Haber Kategorisindeki Bloglar

Reklam.com.tr Türkiye'de internet reklam sektöründe örneği olmayan bir proje ile yakında hizmetinizde internet reklam kampanyanızı kendiniz oluşturup anında reklamınızı internette görebileceksiniz üstelik reklam sıralamanızı online olarak anında kendiniz belirleyebileceksiniz.  


Devamı için tıklayınız ...

Merkezi ABD'de bulunan bulunan Interactive Advertising Bureau\\'nun - IAB Başkanı Greg Stuart, internetin reklam veren için avantajlı seçeneklerden biri olduğunu söyledi. Reklam yatırımları geri dönüşü değerlendirildiğinde internetin yüksek geri dönüşüm gösterdiğini vurgulayan Stuart, "ABD'de firmaların reklam bütçesinin bir kısımını televizyondan internete kaydırdığını ve satışlarında büyük bir satış artışı sağladığını" belirtti.


Devamı için tıklayınız ...

Sitemizde yayınlanan reklam haberlerine reklam.com.tr reklam haber özet akışı üzerinden ulaşabilir ve abone olarak reklam haberlerini güncel olarak takip edebilirsiniz.


Devamı için tıklayınız ...

23 Nisan 2010 tarihinden itibaren reklam haberleri bölümümüz yayına başlamıştır. Reklam kategorileri ve reklamlarla ilgili dünyadan ve Türkiye'den bütün güncel haberleri sitemizde reklam haberleri bölümünden takip edebilirsiniz.


Devamı için tıklayınız ...

Satış yönetimi, hem günlük, hem de uzun vadeli bir süreçtir diyebiliriz. Şöyle ki bugünkü satışları gerçekleştirirken, yarına da yatırım yapan satış gücü profili günümüzde gittikçe önem kazanmaktadır. Satış yönetimi, ticari bir firmanın devamlılığı için şart olan bir gereksinimdir, profesyonel bir çalışma ve efor gerektirir. Bir firma için ne kadar kaliteli ve ekonomik ürün ve ya hizmet üretilirse üretilsin, üretilenin alıcısını bulma, bu alıcıyı ürün ve ya hizmet ile ilgili bilgilendirme ve memnun müşteriler yaratma durumunda ancak başarıdan söz edilebilir. İyi bir satış elemanı, iyi görünümlü, bilgili, duyarlı ve olgun olmalı, satışta olduğu kadar kendini tanımada, iletişimde, ihtiyaç belirlemede, problem çözmede, mesaj alma ve iletmede de profesyonel olmalıdır. Satış yönetimi, müşteri memnuniyeti ilkesiyle hareket eden, hedef kitlenin ihtiyaç ve beklentilerini doğru algılayarak, gerekli çözümleri sunabilen, sattığı ürün bilgisine hakim, kendine ve ürününe güvenen, yenilikleri takip eden, başarı odaklı, gelişime açık, ekip çalışmasına yatkın bir satış gücü ve reklamcılık sektörü ile koordine gerektirir. Satış elemanı, satış gücü kavramlarını biraz açtıktan sonra şimdi de satış yönetiminden bahsedebiliriz. Satış yönetimi, satış gücünü oluşturan personelin seçilmesi, motive edilmesi ve denetlenmesi ile kişisel satış işlemlerinin planlanması anlamına gelir. İyi bir satış yönetimi için öncelikle iyi bir satış hedefi konmalı ve tanıtım politikası uygulanmalıdır. Bu hedef belirlenirken özellikle uygulanabilir, kabul edilebilir, anlaşılabilir, dengeli ve tutarlı olmasınave reklam etkinliğine dikkat edilmelidir. Satış yönetimi örgütlenmesi içinde, kaynakların temin ve tahsisi, yetki ve sorumlulukların belirlenmesi ve dağıtılması, yapılacak faaliyetlerin kararlaştırılması ve gruplandırılması, reklamın planlanması süreçleri yer alır. İyi bir satış yönetimi için işin detaylarına hakim olunması, satış ekibinin yakından tanınması, sektörün, potansiyel müşterilerin ve şirket ile ürünlerinin yarattığı katma değerin iyi bilinmesi gerekir. Satış yönetimi karmaşık bir eylemdir, başlı başına bir uğraş gerektirir. Tüm belgelerin izlenebilirliği, malzemelerin ve miktarların denetimi reklam kontrolü ve ayrıca bunların sistemdeki diğer öğelerle bütünleştirilmesi gibi işlemleri yapabilen cihazlar da mevcuttur. Ticari firmalar için gelir üreten tek faaliyet olan satış, işletmedeki tüm etkinlikleri tetikleyen bir faaliyettir ve hatta işletmedeki bazı etkinliklerin var olma sebebi, satışa destek olmaktır. İşte bu noktada reklamın da bu tür bir etkinlik olduğunu söyleyebiliriz. Reklamcılık sektörü ile üretilen ürün ve ya hizmetin hedef kitleye ulaştırılması, bu kitleyi harekete geçirerek, satış konusunda ikna etme özelliği vardır. Yani reklamcılığın en önemli var olma nedeninin işletmenin hizmetinin ya da ürününün kar amacıyla satışının sağlanmasıdır diyebiliriz. Ya da firmanın tanınması, kabul görmesi ve bilinilirliğinin sağlanması ile de reklam dolaylı olarak da olsa satışa hizmet etmektedir. Bu sebepledir ki satış yönetimi ve reklamcılık birbirinden ayrılmaz parçalardandır. Aynen pazarlama, satış yönetimi, halkla ilişkiler, medya yönetimi vb. birimler gibi, bunlar hem kendi içlerinde hem de hep birlikte aynı amaç için çalışan birimlerdir.


