları, yaratıcılık arayışlarından geçmiş olması gereken reklam tasarımı, bütün altyapısını kaybetmektedir. Reklam hatalarında bir iki tane örnek vermek gerekirse; Beyaz’ın oynadığı, gizli kamera görüntüsüymüş gibi çekilen reklam filminde, normal bir yemek yiyeceklerini düşünen dört genç, aniden karşılarında beyazı görür ve şaşırırlar. Masalarına bakıldığında, dört meyve suyunun olması gerekirken, beş tane bulunmaktadır. Bir diğer örnekte; kirecin oluşumunu önleyen bir ürünün reklamlarında yapılmıştır. Ürünü kullandığını söyleyen oyuncu, şu cümleyi kuruyor ‘ben yıllardır kullanıyorum, makinem hala tıkır tıkır çalışıyor’ kadının arka tarafına yerleştirilen çamaşır makinesi ise, günümüzün son model çamaşır makinelerinden biri olmaktadır. Burada reklam, inandırıcılık özelliğini kaybetmektedir.
Devamı için tıklayınız ...
11880 bilinmeyen numaralar servisi, zorlu rekabet halinde olan telekominikasyon hizmetlerinden biridir. Günümüzde bu reklam tasarımlarını, televizyonlarda bu günlerde çok sık görmekteyiz. Yalnız bu 118 reklamları diğer firmaların benzer ürünlerinin reklamlarıyla, karışmakta ve tüketicilerin içinden çıkamadıkları reklam mesajlarını içermektedir. 11880-11811-11818-11824 bu numaraların hepsi aynı hizmeti sağlamaktadır. Fakat hepsi, farklı firmalara ait hizmetlerdir. Televizyonlarda çok sık gösterilen bu reklamlarda, hangi numaranın, hangi firmaya ait olduğu anlaşılamamaktadır. Hangisinin sunduğu avantajlar, hangisiyle kıyaslanıyor anlaşılamıyor. Servislerin maliyet konusu ise tam bir karmaşadır. Reklamlardaki tekrar vurguları, yan anlamlar içermektedir. Halbuki reklamın her zekaya, her yaşa, her tüketiciye ve her türlü hedef kitleye hitap etmesi gerekmektedir. Ülkemizde, daha önce Türk Telekom’a ait olan 118 bilinmeyen numaralar servisi ve hizmeti, herkes tarafından bilinen bir hizmetti. Geniş bir halk kitlesi tarafından kullanılmaktaydı. Fakat Türk Telekom’un özelleştirilmesiyle beraber, bu numara ve hizmet birden fazla firma tarafından kullanılmaya ve reklamı yapılmaya başlandı. Hepsi de, eş zamanlı olarak, televizyon reklamlarını kullanmaktadır. Firma amblemleri, logoları yok, firmayı çağrıştıran herhangi bir ayrıntı, reklamlarda yer almamaktadır. Durum böyleyken tüketici hedef kitle, hangi servis, hangi özelliklere sahiptir, bu hizmetlerin hangisinin maliyeti nedir v.s. sorulara cevap bulmamakta ve tüketici zihninde karmaşa oluşturmaktadır.
Devamı için tıklayınız ...
Reklam, üretici ile tüketici arasında ki bilgi akışını sağlayan, iletişim metotlarının tümünü kapsayan bir süreçtir. Reklamcı ise, bu süreci başlatan, yönlendiren ve sonuçlandıran kurum ve kuruluşlara verilen meslek isimdir. Reklamı reklamcılar yapar. Reklamcının bu mesleği yapabilmesi için, bu alanda uzmanlaşmış olması ve bu alanın gerektirdiği bütün özelliklere, sahip olması gerekmektedir. Reklamcının reklam yapabilmesi için, içinde bulunduğu toplumun ekonomik, kültürel, sosyolojik yapısını çok iyi biliyor olması gerekmektedir. Algılarının yüksek, yaratıcı, çarpıcı fikir ve ürün tasarımlarını üretebiliyor olması gerekmektedir. Bunların yanı sıra, yaratıcılığını sadece tasarım aşmasında değil, reklamın iletim biçimlerinde kullanabilmesi gerekmektedir. Hangi hedef kitleye, hangi yöntemlerle, neleri kullanarak, hangi reklam aracını kullanarak, yapması gerektiğini çok iyi seçebilmesi gerekmektedir. Reklamcılar, reklamı, radyo, televizyon, gazete, dergi, insert, afiş, billboard, katalog, bazen açık hava reklamcılığına giren mecralarda, yani bina giydirerek, araç giydirerek yapar. İnsanın olduğu her yerde reklam alanları bulunmaktadır. Reklamcı, reklam tasarımını yaptıktan sonra, bunu hangi kulvarı kullanarak