2010/04 Blog Arşivi

Bir afiş reklamı için en önemli ölçüt fark edilebilmesidir. Bu yüzden de afiş tasarımları hazırlanırken dikkat edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Bunlar; 1-       Afiş reklamı okunabilir olmalıdır : Süslü ve dekoratif yazılar yerine okunaklı yazı karakterleri tercih edilmelidir. Afişte kullanılan yazının karakteri ve afişe oranla boyutu yaklaşık 1,5 - 2 metre mesafeden okunabilmelidir. 2-       Afişin reklamının anlaşılabilir olması : Afişte akıcı, anlaşılır ve düzgün cümleler kurulmalıdır. Afiş ilk görüldüğünde insanlar tarafından algılanması yaklaşık 2 – 3 saniye kadar sürecektir. Afişte yer alacak başlık, alt başlık, slogan gibi sözel bilgiler arasında hedef kitleye ulaştırılmak istenen mesajdaki önem sırasına göre, yönlendirecek hiyerarşik bir yapı kurulmalıdır. İletilmek istenen mesajı doğrudan aktaracak görsel bir sistem oluşturulmalıdır. Afiş uygulamaları için, verilmek istenen mesajın 3, 4 ya da 5 sözcük ile oluşan başlık ve sloganlarla daha çabuk iletildiğinin, sözel mesajların on sözcüğü geçtiğinde okuma zorluğu başladığının unutulmaması gerekir. 3-       Düzen : Afişte detaylar, kısa süreli bir bakışta bile anlaşılacak kadar düzenli olmalıdır. Bu sebeple tasarımın temeli olan düşüncenin fotoğraf, illüstrasyon ve ya tipografi ile mi daha etkili bir biçimde vurgulanacağı araştırılmalı; esprili, dramatik ya da düşsel imajlardan hangisinin anlatımı daha güçlendirdiği belirlenmelidir. Böylelikle etki artırılmış olur. 4-       Hedef kitleye bu kadar kısa bir sürede ulaşmak için en önemli detay etkili bir slogan ve ya grafik olacaktır. Afiş reklamındaki görüntü sayısı yaklaşık üçü geçmemeli, hatta mümkünse bir ile sınırlandırılmalıdır. Afiş üzerinde mümkün olduğunca büyük ölçekli fotoğraf veya illüstrasyon kullanılmalıdır.


Devamı için tıklayınız ...

Afiş reklam, tüm şirketlerin ve organizasyonların tanıtım için kullanacağı en ideal tanıtım mecralarından biridir. Çok fazla sayıda insana tek bir kare ile ürününüzün bütün özelliklerini anlatmayı başarabilirsiniz. Bu tip tasarımlar, az ve öz anlatımın vücut bulduğu bir tanıtım ve duyuru aracıdır, büyük, renkli ve görsel açıdan zengin mesajların göze çarpması istendiğinde en uygun alanlardır. Afiş reklam, tasarım ve sanatın birleştiği grafiksel ürünlerdir. Çeşitli modern sanat ve tasarım akımlarının çağdaş bu tip çalışmalarda kullanılan dilin gelişiminde büyük etkisi olmuştur. 1798’de Alois Senefelder’in taş baskı tekniğini bulmasıyla gelişen renkli taş baskı teknikleri ile bu tip işlerde daha sanatsal bir yapı kazanmaya başlamışlardır. Bu çalışmalar malzeme ve baskı teknikleri olarak farklılık gösterir. Günümüzde baskı tekniklerinin gelişmesi ile birlikte tasarımlar da özellikle boyut ve renk kalitesi açısından daha özgürleşmiştir. Afiş Reklam üç gruba ayrılırlar; 1-   Kültürel Afişler: Festival, seminer, sempozyum, balo, konser, sinema, tiyatro, sergi ve spor gibi kültürel etkinlikleri tanıtanlar bu gruba girer. 2-   Sosyal Afişler: Sağlık, ulaşım, sivil savunma, trafik, çevre gibi konularda eğitici ve uyarıcı olanlar ile politik bir düşünceyi ya da siyasi bir partiyi tanıtan çalışmalar bu gruba girer. 3-   Tanıtım Afişleri: Bir ürün ya da hizmeti tanıtanlar. Özellikle beş sektörde yaygın olarak kullanılmaktadırlar. Bunlar; moda, endüstri, kurumsal reklamcılık, gıda ve turizmdir. Bu tip çalışmalar kitleyle buluşma alanlarına göre; iç ve dış mekân olarak ikiye ayrılır. Dış mekânlarda kullanılanlar, büyük boyutlu olup duvar yüzeylerine ve ilan panolarına asılırken iç mekân ise lobi, salon ve koridorlarda kullanılmak üzere daha küçük boyutlarda hazırlanır. İzlenme süreleri, genellikle iç mekânda daha uzun, dış mekânda daha kısa olarak değerlendirilerek tasarım yapılır. Bu çalışmaların izlenme süresi tasarım sürecinde dikkate alınması gereken bir kriterdir. Dış mekân tanıtım uygulamalarının da gelişmesiyle bunların tasarım alanları zenginleşti. Araç giydirme, bina giydirme, çeşitli dış ve iç mekân uygulamaları tasarımın devamı olarak düşünülebilir. Afiş reklamı artık üç boyutlu olarak da tasarlanmakta, çerçeveli ve ya çerçevesiz, askıda ve ya ayaklı olarak kullanılabilmektedir. Ayrıca dış mekânda kullanılanlar rüzgâr gibi faktörler göz önüne alınarak boyutuna göre delikli ve ya deliksiz üretilebilirler. Bir kere hazırlananlar 3 yıla kadar kullanılabilmektedir.


