t Arama Sonucu Bloglar
Reklam.com.tr Türkiye'de internet reklam sektöründe örneği olmayan bir proje ile yakında hizmetinizde internet reklam kampanyanızı kendiniz oluşturup anında reklamınızı internette görebileceksiniz üstelik reklam sıralamanızı online olarak anında kendiniz belirleyebileceksiniz.
Devamı için tıklayınız ...
Merkezi ABD'de bulunan bulunan Interactive Advertising Bureau\\'nun - IAB Başkanı Greg Stuart, internetin reklam veren için avantajlı seçeneklerden biri olduğunu söyledi. Reklam yatırımları geri dönüşü değerlendirildiğinde internetin yüksek geri dönüşüm gösterdiğini vurgulayan Stuart, "ABD'de firmaların reklam bütçesinin bir kısımını televizyondan internete kaydırdığını ve satışlarında büyük bir satış artışı sağladığını" belirtti.
Devamı için tıklayınız ...
Sitemizde yayınlanan reklam haberlerine reklam.com.tr reklam haber özet akışı üzerinden ulaşabilir ve abone olarak reklam haberlerini güncel olarak takip edebilirsiniz.
Devamı için tıklayınız ...
Satış yönetimi, hem günlük, hem de uzun vadeli bir süreçtir diyebiliriz. Şöyle ki bugünkü satışları gerçekleştirirken, yarına da yatırım yapan satış gücü profili günümüzde gittikçe önem kazanmaktadır. Satış yönetimi, ticari bir firmanın devamlılığı için şart olan bir gereksinimdir, profesyonel bir çalışma ve efor gerektirir. Bir firma için ne kadar kaliteli ve ekonomik ürün ve ya hizmet üretilirse üretilsin, üretilenin alıcısını bulma, bu alıcıyı ürün ve ya hizmet ile ilgili bilgilendirme ve memnun müşteriler yaratma durumunda ancak başarıdan söz edilebilir. İyi bir satış elemanı, iyi görünümlü, bilgili, duyarlı ve olgun olmalı, satışta olduğu kadar kendini tanımada, iletişimde, ihtiyaç belirlemede, problem çözmede, mesaj alma ve iletmede de profesyonel olmalıdır. Satış yönetimi, müşteri memnuniyeti ilkesiyle hareket eden, hedef kitlenin ihtiyaç ve beklentilerini doğru algılayarak, gerekli çözümleri sunabilen, sattığı ürün bilgisine hakim, kendine ve ürününe güvenen, yenilikleri takip eden, başarı odaklı, gelişime açık, ekip çalışmasına yatkın bir satış gücü ve reklamcılık sektörü ile koordine gerektirir. Satış elemanı, satış gücü kavramlarını biraz açtıktan sonra şimdi de satış yönetiminden bahsedebiliriz. Satış yönetimi, satış gücünü oluşturan personelin seçilmesi, motive edilmesi ve denetlenmesi ile kişisel satış işlemlerinin planlanması anlamına gelir. İyi bir satış yönetimi için öncelikle iyi bir satış hedefi konmalı ve tanıtım politikası uygulanmalıdır. Bu hedef belirlenirken özellikle uygulanabilir, kabul edilebilir, anlaşılabilir, dengeli ve tutarlı olmasınave reklam etkinliğine dikkat edilmelidir. Satış yönetimi örgütlenmesi içinde, kaynakların temin ve tahsisi, yetki ve sorumlulukların belirlenmesi ve dağıtılması, yapılacak faaliyetlerin kararlaştırılması ve gruplandırılması, reklamın planlanması süreçleri yer alır. İyi bir satış yönetimi için işin detaylarına hakim olunması, satış ekibinin yakından tanınması, sektörün, potansiyel müşterilerin ve şirket ile ürünlerinin yarattığı katma değerin iyi bilinmesi gerekir. Satış yönetimi karmaşık bir eylemdir, başlı başına bir uğraş gerektirir. Tüm belgelerin izlenebilirliği, malzemelerin ve miktarların denetimi reklam kontrolü ve ayrıca bunların sistemdeki diğer öğelerle bütünleştirilmesi gibi işlemleri yapabilen cihazlar da mevcuttur. Ticari firmalar için gelir üreten tek faaliyet olan satış, işletmedeki tüm etkinlikleri tetikleyen bir faaliyettir ve