verebileceğini tespit edebilir. Reklamcıların taşımaları gereken özellikleri, yukarıda belirtmiştik. Şu durumda reklamcı hem tanıtacağı ürünün özelliklerini, kullanılacağı alanları, hangi özellikteki insan kitlesinin kullanabileceğini bilir. Dolayısıyla, reklam mesajlarını hangi araçları kullanarak verebileceğini de tespit edebilir demektir. Reklamcı, tanıtacağı ürün veya hizmetin, hangi yönünün insanları cezp edeceğini, ürüne verilecek, algı mesajlarının ne şekilde ve neler kullanılarak, yapılması gerektiği konusunda uzmanlaşmıştır. Daha ürünün reklamını tasarlamadan önce, izleyeceği yolları ve toplum tarafından nasıl bir tepkiyle karşılaşacağını, aşağı yukarı tahmin edebilir niteliktedir. Reklamcı bir firmanın doğumundan, hedeflediği noktaya gelene kadar ki tüm reklam çalışmalarını, planlar ve süreci işletir. Yaptığı reklamla, firmayı marka yapar, ürünün satışını attırır, yeni ürüne Pazar yaratır ve yeni ihtiyaçları geri bildirimlerle firmanın gelişimine destek verebilir. Reklam, yukarıda saydığımız bütün özellikleri gösteren, reklamcının elinden çıktığına göre; yaratıcı, etkileyici, yönlendirici özelliklere sahiptir. Toplum tarafından kabul görür ve sevilir. Yani reklamın özelliklerinin, onu yapan ustasında da olması şarttır. Reklam, ustasının yansımasıdır. Bunu güncel bir örnekle somutlamak istersek; günümüz reklam sektörünün kullandığı alanlardan biri, karikatür sanatıdır. Bu konuda, Erdener abi’inin reklam çizimleri, gazete köşelerinde boy göstermektedir. Yaratıcı fikirleri ve mizahi yöntemiyle dikkat çeken erdener abi’nin reklam çizimleri, sevilmekte, dikkat çekmekte ve hem kendisi hem de yaptığı reklam unutulmamaktadır.
Devamı için tıklayınız ...
Yaşadığımız ekonomik krizlerin etkisi azalma yönünde seyrederken, markalar reklam yatırımlarını kısmadı. MTM'nin analiz sonuçlarına göre, 2009'un ilk çeyreğine nazaran televizyon reklamlarında %22'lik artış söz konusudur. MTM'nin analiz sonuçlarının dikkat çeken diğer bir sonucu ise; telekomünikasyon sektöründe olan geniş çaplı rekabet oldu.
Devamı için tıklayınız ...
Reklam; firmaların ürettiği mal ve hizmetleri, fikirleri, düşünceleri, projeleri v.s konularıyla ilgili bilgi ve özellikleri, geniş halk yığınlarına ileten, bir süreci ifade eder. Bu süreç; firmaların ürettiği mal ve hizmetlerin nereden, nasıl alınabileceklerini, dağıtım biçimlerini, ürün veya hizmetin yapısıyla ilgili, içerik bilgilerini tüketicilerine iletir. Aynı zamanda firmanın yapılanması ve üretim biçimini, yerini de kapsayabilir. Bu iletimleri yaparken, kitle iletişim araçlarını kullanarak yapar. Reklamın mesajlarını iletmede kullandığı, stratejik plan ile kitle iletişim araçlarını ve reklam tasarımını kapsayan sürecin bütünü, tanıtım hizmetleridir. Reklam tasarımlarının büyük çoğunluğu, zaten tanıtım amaçlıdır. Tanıtım hizmetleri, tek başına, kitle iletişim araçlarının kullanım ile yapılan reklam biçimleri olmamaktadır. Bunların içine, pazarlama iletişiminin bütün öğeleri girmektedir. Yani pazarlama ekipleri, halkla ilişkiler v.s olabilmektedir. Pazarlama iletişiminin bir öğesi olan reklam, en çok kullanılan tanıtım öğesidir. Bu süreç içerisinde, reklam da, diğer öğeler gibi, hedef tüketicilerinin görsel, işitsel ve algılarına hitap ederek, yaptığı tanıtımların etkili olmasını, sağlamaya çalışır. Reklam tasarımları etkileyici, çarpıcı, görsel anlamda izlenebilir, merak uyandırıcı ve farklı yapılmaya çalışılır. Böylelikle izlenme ve etkileme oranlarını arttırmaya çalışarak, ilgili ürün veya hizmetin tanınması sağlanır. Her üç algıya da hitap eden televizyon, sinema reklamları en çok kullanılan kitle iletişim araçlarıdır. Bunlar aynı zamanda, en çok maliyeti