Devamı için tıklayınız ...

Son yıllarda çesitli mecralarda mal, ürünler veya işletmeleri tanıtan yayınlarda artış meydana gelmiştir buna bağlı olarak gizli tanıtım konusu tartışılır hale gelmiştir. Gizli ve bilinçaltı reklam kısaca bir mal, ürün veya hizmetin tanıtımı değil de  yayınlanan bir habermis gibi tüketici hedef kitlelere sunulmasıdır. Bu tip çalışmalarla ilgili açıklamalar ve tanımlar değerlendirildiğinde, hangi mecrada yayınlanırsa yayınlansın tüketiciler tarafından tanıtım olarak algılanması gerekir. Aksi halde yapılan tasarımın hedef kitlelerde satın alma eğilimini yaratma ihtimali azalmaktadır. Gizli tanıtım terimi ile alakalı ve etik açıdan değerlendirilen bir diger türü ise bilinçaltı reklamdır. Bilinçaltı tasarımların algılanması zor, çok kısa bir sürede sinema veya televizyon tanıtımı olarak veya ancak bilinçaltı seviyesinde algılanabilecek kadar çok kısa yayınlanmış slogan resim ve imajlardan oluşanlar  olarak tanımlanabilir. Gözle görülmeyen bu mesaj ve resimler kısa sürede bilinçaltına ulaşmakta ve hedef kitle üzerinde normal yöntemlerle yapılan bir tanıtımdan çok daha fazla oranda etki bırakmaktadır Araştırmacılar tarafından yapılan etkinlik ölçümlerinde bilinçaltı reklam tekniklerinin kullanıldıgı çalışmalarda mal, ürün ve hizmetlerin Pazar paylarının önemli ölçüde arttığı  ve firmaların marka değerlerinin yükseldiği belirtilmiştir. Bu tip çalışmaların genel özellikleri; 1. Sinema ve televizyonlarda gözle görülemeyecek kadar kısa sürede verilen mesajlar 2. Radyo mecralarında alçak konuşma tonuyla hızlı konuşma tekniği 3. Tanıtım ortamlarında  cinsel objelerin, doğum ölüm kavramlarının kullanılması (Pepsi Markası kutu kolanın grafiklerinde“sex” yazısını görünmez bir şekilde çizgilerin arasına yerleştirmiş ve bu şekilde Pazar payını arttırmıştır) Bilinçaltı reklam uygulamada firmalar ve ajanslar ve medya tarafından çok kullanılmamaktadır ülkemizdeki buna ilişkin yasalarına göre dürüstlük ilkesinin ihlali anlamına geldiği için  bu tip çalışmaların yayını yasaklanmıştır.