hatta işletmedeki bazı etkinliklerin var olma sebebi, satışa destek olmaktır. İşte bu noktada reklamın da bu tür bir etkinlik olduğunu söyleyebiliriz. Reklamcılık sektörü ile üretilen ürün ve ya hizmetin hedef kitleye ulaştırılması, bu kitleyi harekete geçirerek, satış konusunda ikna etme özelliği vardır. Yani reklamcılığın en önemli var olma nedeninin işletmenin hizmetinin ya da ürününün kar amacıyla satışının sağlanmasıdır diyebiliriz. Ya da firmanın tanınması, kabul görmesi ve bilinilirliğinin sağlanması ile de reklam dolaylı olarak da olsa satışa hizmet etmektedir. Bu sebepledir ki satış yönetimi ve reklamcılık birbirinden ayrılmaz parçalardandır. Aynen pazarlama, satış yönetimi, halkla ilişkiler, medya yönetimi vb. birimler gibi, bunlar hem kendi içlerinde hem de hep birlikte aynı amaç için çalışan birimlerdir.
Devamı için tıklayınız ...
Reklam, tanıtım biçimlerinin hepsine verilen genel bir isimdir. Herhangi bir ürün veya hizmeti, faaliyeti, düşünceyi, projeyi, fikri hedeflenen kitleye tanıtmaktır. Tanıtım şu şekilde yapılmaktadır; Bir ürün veya hizmetin özelliklerinin dökümü; bulunduğu yer, onu yapan kurum veya şahıslar, maliyeti varsa maliyeti, ulaşılabilme koşuları v.b. konuları, yararları ve zararlarıyla anlatmak tanıtımdır. Fakat bu tanıtımı herhangi bir kitle iletişim araçlarından birini kullanarak, geniş halk yığınlarının görebilecekleri, duyabilecekleri, algılayabilecekleri yerlerde göstermek reklamdır. Sadece büyük halk kitlelerine yayın yapılabildiği zaman bu amaçla oluyor diye durum söz konusu değildir. Aslında bir kişinin bir diğer kişiye herhangi bir şeyle ilgili tanıtım yapması, yani hakkında bilgi vermesi de aynı anlama geliyor. markalar, müşterilere kitle iletişim araçlarında tanıtım yaparak ulaşır. Onları çeker, bir yerlere kanalize eder veya bilgilendirir, deneyimlerini arttırır, ihtiyaç yaratır. Bu çalışmaların yaptığı tanıtımların izlediği yollar, birbirinden farklı mecralarda yapılabilmektedir. Kitle iletişim araçlarının hemen hemen hepsini kullanmaktadır. Televizyon, radyo, gazeteler, dergiler, el ilanları, insertler, katalogların hepsi birer tanıtım aracıdırlar. Ayrıca bunların açık hava araçları kısmı olan; bina giydirme, araç giydirme, billboard, megalight, outdoor tv. Silindir kule, Afiş, branda gibi araçları da tanıtım amaçlı kullanarak reklama dönüşür. Bir ürün veya hizmetin özelliklerini getiri ve götürülerini, faydalarını, zararlarının ayrıntılarıyla geniş halk yığınlarına anlatmak tanıtımdır. İster görsel; film, klip v.s. çekilerek, ister yazılı-baskılı malzemelerle, ister işitsel yani radyo kanallarıyla olsun, bu biçimler kullanıldığı zaman tanıtımların hepsi yine ona dönüşmektedir. Toplum içerisinde, satış amaçlı veya hedef kitleyi katılıma davet etmek için, veya kullanmasını sağlamak amacıyla, bir ürün veya hizmetin özelliklerinin anlatılması tanıtım olup, bu tanıtımın kitle iletişim araçlarında yayınlanması reklam olmaktadır. Reklam ve tanıtım alanlarının bu kadar iç içe olması çoğunlukla aynı anlamı taşıdıklarını düşündürmektedir. Aslında aralarındaki ayrım çizgisi çok ta büyük boyutlarda değildir. İnce bir ayrımları bulunmaktadır. Yukarıda da bahsettimiz gibi birbirini bütünleyen, birbirlerinden ayrı düşünülemeyen iki kavramdır bunlar. Sonuç itibariyle reklam ve tanıtım aynı hedeflere doğru yol alan, yerel, bölgesel, dünya pazarlarını değiştirip dönüştüren, geliştiren yeni Pazar alanları yaratan hal ve hareketlere verilen isimlerdir.