Devamı için tıklayınız ...

Reklamcılık ve Halkla İlişkiler hem birbirinden çok farklı hem de birbirinden ayrılmaz parçalardır diyebiliriz. Aynı hizmet için bir bütünün parçaları gibi çalışırlar fakat kendi içlerinde organize olmuşlardır. Bunlar arasındaki farkı bilmek ve buna göre pazar araştırmaları yapmak şirketlerin büyümesi için kaçınılmazdır. Her iki kavramında farkını anlayabilmek için önce onları tanımlayalım. Reklam, bir işletmenin ürün ve ya hizmetlerinin mevcut ya da potansiyel müşterilere, halka açık şekilde sunulması ya da desteklenmesidir. Genellikle profesyonel olarak Ajanslar tarafından bir ücret karşılığında yapılırlar. Halkla İlişkiler, işletmenin ve ürün ya da hizmetlerinin halk (potansiyel müşteri – hedef kitle) tarafından anlaşılması,  firmanın güçlü bir imaja sahip olması için yapılan tüm çalışmalardır. Bu konu, genellikle medya-gazete, televizyon, dergiler ve internet yayınları aracılığıyla gerçekleştirilir. Bu konu, ticari faaliyeti olsun olmasın bütün örgütleri ilgilendirir. Bir örgüt ile hitap ettiği kesim arasında ki karşılıklı anlayış ve iyi ilişkiler için yapılan planlı ve sürekli çalışmalardır.  Bu saygınlık ve hayattaki duruşunuz ile ilgilidir, kazanmayı, desteklenmeyi ve çevresini etkilemeyi amaçlar. İnsanlar arası ilişkiler var oldukça halkla ilişkiler de var olacaktır. Bu alanla saygınlık kazanıp, bilinir ve tanınır olmak tanıtım yapılmaması anlamına gelmez. tanıtım, kontrol altında tutabileceğiniz, yerini ve zamanını sizin belirleyeceğiniz bir iletişim biçimidir. Günümüzde benzer malı üreten ve ya hizmeti veren firmaların sayısının artması rekabetin de hızla artmasıyla sonuçlanmıştır. Bu nedenle de firmaların varlıklarını sürdürebilmeleri için tanıtım şarttır. Çünkü tanıtım değişik iletişim araçları ve mecraları kullanılarak ulaşılabilecek en küçük tüketici gruplarına dahi ulaşılabilir. Tanıtımın, geniş ifade gücü kullanarak geniş kitlelere yayılabilme özelliği ile bu kitleleri harekete geçirerek, satın alma konusunda ikna edici olma özellikleri vardır. Buna karşılık yüz yüze olmadığı için kitle üzerinde baskı oluşturmaz. Reklam ve halkla ilişkiler birlikte ürün, hizmet ve ya marka imajı ile ilgili iletişimi içerir. Farkı tanıtımda, iletişim araçları tek yönlü ve bedeli ödenerek kullanılırken, halkla ilişkilerde tüm bunlara ek olarak karşılıklı (yüz yüze) bir etkileşim de söz konusudur. Bildiğimiz üzere reklamın işletmelere sağladığı faydalar saymakla bitmez. En önemlilerini şu şekilde sıralayabiliriz. 1-       Marka ve logonun bilinilirliliğinin yanı sıra markaya bir bağımlılık da yaratır ki bu da sadık bir müşteri kitlesinin oluşması demektir. 2-       Satışların artması dolayısıyla üretimin artarak işletmenin büyümesini sağlar. 3-       Müşteriyi markaya ve tanıtıma karşı ilgili tutar ki bu firmaya karşı bir yakınlık oluşmasını sağlar. Bunlar ve bunlara benzer daha pek çok reklam yararı sayabiliriz. Etkinliğinin artması bununla sıkı sıkıya bağlıdır. İyi bir halkla ilişkiler yönetimi ile oluşturulmuş güçlü bir imaj hedef kitlelerde güven demektir. Tanıtıma olan inancı kuvvetlendirir, satın alma potansiyelini artırır. Müşteri satın alıp memnun kaldıkça markayı diğer benzerlerinden üstün tutar. Bu da firmanın ulusal ve uluslararası statüde itibar kazanması ile sonuçlanır.