Devamı için tıklayınız ...

Günün gereksinimlerine göre ortaya çıkmış; alım - satım, kiralama, duyuru gibi “KELİME İLANLARI” ve “KÜÇÜK İLANLAR”dır. Gazete reklamının, belki de reklamın en eskilerindendi SERİ İLAN. Pek çok kişi için belki marka ile anılan bir ada da sahipti "hürriyet ilan"  ve/veya "hürriyet seri ilan" gibi. İstediğiniz şehirlere veya Türkiye geneline ilan verme imkanı sunan bu reklam türü hala eski öneminde mi? Gelişen teknoloji ve belki de ekonomik krizler seri ilanın eski önemini yitirmesine sebep oldu; ucuz veya ücretsiz olarak internet sitelerine, portallarına bırakılabilen bu tip duyurular pek çok ajansın işine de sekte vurdu. Eskiden araba satmak, iş aramak, daire kiralamak veya emlak satın almak için vazgeçilmez olan arayış arenasıydı gazete seri ilanları ama bugün arabamızı satacağımız zaman veya araba alacağımız zaman, personel arayışımıza, emlak arayışımıza  nokta koyacağımız yer, belki de ilk kapısını çaldığımız yer internet siteleri oluyor.


Devamı için tıklayınız ...

Bir Reklam Ajansının Organizasyon Şemasında Yer Alacak Birimlerin Görev Tanımları Müşteri İlişkileri: Reklam ajansı ile firma arasında ki bağı oluşturan birimdir. Firmanın tüm işlerinin ajanstaki takibinden ve ajansın hazırladığı çalışmayı müşteriye sunumundan sorumludur. Aynı zamanda işin mali ve arşiv (ajans ile müşteri arasındaki her türlü belge saklanma ve her görüşme kayıt altına alınmalıdır.) kısmından da sorumlu olduğu için muhasebe ve finansman ile arşiv bölümleriyle de işbirliği içinde olmalıdır. Müşteri ilişkileri elemanları ajansın müşteri portföyünü geliştirmesi, imajını koruması ve güçlendirmesi için çalışır. Bu yüzden Müşteri Temsilcisi, dış görünümü ve davranışları ile ajansı temsil eder bir görünüm içinde olmalıdır. Müşteri İlişkileri bölümünde, 1-Yönetim Denetçisi  (Management  Supervisor) 2- Müşteri Birimi Denetçisi  (Account  Supervisor 3- Müşteri Birimi Yöneticisi  (Account  Executive)  4- Müşteri Birimi Yöneticisi Asistanı  (Assistant  Account  Executive) unvanlarıyla çalışanlar olabilir her birinin görev tanımları net olarak yapılmalıdır. Yaratıcı Birim (Kreatif): Müşteri tarafından arzulanan tanıtım için ortaya atılan fikirleri (Kreatif brief) çarpıcı bir fikre dönüştüren ve bu fikrin uygulamalarını tasarlayan gruptur.  Bu grup içinde sanat yönetmenleri, metin yazarları ve grafikerler vardır. 1-       Sanat Yönetmeni (Art Director): Uygulanabilirliliği olan yaratıcı bir fikir oluşturur ve marka kimliği ve değeri konularında tutarlı olacak şekilde bu fikrin sunumunu yapar. Belirlenen tarihler arasında işin eksiksiz ve her iki tarafı da memnun edecek şekilde tamamlanmasını sağlar. 2-       Metin yazarı: Yaratıcı fikir oluşturulmasında katkıda bulunur, belirlenmiş ve onaylanmış yöntemlere uygun olarak bu fikri yazıya döker. Yazım ve dizgi hatalarından sorumludur. 3-       Grafik Ekibi: Yaratım işinin başından sonuna kadar grafik işlerinden, işlerin koordinesinden ve basıma gidecek malzemelerin kontrolünden sorumludur. Stratejik Planlama: kampanyanın hedef kitlesinin belirlenmesi, bu hedef kitlenin beklenti, istek ve ihtiyaçlarının tanımlanması, bu tanımlamaya uygun kreatif brief in yazılıp son şeklini almasından sorumlu gruptur. Ayrıca tanıtım yayınından önce ve sonra tüketici araştırmaları yaparak öneriler geliştirir. Mali ve İdari İşler Bölümü: Mali yönden, reklam ajansının, ödeme ve tahsilâtlarını planlayan, ajansın birikimini değerlendiren ve kanuni olarak tutulması zorunlu olan kayıtları tutan bölümdür.  