Devamı için tıklayınız ...
Küresel ekonomik koşullar içerisinde ve Pazar dünyasında yaşanan gelişmeler, değişimler uzun süre pazarda yaşamını sürdürmek isteyen firmaların, reklam kavramına daha büyük bir önem vermelerini zorunlu hale getirmiştir. Bunun başlıca nedenleri; tüketicilerin gün geçtikçe artması, bilinç düzeylerinin de artmasıyla beraber, beklentilerinin sürekli değişim göstermesidir. Rekabetin boyutlarının artması, üreticiler ile hedef kitle ile aralarında ki mesafenin gün be gün büyümesine neden olmaktadır. Firmalar aradaki mesafeyi kapatabilmek ve hedef kitlesi ile iletişimi sürdürebilmek için sektördeki gelişmeleri de yakından takip etmektedir. Reklam sektörünün keşfettiği yeni iletişim metotlarının sonuçlarını gözleyerek, her geçen gün daha fazla kullanmaktadır. Gittikçe büyüyen dünya pazarında ki rekabet ortamında, yaşamlarını uzun süre devam ettirebilmek için, firmaların hedef kitlelerine ulaşması, onların beklentilerine cevap vermeleri zorunlu hale gelmiştir. Zamanımızda tüketicilerin beklentileri değildir tek söz konusu olan, ayrıca değişen algılarına göre, üretimine devam etmesini gerekli kılmıştır. Tüketiciler bilinçlendikçe ürün ve hizmet kalitesinde farklı özellikleri veya kolaylıkları aramakta, aralarında seçim yapmaktadır. Bu durumda firmalar, tüketicilerin aradıkları özellikleri ve kolaylıkları kendi ürünlerine uygulayarak, satışı, talebi arttırma çabalarına girmiştir. Bu şekilde gelişen rekabet ortamında, reklam çalışmalarına olan ihtiyacı daha fazla ön plana çıkmıştır. Aynı veya benzer ürünü, aynı fiyat, kalite ile müşterilerine sunan firmalar, hedef kitlelerine ancak doğru bir kampanya ile farklı olduklarını gösterebileceklerini anlamışlardır. Bu noktada kendilerini en iyi ifade edebilecek kampanyaya ihtiyaç duymaktadırlar. Firmalar, gerekli bilgi ve iletileri hedef kitleye ulaştırabilecek, yaratıcı reklama yönelmekte ve bunun için daha fazla bütçe ayırmaya başlamışlardır. Ayrıca günümüz dünya pazarının geldiği nokta açısından, firmaların karlılık, verimlilik, ölçme ve değerlendirme konularına önem vermelerine neden olmuştur. Bu tip araştırmaları kendi bünyelerinde yapmaktadır. Bu özellikleri tespit etmek, piyasa araştırmalarıyla mümkün olmaktadır. Sektörde faaliyet gösteren, kimi tam entegre tanıtım ajansı, kampanyaları yürütürken zaten bu hizmetleri vermektedir. Ayakta kalmak veya markalaşmak isteyen firmalar, tüketicilerin akıllarında kurum ve marka imajı oluşturmanın onları ayakta tutabileceğini anlamış durumdadırlar. Bu ise ancak geniş kapsamlı reklam çalışmalarıyla mümkün olabilmektedir. Firmalar tüketicilerine ulaşabilmek için hem en yeni teknolojiyi kullanmaya, hem de bütün mecraları kullanmaya özen göstermeye başlamışlardır.