Devamı için tıklayınız ...

Serbest piyasada faaliyet gösteren firmaların en büyük hedefi daima markalaşmak olmaktadır. Küçük, orta, büyük ölçekli firmaların hepsi, günün birinde marka olma yolunda, bütçesine göre yapılabilecek bütün faaliyetleri yapar. Bir ürünün markalaşması reklamla mümkün olabilmektedir. Elbette ki tek başına reklam bir ürünü marka haline getiremez. Bundan önce markalaşacak ürünün, daha farklı alt yapı çalışmalarından geçmesi gerekmektedir.ilk önce markalaşacak ürün veya firmaya, kişilik kazandırmak gerekmektedir. Yani bir ürün veya firma, ya rasyonel ya da duygusal yönden müşterilerine hitap etmelidir. Müşterilerin bu tip bir yakınlık duyması, kişiliğinin varlığı anlamına gelmektedir. Örneğin; kimi deterjanın daha iyi kokması gibi, rasyonel yöne hitap ederken, kimi ürünler aidiyet, sempati yani duygusal yönlerine hitap etmektedir. Hangi yönde olursa olsun insanların bir ürüne karşı, bu hissedişleri satın alma, kullanma kararları üzerinde son derece etkili olmaktadır. Hem görüntü itibariyle, hem de yapısal özellikleri açısından, insanların yaşam standartlarına uygun yapılanması gerekmektedir. İnsanların özlem duyduğu, farklılığını, özel olma durumunu, kendi çevrelerine aksettirebilecekleri türden olabilmelidir.Firmanın neyi, nasıl, ne şekilde ve hangi yöntemlerle ürettiği kalite açısından önemlidir. Kalite tescil ettirilmelidir. Benzerleriyle kıyaslanarak olumsuz özellikleri veya benzer özellikleri düzeltilmelidir. Bundan sonra ki izleyeceği süreç, pazarlama teknikleridir. Bu anlamda uzmanlaşmış ekipler tarafından, Pazar araştırmalarının yapılması gerekmektedir. İyi planlanmış bir piyasa araştırması hem doğru stratejileri hem de ilgili süreci takip ederek yanlış girişim ve maliyetlerden korunmayı sağlayacaktır.Markalaşmak isteyen firma, pazarlama faaliyet stratejilerini doğru yöntem ve araçlarla gerçekleştirmelidir. Bu firma eğer pazarlama birimlerine iyi tanımlanmış değerleri sunamazsa bu alanda yapılan, kurumsal kimliğinin yenilenmesi veya baştan tasarlanması çok ta anlamlı olmayacaktır. Fakat tutarlı bir değerler birikiminin pazarlama ve reklam birimlerine iletilmesi halinde, başarılı olmaları mümkün olabilecektir. Demek ki markalaşmak isteyen firmanın izleyeceği genel yolları kabataslak sıralarsak;Ürettiği ürünlerin farklı, özellikli olmalarını sağlamak, insanların ürüne karşı hissedişlerinin olabileceği bir nitelik kazandırmak, ürünün kalite standartlarını yüksek tutarak, piyasa araştırmasıyla destekleyerek, pazarlama ekiplerine doğru bilgileri iletebilmek, son olarak ta pazarlama ve reklam stratejisini belirlemek olmaktadır.Firmaların veya ürünlerin bu duruma gelmesi pek çok avantajı da beraberinde getirmektedir. Standart üretim, yeterli getiri sağlamaktadır. Firmaların serbest piyasada çok daha uzun süre yaşamlarına devam etmelerini sağlamakta ve her yeni ürününe karşı, zaten var olan hedef kitlesi, ilgi ve alaka göstermekte ve Pazar bulabilmektedir.