İdari olarak ajanstaki çalışma ortamı için gerekli uygun şartları sağlamak, idari ihtiyaçları temin etmek, çalışma gruplarınca sonuçlandırılacak işleri zamanında yerine ulaştırmak, yapılacakları organize etmek, çalışma ortamının rahat, konforlu ve güvenli olmasını sağlamakla görevli bölümdür. Prodüksiyon: Hazırlanan tasarımlarda kullanılacak filmlerin yaratıcılık, kalite ve maliyet açısından mükemmel olmasını sağlamak için prodüksiyon şirketinin seçiminden, bu seçimde kullanılacak kriterlerin belirlenmesinden, maliyetinden ve filmin ve ya fotoğrafın çekimlerinin en iyi şekilde sonuçlanmasından sorumlu gruptur. Tüm bunlarla ilgili toplantı tutanaklarını da arşivler.  Basılı İşler: Basılı malzemelerin, baskı tekniği ve renk özellikleri açısından mükemmel olması için çalışan ve maliyetlerinin uygun olmasını temin etmekle sorumlu gruptur. Medya Planlama: Hedef kitleye mesajın en etkili biçimde ulaştırılmasından sorumludur.  Medya çalışmaları planlama, satın alma ve araştırma olarak üçe ayrılır: 1-       Medya Planlamacısı  (Media  Planner): Hangi ortamın veya medyanın kullanılacağından bunun zamanlamasından, ne kadar süre ile ve ne kadar maliyetle kullanılacağını belirlemekten sorumludur. 2-       Medya Satın alıcı  (Media Buyer):  Hangi medya mecrasının ne kadar bütçe ile kullanılabileceğini saptar ve müşteri tarafından onaylanan plana uygun olarak medyayı kullanmaktan sorumludur.  3-       Medya Araştırması  (Media Research):  Birçok medya planlama bölümü,  medya bilgilerini değerlendirmeye tabi tuttuğu bir araştırma bölümüne sahiptir.  Bu bölüm, medya araştırma müdürünün hazırladığı;  belirlenen mecralarda hedef kitle bazında hangi dönemde, hangi yoğunlukta, hangi ulaşım maliyetiyle ve hangi satın alma avantajlarıyla var olunacağı ile izleyici veya dinleyici kompozisyonu, programların izlenme oranlarının saptanması,  gelecekteki maliyetlerin tahmini araştırması gibi işler üzerinde yoğunlaşmıştır. Bilgi İşlem:  Bu bölümün amacı, ajans içinde bilgi akışını organize etmek, gerekli yazılım ve donanım ekipmanlarını kanuni yollardan temin etmek, çalışanları konusunda eğitmek ve yedekleme işini yapmaktır. İnsan Kaynakları: Bu bölüm, ajans organizasyonu ve görev tanımlarını güncel tutar. Reklam ajansının insan kaynakları politikasının hazırlanmasında, eleman seçimi, eğitimi, izlenmesi ile uygulamalar hakkında yöneticileri yönlendirmek ve çalışanları bilgilendirmekle görevlidir. Eğitim ihtiyaçlarını ve kariyer gelişim planlarını hazırlar. Trafik: Kısaca görev tanımı reklam ajansının içinde doğru materyalin, doğru araçla, doğru zamanlamayla, doğru yere ulaşmasını sağlamaktır. Trafik bölümü ajansın can damarıdır ve çalışanları ajansta tüm olup biteni takip altında tutar. Arşiv: Hazırlanan çalışmaların, temiz ve düzenli bir şekilde saklanmasını, gerektiği zaman bu bilgilere ulaşma izni olan kişilerce kolaylıkla bulanabilmesini sağlayan bölümdür.    Tüm bu birimlerin yanı sıra yardımcı birimlerin ajansın yüzü olma konusunda etkisi göz ardı edilemez. Bunlardan en önemlileri; 1-       Santral görevlileri ve resepsiyonistlerdir; ajansın dış dünyayla ilk teması ve ilk izlenimi bu şekilde olmaktadır. Santral görevlileri ve resepsiyonistlerin görsel ve işitsel olarak donanımlı olmaları ajansın ne kadar verimli iş üretebildiği, ne boyutta profesyonel olabildiği konusunda müşteriye bilgi verecektir. Dikkat edilmesi gereken ilk konu, müşteriye önemsendiğinin hissettirilmesidir. 2-       Yönetim Sekreterliği; Yönetimin, tüm randevularının, telefon görüşmelerinin ve yazışmalarının, toplantı organizasyonlarının sağlıklı bir şekilde yürütülmesini sağlayan birimdir.