Devamı için tıklayınız ...
Günümüzde farklı sosyo-ekonomik yapıya sahip kitlelere ulaşmak televizyon tanıtımları ile çok daha kolay ve hızlıdır. Üstelik bu mecra ile hedef kitleye uygun program seçimi ve zamanlama da yapılabilmektedir. Yeni kurulan, hızla gelişmeyi ve büyümeyi hedefleyen, farklı ve yeni pazarlara açılmak için marka bilinirliği ve sıcak tanıtımlara ihtiyaç duyan firmalar tanıtım için ayırdıkları bütçelere uygun televizyon tanıtımlarına yönelirler. Televizyonda bilinçaltı ile algılanan gizli tanıtımlara izin verilmez. Bu mecra için tasarlanan tanıtımlar, genelde program aralarına yerleştirilir. Fakat programın konu bütünlüğü bozulmayacak şekilde program içine de yerleştirilebilirler. Bir program içerisinde yayınlanan tasarımlar, programın günlük yayın süresinin % 15'ini geçemezler.Televizyon tanıtımlarının program akışına göre yerleştirilmeleri farklılıklar gösterir. Reklam Jeneriği Buradaki kuşaklar, program hizmetinin diğer unsurlarından açıkça ve kolaylıkla ayırt edilebilecek ve görsel ve işitsel bakımdan ayrılığı fark edilecek biçimde düzenlenirler. Yani televizyonda yayınlanan bir çalışmanın, tanıtım amaçlı olduğu izleyici tarafından bilinmesi kanuni bir zorunluluktur. Bu sebeple Jenerik adı verilen, tanıtımların başladığını belirten sesli ve ya görsel uyarılar yayınlanır. Ana Sponsorluk Genellikle kendine ait bir pazar alanı ve bilinirliliği olan firmalar ile pazara yeni giren ve daha geniş yayılış göstermek isteyen firmaların tercih ettiği bir tanıtım alanıdır. En etkin medya planlaması olarak gösterilebilir. Haftalık ya da günlük diziler ve kadın programları, yarışmalar gibi televizyon programlarına “sunar, sundu” çalışması şeklinde gerçekleşir. Ana sponsorluklar genellikle diziler için haftalık ve ya bir sezon (13 bölüm) olarak uygulanan bir çalışmadır. Dizi sponsorlukları ile tek gösterimlik özel yapım (belgesel, film vs.) ana sponsorlukları bütçeleri birbirinden farklıdır. Reyting ölçümleri ile hedef kitle raporları firmaların ana sponsor olma konusunda tercihlerini belirler. Alkol ve tütün ürünleri ile reçeteli satılan ilaçları üreten ve satışını yapan firmalar sponsorluk yapamazlar. Haber programları mali olarak desteklenemez. Akar Logo Reklamları Genellikle dizi ve ya birkaç bölümden oluşan program sonlarında dizi ve program’a ürün desteği vererek katılım sağlayan firmaların jenerik akar logo kısmında sezon boyunca yayınlanan logo tanıtımlarıdır. Akar logolarda iletişim bilgileri gibi içerikler kullanılabilir. Tam Ekran Logolar: Firmaların verdiği ürün ya da hizmet ile