olan tanıtım biçimleridir. Diğer iletişim araçları, reklam veren firmanın, tanıtım hizmetlerine ayırdığı bütçe ile ilgilidir. Reklam veren firma, geniş çaplı bir tanıtım kampanyası talebiyle reklamcılara gitmişse; yapılan tanıtım çalışmaları, televizyon, sinema reklamlarını takiben devam eder. Gazete, dergi, katalog, insert, el ilanları v.b baskılı, görsel ürünlerle halk yığınlarına, ulaştırılmaya çalışılır. Bunun dışında insanların, gezdikleri her yerde tanıtım kampanyası, yani reklam çalışmaları sürdürülür. Açık hava reklam kapsamına giren kitle iletişim araçları; billboard, outdoor tv. Megalight, silindir kule, bina giydirme, araç giydirme, organizasyonlarda kullanılabilecek tanıtım araçları v.b. araçlar kiralanarak, görsel, baskılı ürünlerin bunlara uygulanmasıyla devam eder. Tanıtım hizmetleri, pazarlama iletişiminin bütün öğelerini kapsarken, reklam bu sürecin bir öğesini oluşturmaktadır. Fakat reklamın pazarlama iletişimine kattığı etki, diğer öğelerin hepsini geçmiş durumdadır. Reklam, başlı başına bir sektör haline gelmiştir. Artık, toplumu yönlendiren, eğiten, ihtiyaçlarını belirleyen ve karşılanmasını sağlayan, bir öğe haline gelmiştir. Bugün tüketim toplumunun oluşumunun, en büyük nedenlerinden birinin reklam olması, bu yüzdendir.
Devamı için tıklayınız ...
Reklam, firmaların ürettiği mal ve hizmetlerin tüketicilere tanıtılma sürecidir. Bu esnada, üretilen mal ve ürünün; maliyeti, nereden ve nasıl alınabileceğini, ürün ve hizmetin kalite, sağlık ve kullanım özelliklerini hedef kitleye iletir. Tüketim ise; reklamın sözünü ettiği ürün veya hizmetin kullanılması, satın alınması, tercih edilmesidir. Reklam bu tip bilgileri, ürünün tüketilmesi, hizmetlerin kullanılması, talebin artması ve sürekli hale gelmesi amacıyla yapmaktadır. Reklam, tüketimin yapılabilmesi adına faaliyet göstermektedir. Geçmiş zamanda üreticiler, üretim ve dağıtım aşamasında çeşitli sorunlar yaşamaktaydı. Bunlar hammadde tedariki, enerji, uzman iş gücü, maddi olanak v.b.idi. Alt yapılanmalarla beraber, sürekli gelişim göstermeye başlayan ekonomik sistemler, bu olanakları sağlamaya başlamışlardır. Dünyanın her yerinde, bu olanakları bulabilen işletmeler yerel, bölgesel, küresel anlamda, aynı tür mal ve hizmet üretmeye başlamıştır. Bir yandan değişik, yeni gelişmiş ürün veya hizmeti sunmaya çalışan işletmeler, diğer yandan kitlesel üretim ve rekabetin arttığı ortamlarda, uluslar arası ortaklık, anlaşma yollarına giderek daha büyük pazarlara açılmayı hedeflemişlerdir. Bu hedefler doğrultusunda, hep daha fazla mal ve hizmet üretimi yapılmıştır. Buna karşılık olarak, bu ürün ve hizmetlerin tüketilmesi için, daha çok iletişim aracı, birbirinden farklı yöntemlerle, kullanılır hale gelmiştir. Gün geçtikçe artan üreticilerin, yatırımcıların hedefi, artık küçük alanlar değil dünya pazarları olmuştur. İletişim araçlarının çeşitlenmesiyle birlikte, her türlü ürün ve hizmet, marka, olağanüstü çeşitlenmiştir. Bütün bu ürün ve hizmetlerle ilgili, her geçen gün, birbirinden farklı iletimler, halk yığınlarına ulaşmaya başladı. Bu sebeplerle, tüketicinin de beklentileri artmış, çeşitlenmiştir. Yoğun iletişim ortamları içerisinde, tüketiciye yönelik yapılan; psikolojik, fizyolojik bilgi bombardımanları, savunma kalkanlarını oluşturmasına neden olmuştur. Bu durum ise, işletmelerin tüketiciye ulaşma sorununu, yaşamalarına neden olmuştur. İşletmeler ürettikleri ürün ve hizmetleri, tüketiciye kabul ettirmek, duyurmak, rekabet halinde olduğu firmalardan farklılığını, ortaya koymak için, reklamı kullanmaktadır. İşletmeler, tüketiciye ulaşma, ikna etme yönünde yaşadıkları sorunu, reklamın çözmesini beklemektedir. Reklamın