Devamı için tıklayınız ...

Reklam ajansları için tek tip bir yapılanmadan (organizasyon şemasından) bahsetmek yerinde olmaz. Ajansın büyüklüğüne, faaliyet alanlarına göre organizasyonları da değişecektir. Hatta aynı ajansın farklı müşteriler karşısında da organizasyon yapısında küçükte olsa farklılıklar oluşabilir. Pek çok ajans için açık ve esnek olmak, oluşturduğu fikri korumaya ve geliştirmeye çalışmak önceliklidir. Fakat her ajansta mutlaka olması gereken bölümler de mevcuttur. Bunlar; 1-       Müşteri İlişkileri 2-       Kreatif (Yaratıcı Birim) 3-       Stratejik Planlama 4-       Mali ve İdari İşler olarak sayılabilir. Ayrıca; 1-       Basılı İşler 2-       Prodüksiyon 3-       Medya Planlama 4-       Bilgi İşlem 5-       İnsan Kaynakları 6-       Trafik 7-       Arşiv 8-       İnteraktif 9-       Fotoğraf gibi bölümleri ajans büyüklüğüne ve yapısal özelliklerine göre de organizasyona eklemek mümkündür. Organizasyon yapısı, reklam ajanslarının çalışma düzenini ortaya koymakla birlikte güncelliğini koruyacak şekilde esnek olmalıdır. Görev tanımları yapılırken ileriye dönük oluşabilecek gelişmeler göz ardı edilmemelidir. Kişilerin unvanlarından ve üstlendikleri farklı görevlerden dolayı doğabilecek karışıklara sebebiyet vermemek için görev tanımları net, açık ve anlaşılır olmalıdır. Organizasyonlarda, büyüme ya da küçülme gibi sebeplerle eleman veya görev unvanları sayısında değişiklikler olabilir. Bunun dışında benzer görevler için farklı unvanlar kullanmak bir süre sonra karışıklıklara sebep olacağından organizasyon şemasında tercih edilmemelidir.


Devamı için tıklayınız ...