ücret karşılığında ilk 5-10 firmaya karşılık gelen logo yayınlarıdır. Parçalı Logolar: Firmanın verdiği ürün ve ya hizmet için yapılan logo tanıtımlarıdır. Bir sezon yada ardına gelen sezonlar için devam eden logolardır. Sanal ve Bant Reklamlar Elektronik görüntü sistemlerinin kullanılması ile dizi ve ya program içerisine o anki ortam ile bağlantısı olmayan tanıtım ürünlerinin yerleştirilmesine denir.Televizyonda yayınlanmak üzere ajanslarca özel olarak yapılmış çalışmalara Bant Tanıtım denir. Bu tür çalışmalar, dizi ve program içlerinde 8 saniye yayınlanırlar. Ücretlendirilmeleri her dizi ve program için değişiklik göstermektedir. Ücret hesaplaması yapılırken her 1 saniye karşılığı bedel 8 ile çarpılarak toplam bedele ulaşılır. Genellikle sanal olanlar, program ve ya dizi içinde bant tanıtımlarının % 60’ını geçmez. Spot (Reklam kuşaklarında tüm ekran) Dizi ve programların arasında yayınlanan kuşaklarda 30, 40 veya 60 saniye boyunca gösterilen çeşididir. Ekranın tümünü kaplar ve gerçek hayattan görüntüler içerir. GOP (Graphic over programming) Herhangi bir dizi ya da program akışı içinde ekranın alt kısmında 10 saniye boyunca gözüken çeşididir. Ekranın %16’sını kaplayabilir. Genellikle 550 x 100 pixels’lik bir alanı kaplar. Full Page (Tanıtım kuşaklarında tüm ekran) Program ya da dizilerin akışı içinde arada yayınlanan kuşaklarda 20 saniyelik gösterimi olan ve ekranın tümünü kaplayan çeşididir. Spotlardan farkı sabit veya animasyonlu görüntülerden oluşması ve tanıtım oynarken arkasında bir müzik ve/veya seslendirme bulunmasıdır. Teleshop (Tanıtıcı Reklam) Bir ürün veya hizmeti ayrıntılı olarak tanıtmak amacıyla günlük yaşamdan çekimleri de içerecek şekilde özel olarak hazırlanmış, normal olanlara göre daha uzun süren çeşididir. Program aralarındaki kuşaklarda yayınlanabilecekleri gibi iki program arasında da gösterilebilirler.
Devamı için tıklayınız ...
Türkiye’de reklamcılık diğer ülkelerde olduğu gibi ekonomik gelişimlerin paralelinde gerçekleşmiştir. İlk zamanlarda, bizim ülkemizde de, çığırtkanlar, tellallar, pazarlamacılar, işportacılar yoluyla başlamış, halk kültürüne uygun espri ve zeka eseri sayılabilecek sloganlar kullanılmıştır. Türkiye’de reklamcılık, Balkan Savaşından önce İstanbul’da David Samanon tarafından başlatılmıştır. Firmalardan alınan tanıtımlar, ölçü kısıtlaması yapılmadan, bir altın bedel ile, bir ay süresince yayınlanmaktaydı. 1919’da Jak Hulli katılımıyla Emest Hoffer ayrıca David Samannon işbirliği ile Hulli İlanat Acentesi, tanıtım çalışmalarına, Ankara Caddesi Kahramanzate Hanında başlamıştı. 