tüketici açısından anlamı ise; gereksinimlerini karşılamak üzere pazara sunulmuş, milyonlarca ürün ve hizmet içinden, kendisine en uygun, rasyonel olanı tercih etmesine olanak tanıyan bir rehber olmaktadır. Fakat günümüzde tüketici açısından, oldukça karmaşık haline gelen bu rehberde, kendisine en iyi gelecek rasyonel ürünü bulmakta zorluk çekmeye başlamıştır. Bunun nedeni olarak reklamın, ihtiyaç yaratma adına yaptığı iletimlerdir. Var olan ihtiyaç ve yeni gelen ihtiyaç, kabul edilme arzusu, özlemleriyle birleşince tüketim çılgınlığı dediğimiz olayı ortaya çıkarmıştır.
Devamı için tıklayınız ...
Reklam; İşletmelerin ürün ve hizmetleriyle ilgili, tüketicilere bilgi akışını sağlayan, pazarlama iletişiminin bir öğesidir. Tüketicilere üretilen ürünü, nereden ve nasıl alabilecekleri, maliyeti, ürünün özellikleri konularında bilgi verir. Bu bilgi akışını sağlarken, ürün veya hizmetin satın alınması, kullanılması için, reklam iletiminin çarpıcı, farklı, etkileyici olmasına gayret eder. Reklam temelde satış amaçlı yapılan, planlı, programlı bir süreçtir. En nihai hedefidir satıştır. Fakat bundan önce, yani nihai amacına erişmek için, satış miktarını destekleyeceğini düşündüğü, farklı duygu ve algıları da yaratma yolunda ilerler. Örneğin, şimdi ya da ileride, satış imkânı bulabilsin diye, ürün veya hizmeti markaya dönüştürür. Hedef kitlenin algılarında, marka bilinci, reklamın çıkış zamanından bu yana, zaten hazır hale gelmiştir. Bunlar ayrıntılarıyla aşağıdaki gibidir. Marka bilinci; kalitelidir, kullanışlıdır, sağlıklıdır, uzun ömürlüdür. Hoş ve belirli bir ağırlığa sahiptir. İsmi ve amblemi, herkes tarafından bilinir. Ayrıca her kesimin ulaşamayacağı bir maliyete sahiptir. Bu özellik, insanların arasında bulunan yaşam standartlarına, dolayısıyla özlem ve gelecek beklentilerine hitap etmektedir. İnsanlar için, marka kullanmak, bir ayrıcalığa, bir farklılığa, en önemlisi de aslında içinde bulunmadığı bir yaşam standardına ait olma hissi vermektedir. Bütün bunlar, insanların marka satın almalarını ve kullanma istemlerini tetikleyen etkenlerdir. Yukarıda ki marka özellikleri, insanların algılarında, marka bilincinin özellikleri olarak, günümüze yansımaktadır. Farkındalık; üretici firmalar, ürün ve hizmetleri ile ilgili bilgileri iletmektedir. Hangi ürün, hangi marka tarafından, nerede ve nasıl üretilmektedir. Ürün veya hizmet özellikleri, maliyeti nelerdir. Kullanım biçimler ve faydaları nelerdir. Bütün bunlar farkındalık yaratan bilgilerdir. İşletmeler bu tip bilgileri verirken, diğer işletmelerin, ürün ve hizmetleriyle rekabet edebilmek için, kendi ürün ve hizmet özelliklerini, rakip firmanınkilerle kıyaslama yoluna gider. Tüketicinin kendi görevi olan bu özelliği, onun yerine yaparak, algılarını, kendi ürün ve hizmetlerin satışı için değiştirir. Bütün bunlar, reklamın iletim mesajlarında kullanılan, yaygın yollardır. İhtiyaç yaratma; milyonlarca işletme, milyarlarca birbirine benzer ürün üretmekte ve hizmet sunmaktadır. Zamanımızda üretilen ürün ve hizmetler, yaşayan insanların sayısını ve bu insanların ihtiyaçlarını geçecek kadar fazlalaşmıştır. Ama işletmeler, üretilen fazla ürün ve hizmetlerin de satılmasını ister. Bunun için reklamda ihtiyaç yaratma yolunu keşfetmiş ve kullanmaktadır. İnsanların, gelecek ile ilgili beklentilerine, özlemlerine, farklı duygu ve istemlerine vurgu yaparak, bunları kendi ürün ve hizmetiyle bütünleştirir, özdeşim kurar. İnsanların bunlara sahip olmaları halinde, özlemlerini gerçekleştirebilecekleri hissini vererek satış yapar. Bunları işletmeler adına yapan da reklamdır. Kısaca reklam, istenilen satış miktarına ulaşmak için kullanılan bir iletişim sürecidir.