Gerilla pazarlama, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin yaratıcılık ve hayal gücünü kullanarak ve hızlı hareket ederek piyasadaki diğer rakiplerini demoralize edip kendine bir yer edinmesi veya pazar payını genişletmesi şeklindeki bir pazarlama tekniğidir. Gerilla pazarlamada zamanlama çok önemlidir. Amaç az yatırımla çok iş yapmaksa piyasaların ve içinde bulunulan şartların çok iyi değerlendirilmesi gerekmektedir. İyi bir alt yapı çalışmasıyla reklama ayrılacak zaman ve bütçe minimumda tutulabilir. Öncelikle bu tip çalışmanın amacı ve bu amacın getireceği yararlar belirlenmelidir. Daha sonra hedef kitlenin ve özelliklerinin net bir şekilde ortaya konması gerekir. Gelişen teknoloji, hızla akan zaman, yeni aile düzenleri ve yaşam biçimlerinin çeşitlenmesi pazarın sürekli değişim içinde olmasını ve devamlı farklılaşmasını sağlamaktadır. Hızla geçen zaman, insanların devamlı bir şeylerin peşinden koşuyor olması gösterilen reklamların çok kısa sürelerde etkinliğinin kaybolmasına sebep olmaktadır. Bu da sürekli ve etkili reklamcılık için hayal gücü ve yaratıcılığın şart olduğunu göstermektedir. Gerilla reklamcılığının ve gerilla pazarlamanın temelinde de tam da bu vardır. Gerilla reklamda, büyük işletmelerin ajanslara yaptırdıklarının çoğunu işletme kendi hazırlamaktadır. Nerde yayınlanacak olursa olsun, metinde açık, doğru, net ve küçük alanda kullanılabilecek en etkin kelimeler seçilmelidir. Metindeki kişisel ve sıcak bir ifadeyle oluşturulacak samimiyet hedef kitle ile daha hızlı ilişki kurmaya yardımcı olacaktır. Basılı yayın, radyo, televizyon, web siteleri, e-mail, internet, posta vs. gerilla reklamlarının rahatlıkla kullanılabileceği mecralardır. Bu mecraların bazılarının bütçelerinin yüksek olması gerilla pazarlamayı etkilemez, o mutlaka enerjisi ve hayal gücüyle bu mecraları da kullanacaktır.


Devamı için tıklayınız ...

Sinema Reklamcılığı Sinema, televizyonun henüz evlerimize girmediği dönemde insanları sanatla buluşturan bir iletişim aracıydı. İnsanların yazlık ve kışlık, kapalı ve açık diye ayırdıkları ve her daim kullandıkları sinemalar görsel olarak reklam yapılabilen reklam mecralarından biriydi. Fakat televizyonların hızla evlerimize girmesi ve gelişen teknolojiyle birlikte sinema salonları reklam verenlerin gözünden düştü. Sinema, görsel olarak televizyona benzese de sinema filmi izlemek için gelenler kanal değiştiremeyeceklerdir. Bilet alıp içeri girenler mecburen filmin başında veya arasında gösterilen reklamları izlemek zorunda kalacaktır. Sinema ortamına uygun olarak hazırlanan ve gerekli sıklıkta gösterim süresi bulabilen reklamlar etkin ve hatırda kalıcı olabilir. Reklam süresi fazla uzun tutulursa film izlemek için gelmiş insanlar üzerinde bırakılması istenen etki olumsuz bir etkiye dönüşebilir. İyi hazırlanmış bir sinema reklamı, tanıtımı yapılacak olan ürünün tüm özelliklerini en çarpıcı şekilde ve kısa bir sürede göz önüne serer. Sinema ve televizyon reklam prodüksiyonları aynıdır. Bunları birbirinden ayıran daha çok montaj masalarıdır. Sinema için reklam filmlerinin hazırlanması, hazırlanan bu reklam filminin, filmin gösterileceği sinemalara dağıtılması süreçlerini düşünürsek bu oldukça uzun bir zamanı alır. Sinemada yayınlanacak reklam filmleri gündemi mutlaka takip etmelidir. Sinema, televizyon ve radyo gibi geniş halk kitlelerine ulaşamaz, ulaşabildiği kesim ancak onu seyretmeye gelen insanlardır.


Devamı için tıklayınız ...