94-95 no’lu telefonlar Türkiye’nin ilk telefon numaraları olup, şirket bu numaralara sahip olmuştu. O zamanlarda bu şirketin kullandığı slogan da bu telefon numaralarıyla ilgiliydi. Türkiye’de reklamcılığın yeni dönemi Tercüman-ı Ahval gazetesi ile başlamıştır. İkinci ciddi gazete olarak Şinasi’nin Tasvir-i Efkar’ı yayın hayatını sürdürmüştür. Tercüman-ı Ahval İlk ticari ilanları yayınlamıştır. Bunlar gazetenin 1864 yılı baskılarında yer almaktadır. Bu alanın gerçek ilerleme diyebileceğimiz sonraki adımı ise Sultan III. Mehmed , Sultan II. Murad zamanında olmuştur. Bu dönemde Osmanlı Ticaret ve Sanayi Rehberi, Rafael Cervati’nin önayak olmasıyla çıkarılmıştır. Bu çalışma hem ülke içinden hem Avrupa’dan ilan toplanarak gerçekleştirildiği için önemli bir girişim olarak gündemde olmuştur. Daha sonra Cervati biraderler firma kurmuşlardır. Temsilcilik, komisyonculuk ve ticari istihbarat, yerli ilancılık, yabancı ilancılık işlerini yapan firma, Cervati Biraderler ve Fatzea firması olarak anılmıştır. Bu işleri sistemli bir şekilde yapmaya başlayan bu firma, ajans niteliğinde çalışan ilk kurum olmuştu. Bundan sonraki ilk firma, İstanbul İlan Acentesi ve Komisyon İdaresi olmuştur. Bu sektörün etkili mecralarından olan, promosyonculuğun ise, ilk girişimi 1807 de Hadika Dergisi ile başlamıştır. Bu dergi fidan ve çiçek tohumu dağıtmıştır. Bu dönemde sigara kağıdı firmaları promosyon dağıtmaya başlamışlardır, (rekabetin gelişimi). Abdülhamit dönemi sektörün meslek haline gelmesi açısından oldukça önemlidir. Bu dönemde halk kitlelerinin algıları ve bilgileri tanıtım ve ilanlara göre değişim göstermeye başlamıştır. Bu dönemde resim kullanılmaya başlar, duvar yazıları görülmeye başlar. Türkiye de reklamcılık ikinci meşrutiyetin (1908) ilanıyla hız kazanır. 1909-1911 yıllarında tanıtım gazeteleri çıkmaya başlamıştır. Ayrıca bu dönemde sağlanan basın özgürlüğü ile birlikte ilancılık ta başlamıştır. Kolektif ilancılık firmaları kurulmuş fakat balkan ve I. Dünya savaşları cumhuriyet dönemine kadar gelişimi duraklatmıştır. Cumhuriyet döneminde yerli malı kampanyaları yapılmıştır. İhap Hulusi Görey ‘in uluslar arası çapta eserlerinin yayınlanmasıyla, Türkiye'de reklamcılık sektörü, ilk metin yazarına kavuşmuştur. Türkiye’de bu sektörün bütünlüklü bir meslek haline dönüşmesi ikinci dünya savaşı sonrasına rastlar. Sonraki dönemlerde hem karikatürist hem mizah yönünün güçlü olması dolayısıyla Sedat Simavi atölyesi olarak bilinen grafik tasarıma yeni bir ufuk açmıştır.
Devamı için tıklayınız ...