Devamı için tıklayınız ...

Reklam, tanıtım biçimlerinin hepsine verilen genel bir isimdir. Herhangi bir ürün veya hizmeti, faaliyeti, düşünceyi, projeyi, fikri hedeflenen kitleye tanıtmaktır. Tanıtım şu şekilde yapılmaktadır; Bir ürün veya hizmetin özelliklerinin dökümü; bulunduğu yer, onu yapan kurum veya şahıslar, maliyeti varsa maliyeti, ulaşılabilme koşuları v.b. konuları, yararları ve zararlarıyla anlatmak tanıtımdır. Fakat bu tanıtımı herhangi bir kitle iletişim araçlarından birini kullanarak, geniş halk yığınlarının görebilecekleri, duyabilecekleri, algılayabilecekleri yerlerde göstermek reklamdır. Sadece büyük halk kitlelerine yayın yapılabildiği zaman bu amaçla oluyor diye durum söz konusu değildir. Aslında bir kişinin bir diğer kişiye herhangi bir şeyle ilgili tanıtım yapması, yani hakkında bilgi vermesi de aynı anlama geliyor. markalar, müşterilere  kitle iletişim araçlarında tanıtım yaparak ulaşır. Onları çeker, bir yerlere kanalize eder veya bilgilendirir, deneyimlerini arttırır, ihtiyaç yaratır. Bu çalışmaların yaptığı tanıtımların izlediği yollar, birbirinden farklı mecralarda yapılabilmektedir. Kitle iletişim araçlarının hemen hemen hepsini kullanmaktadır. Televizyon, radyo, gazeteler, dergiler, el ilanları, insertler, katalogların hepsi birer tanıtım aracıdırlar. Ayrıca bunların açık hava araçları kısmı olan; bina giydirme, araç giydirme, billboard, megalight, outdoor tv. Silindir kule, Afiş, branda gibi araçları da tanıtım amaçlı kullanarak reklama dönüşür. Bir ürün veya hizmetin özelliklerini getiri ve götürülerini, faydalarını, zararlarının ayrıntılarıyla geniş halk yığınlarına anlatmak tanıtımdır. İster görsel; film, klip v.s. çekilerek, ister yazılı-baskılı malzemelerle, ister işitsel yani radyo kanallarıyla olsun, bu biçimler kullanıldığı zaman tanıtımların hepsi yine ona dönüşmektedir. Toplum içerisinde, satış amaçlı veya hedef kitleyi katılıma davet etmek için, veya kullanmasını sağlamak amacıyla, bir ürün veya hizmetin özelliklerinin anlatılması tanıtım olup, bu tanıtımın kitle iletişim araçlarında yayınlanması reklam olmaktadır. Reklam ve tanıtım alanlarının bu kadar iç içe olması çoğunlukla aynı anlamı taşıdıklarını düşündürmektedir. Aslında aralarındaki ayrım çizgisi çok ta büyük boyutlarda değildir. İnce bir ayrımları bulunmaktadır. Yukarıda da bahsettimiz gibi birbirini bütünleyen, birbirlerinden ayrı düşünülemeyen iki kavramdır bunlar. Sonuç itibariyle reklam ve tanıtım aynı hedeflere doğru yol alan, yerel, bölgesel, dünya pazarlarını değiştirip dönüştüren, geliştiren yeni Pazar alanları yaratan hal ve hareketlere verilen isimlerdir.