Devamı için tıklayınız ...
Reklam bir tanıtım biçimidir. firmaların ürettiği ürün ve hizmet özelliklerini, geniş halk yığınlarına ileterek, onların satın alınmalarını, tercih edilmelerini ve kullanılmasını sağlar. Reklamın toplumda edindiği misyona bakıldığında, bir etkileme, yönlendirme, değiştirme süreci olduğunu görürüz. Reklam tasarımları görsel, işitsel, yazılı ve baskılı olarak tasarlanmaktadır. Reklam tasarımlarında kullanılan renkler de, aynı, kullanılan etkili bir slogan, çarpıcı bir imaj, veya güzel bir fotoğraf kadar etkilidir. Çünkü renkler, insanın duygu ve düşüncelerini etkiler, onlarda, kullanan kişilere dair çeşitli algısal işaretler verir. Bu işaretler kullanan kişinin, yaşamı algılama, yaşam pratiği, düşünce ve duygusal pratiğine ilişkindir genellikle. Reklam sektörü, renklerin kişilerde uyandırdığı bu çağrışımlara çok önem vermektedir. Firmalar da aynı oranda önem vermektedir. Logolarında, kurumsal renklerinde, baskılı ve baskısız tüm tasarım işlerinde, hedef kitlelerinde uyandırmak istedikleri, ne tür bir çağrışım ise, onu veren renkleri kullanmaya özen göstermektedirler. Buna göre bazı renkler ve insanlara hissettirdikleri; Kırmızı: canlılığı, dinamizmi, mutluluğu çağrıştıran bir renktir. Ataklığı anlatır, azim ve kararlılığı yansıtır. Tansiyonu yükseltir, kan dolaşımını hızlandırır, iştah açar. Örneğin; Yemek firmalarının çoğu, kırmızı rengini kullanır. Siyah: hüzün, duygusallık, güç ve tutku mesajları iletir. Bu yüzden firmalar kurumsal kimliklerinde siyahı mutlaka kullanır ama asla tek başına siyahı tercih etmezler. Yanına başka bir rengi eklerler.siyahın özelliklerini tamamlayacak bir diğer renk veya renkler seçilir. Yeşil: baharın rengidir, güven verir, yaratıcılık içerir, rahatlatıcı özellikleriyle dikkat çeker. Örneğin; bankalar ve hastane işletmeleri tarafından tercih edilmektedir. Lacivert: sonsuzluk, verimlilik, otorite hissi verirler, ayrıca inandırıcılık ve karizmatik özellikleri yansıtırlar. Firmaların büyük bir çoğunluğu, logo ve tasarımlarında laciverdi tercih etmektedirler. Diğer renklerinde, kendine has hissettirdiği duygu ve yaşayış anlayışları, satın alma ve kullanma dürtülerini etkilemek ve yönlendirmek amacıyla, reklam tasarımlarında kullanılmaktadır. Hem hoş görüntüler, hem insanlara verdiği iletimler ile reklam iletimleri birleştirilerek, yapılan reklam tasarımın, daha etkili olmasını sağlarlar. Renklerin, reklam tasarımlarında bir diğer kullanımı ise; yazıların okunabilirliği ile ilgilidir. Siyah rengi, istenilen okunabilirlik mesafesinden okunabilirken, pembe aynı oranda okunamaz. Bu yüzden renk kullanımı burada da çok önemlidir. Ayrıca vurgu yapmak istedikleri söz, slogan, anlatım üzerinde de renk seçimi yapılmaktadır. Dikkat çekmesini ve okunmasını istedikleri yazılar üzerinde, baskın renkleri kullanırlar. Hem tek başlarına hem de karışık olarak kullanılabilmektedir.
Devamı için tıklayınız ...