Radyo Reklamlarının Olumlu ve Olumsuz Yönleri Olumlu Yönleri; 1-   Radyo geniş kitlelere hitap eden bir yayın aracıdır. Ülkemizde %80 oranında radyo dinlenilirliliği mevcuttur. 2-   Diğer kitle iletişim araçlarına göre radyo daha hızlı haber dağıtma özelliğine sahiptir. 3-  Bu medya aracı ile hedef kitleye ulaşmak çok kolaydır. Çünkü farklı sosyal ve kültürel gruptaki insanlar, değişik zamanlarda farklı radyo istasyonlarını ve farklı programları dinlerler. 4-   Kısa bir zamanda radyo reklamları hazırlanabilir. 5-  Maliyet açısından radyo en ucuz tanıtım aracı sayılır. Radyo firmalar için ekonomik bir mecradır. 6-  Bu medya aracının yayınlarının her yerden ve günün her saatinde dinlenebilir olması, en önemli avantajlarından biridir. 7-   Programda spotu, metni değiştirmek kısa sürede gerçekleşir. Kısa bir zaman diliminde istenilen değişiklik yapılabilir. Radyo reklamlarının spot şeklinde hazırlanması ve yayınlanması çok hızlı olan bir medya aracıdır. Bu sayede firmalar daima güncelliklerini koruyabilirler. 8-   Radyo, diğer mecralar ile ulaşılan kitleyi genişletmek amacıyla kullanılabilir. Böylece az bir bütçe ile bilinirlik artırılabilir. 9-   Prime Time” denilen insanların trafikte yoğun olarak bulunduğu zamanda sadece radyo insanlara ulaşabilmektedir. 10-  Radyo reklamlarında, uygun program formatı kolaylıkla bulunur. Bu yüzden hedeflenen kitleye yönelik yüksek frekans elde etmek çok daha kolaydır. 11-  Radyo, dinleyicilerinin hayal gücünü çalıştırmasına fırsat verir. Radyo reklamları, sözler, efektler, müzik, ses ve ses tonu ile dinleyicinin kendi senaryosunu yaratmasına imkân verir. Dinleyici duyduklarınca aklında bir resim oluşturur ve bu kişinin şahsına ait olduğu için, akılda kalma ihtimali de yüksektir. Olumsuzlukları; 1-   Yurdumuzda radyo yayınlarının merkezden uzaklaştıkça yayın kalitesi bozulmaktadır. Bu da metnin anlaşılamamasına yol açabilir. 2-   Genelde yerel yayın yapan radyo kanallarının sayısının ulusal radyo kanallarına göre fazlalığı yurt çapında firmalar için olumsuz bir etmendir. 3-   Radyo pek çok kişi tarafından fon olarak kullanıldığından, dikkatle dinlenilmeyebilir. Bu da tanıtımların kaçırılmasına ve hedef kitleye tam olarak ulaşılamamasına sebep olur. 4-   Radyo kanallarının sayısının fazlalığı ölçümü ve çalışmanın geri dönüşünün kontrolünü zorlaştırır. 5-   Radyo reklamlarının akılda kalıcılığı çok kısadır. Bu nedenle kısa aralıklarla tekrar edilerek etkinliği artırılmaya çalışılır. 6-   Radyo tanıtımlarının sadece işitsel oluşu, görsel olarak değerlendirilecek olan ürünlerde radyonun kullanılamamasına sebep olur.


Devamı için tıklayınız ...

Radyo yayınlarında dört şekilde tanıtım yapılır; 1-  Reklam ve kamu ilanı; Radyo spikerleri tarafından okunurlar. 2-  Müzikli ve dramatik yapılı reklam; Ajanslar tarafından hazırlanırlar. Süreleri bellidir. Müzik ve dramatik elemanlar içerirler. 3-  Programlı reklam: Ya ajanslar tarafından içinde birden fazla firmaya ait tanıtım içeren programlar şeklinde yapılırlar ya da bir işletme tarafından, içinde eğitici, eğlendirici, program bölümüyle birlikte işletmenin kendi tanıtım ürünlerinin veya hizmetlerinin tanıtımının yapılması şeklinde yapılırlar. 4-  Özel tanıtıcı reklam programları: Bir ürün tanıtımı veya kültür, eğitim, turizm gibi hizmetler için hazırlanmış özel programlardır. Ya belirli zaman aralıklarıyla yayınlanan programın başında ve sonunda firmanın istediği tanıtımının yapıldığı şekilde hazırlanırlar ya da tek bir sefer yayınlanan program süresi boyunca firmanın tanıtımının yapılması şeklinde yayınlanır. Radyo reklam maliyetleri, kelime ve sinyal fiyatı üzerinden hesaplanırlar.


Devamı için tıklayınız ...