Devamı için tıklayınız ...

Günümüzün gittikçe büyüyen ekonomik yapılar içerisinde, pazarlama yöntemlerinin önemli bir öğesi olan reklam; geniş halk yığınları ile üretici firmalar arasında bir iletişim köprüsü görevini görmektedir. Tanıtım konusunun her bir alanında uzmanlaşmış kadroların bünyesinde çalıştığı kurumlara ajans denmektedir. Ajanslar tanıtımı tasarlar ve yayınlanmasını veya uygulanmasını sağlarlar. Yalnız, biz burada reklam ajanslarından bahsetmekteyiz. Dünya ekonomisinin dev pazarında faaliyet gösteren ve işleri tanıtım olmayan ajanslarda bulunmaktadır. Hangi alanda çalışırsa çalışsın, aslında bütün ajanslar bu sektörün bir noktasında, belirli bir alanda görev yapmaktadır. Yani ister direkt tasarımı kendi bünyesinde yapsın, isterde kitle iletişim araçlarının herhangi bir açığını kapatmak üzere, ilgili alanda uzmanlaşıp görev yapsın hepsi reklam sektörünün bütünleyici birer parçasıdırlar. Yukarıda tanıtım ajanslarından bahsettik diğerleri neler bir bakalım: a)    Oyuncu ajansları: prodüksiyon firmalarına; dizi, sinema, reklam, klip v.b konularda oyuncu seçimini yapan aynı zamanda temin eden, maliyetini belirleyen ajanstır b)   Manken ajansları: genelde  tekstil sektörüne defile, diğer sektör ürünlerinin tanıtımları v.b. gibi organizasyonlara manken temin eden, maliyetini belirleyen, seçen ajanslardır. c)    Film ajansları; hazırlanmış ve çekilmesi gereken film veya tanıtım, kliplerin çekimini yapan, film yapım ajanslarıdır. d) İnteraktif ajanslar; yukarıda sayılan bütün ajansların bir de interaktif versiyonları vardır. İnteraktif yani sanal ortamlarda faaliyet gösteren ajans anlamına gelmektedir. Yukarıda ki her ajans çeşidinin aynı zamanda bir de web siteleri bulunmakta ve web üzerinden de hizmet verdiklerinden, interaktif versiyonları bulunmaktadır. Ajansların hangi çeşidi olursa olsun hemen hemen hepsi, sektörde faaliyet gösterirler. Kitle iletişim araçlarında yayınlanmak üzere yapımların, tasarımların herhangi bir ayağını oluşturmaktadırlar. Hem bu alanın ihtiyaç duyduğu farklı alanlarda çalışmalarını sürdürür, hem de kendi ürün ve hizmetlerinin pazarlanmasında reklamı kullanırlar. Tanıtımı bir tema olarak düşünürsek bu temanın çeşitli öğelerini üreten, oluşturan aynı zamanda halk yığınlarına iletimi noktasında görev alan kurumlardır.


Devamı için tıklayınız ...

Reklam ajansları, firmalar ve hedef kitleleri arasında iletişimi sağlayan çok önemli unsurlardan biridir. Firmalar, bu tip ajanslar aracılığıyla topluma çeşitli faydalar sunar. Pazarlama iletişiminin bir öğesi olan tasarımda, yapıldığı ülke kültürünün, genel ahlak kurallarının yapısına doğrudan hitap ettiği için, genel ahlak kurallarını, kültürünü olumsuz yönde etkileyecek ayıkırı ifadeler, sözel, görsel, algısal veriler içermemelidir. Genel ahlak kuralları, toplumun yaşam biçimini yansıtan temel davranışları olarak değerlendirilmektedir. Tanıtımın doğrudan ahlak yapısına zarar verebileceği ve iş hayatına, Pazarın canlılığına kötü etki yapabileceğinden ötürü, olmaması gerekenlerin ajanslar, firmalar tarafından anlaşılması ve dikkat edilmesi gereken önemli konulardır. Reklam, tüketicilerin güvenini, bilgi ve deneyimlerini kötüye kullanıp istismar etmemelidir. Sektörde yanıltıcı en ufak bir veri, tüketicilerin her zaman akıllarında kalmasına ve ilgili firmaya güvenlerinin sarsılmasına neden olur. Gerekli bilgiler, tüketicilerin alım durumunu olumlu yönde etkileyebilecek süre ve biçimde kullanılmalıdır. Verilen alt yazılar; okunabilir, anlaşılabilir büyüklük ve hız ile verilmelidir. Tüketicilerin algılarını yanıltabilecek hız, görüntü, algı kullanılmamalıdır. Reklam, ırk, ulusal köken, din, yaş, cinsiyet, özürlü, cinsel tercihler ile ilgili ayrımcılık yapmamalıdır. Bu durum toplumun yapısını değiştirmekte olup, toplum içerisinde ayrımcılığın yapılmasına neden olmaktadır.  İnsan onuruna saygıyı prensip edinmelidir. Geçerli bir neden yokken, insanları derinden etkileyebilecek; hem sosyal ilişkilerini hem de ruhsal yapısını bozan nitelikte olan korku, acı, talihsizlik konularını malzeme etmemelidir. Aslında buralarda saydığımız, genel ahlak yapısını bozar nitelikte olan her şey, firmaları ve ajansları da olumsuz yönde etkilemektedir. İnsanların reklama ve yapımcılarına olan güveni sarsılmaktadır. Gerektiği şekilde alım yapmamalarını sağlayan bu etkenler firmaların hedefledikleri noktalara gelememelerine neden olmaktadır. Tüketicilerin eksik bilgi almaları anlam karışıklığına neden olduğundan yeterli bilgi verilmelidir. Olmayan veya abartılı iddiaların ileri sürülmesi, onları yanıltmaktadır. Yukarıda saydığımız bütün bu özellikler nerelerde yapılabilmektedir;  Örneğin; ürünün bileşiminde bulunan maddeler, üretim tarihi, yöntemi, verimi, miktarı, coğrafi kökeni, etkileri gibi konularda yanıltmalar yapılabilmektedir. Teslimat, değiş-tokuş, servis koşullarında da yanıltıcı yöntemler kullanılmaktadır. Reklamlarda kullanılan bu ve buna benzer daha pek çok konuda, toplumu yanlış bilgilendirip yanlış yönlendirmeler yapılabilmektedir. Bu ise hem toplum yapısını, hem pazarın canlılığını, hem de pazarda faaliyet gösteren firma, kurum ve kuruluşların markalaşma ve büyüme süreçlerine zarar vermektedir.


Devamı için tıklayınız ...