Gazete seri ilanlarını en kesin yoldan, en doğrudan tanımlamak gerekirse; ürününü pazara sunmak isteyen ile o ürüne ihtiyaç duyan kitlenin, doğrudan, en kısa ve en net yoldan birbirleriyle karşı karşıya geldikleri reklam türüdür. Hem ulusal gazete ilanları hem de yerel gazete ilanları, bir tür kitle iletişim aracı olarak kullanılmaktadır. Oldukça etkili bir yöntem olan ilanlar, diğer kitle iletişim araçları olan; televizyon, baskılı tanıtım araçları, açık hava tanıtımları’ndan v.b. tüm araçlardan daha etkilidir. Çünkü sektör, milyonlara hitap ederek aralarında ki hedef kitlesine ulaşmaya çalışır. Bu alanda, sektör gene milyonlara hitap etse de, o ilanları takip eden kitle, hedef kitlenin ta kendisidir. Seri ilanlara bakan kişiler, belirgin bir ihtiyaçtan dolayı seri ilanları incelemektedir. Yani orada buldukları ilan (yani tanıtım), bakan kişinin ihtiyacı duyduğu ilan olması, yüzde doksandır. Burada reklam amacına ulaşmış demektir. Gazete seri ilanları genellikle şu konuları kapsar: emlak satış ve kiralama, araç satış ve kiralama, eğitim kurumlarının ders, kurs, seminer sempozyum faaliyetleri, eleman arayanlar, iş arayanlar v.b. konuları içermektedir. Firmalar ve kitle arasında bu doğrudan tanıtım oldukça etkili ve başarılı reklam anlamına gelmektedir. Firmalar logolarını, adreslerini, misyon ve vizyonlarını, orada yayınlayabilmektedir. Kitle bunları açık ve net olarak görebilmekte ve firmaların faaliyetleri, uzmanlığı konusunda direkt bilgi sahibi olabilmektedir. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi bu konularda sadece tüzel kişiliği olan kurum, kuruluşların ilanları verilmiyor, burada şahıslarda kendi tanıtımlarını firmalara, kurumlara, kuruluşlara yapabilmektedir. Örneğin iş arayan bir şahıs, kendini ve özelliklerini tanımlayarak, ne tür bir firmada çalışmak istediğini belirtebilmektedir. Kendi reklamını yapabilmektedir. Örneğin şahsın aracı vardır satmak istemektedir. Aracının özelliklerini, modelini, maliyetini ilan edip potansiyel alıcısını bulabilmektedir. Zaten ihtiyaç sahipleri, yani bir araç almak isteyen kişiler, bu tip ilanlara baktıkları için, direkt bir iletişim kurulabilmektedir. Gazete seri ilanlarının da kendi koşullarında bir maliyeti olup, bir tasarım biçimine ihtiyaç duymaktadır. Aynı diğer tanıtım türleri gibi. Burada tanıtımın hangi gazeteye verileceği ilk etap için önemlidir. Ulusal gazete mi?, yerel gazete mi?. Bu belirlendikten sonra tirajı yüksek gazete, tirajı düşük veya orta düzeyde olan seçilebilir. Bundan sonra ki aşama da, verilecek ilan kendine özgü bir tasarımla mı yayınlanacak, yoksa sadece sözcüklerden mi oluşacak?! Bunların her birinin maliyeti birbirinden farklıdır. Firma veya şahıs bunu kendi bütçesine göre ayarlar. Firmalar kitlelerine iletmek istediklerini, bir tasarım içinde yayınlamak isterse, bunun gazete tasarımlarına uygun olması gerekmektedir. Aynı şekilde burada da, reklam tasarımının etkili, vurgulu, okunaklı, anlaşılır, görselliğinin hoş olması gerekmektedir.
Devamı için tıklayınız ...
Televizyon, tanıtımın en etkileyici olduğu araçlardan biridir. İnsanların yaşamlarının ayrılamaz bir parçası halini almıştır. Bu ekranın karşısında halk kitleleri saatlerini, günlerini harcamaktadır. Bilindiği üzere televizyon hem görsel hem işitsel hem zihinsel duyulara hitap etmektedir. Bu çok önemli bir etki gücü anlamına gelir. Kurum, kuruluşların hedef kitlelerine etkili, doğrudan ulaşması anlamına gelmektedir. Pek çok kişi gösterilenin en çok belirgin yanları dışında, arka planda veya zihinde çağrıştırdığı pek çok konunun farkına varmaksızın izlemektedir. Bu durum televizyona reklam vermenin önemli olduğu durumlardan biridir. Bizler bu çalışmaları izlerken, orada göz önünde serilmekte olan kurgu, farkına varılarak ya da farkında olmayarak hem eğitir, hem istenilen yöne yönlendirir. Türkiye'de televizyona reklam ilk kez 1972 yılında TRT kanalında gösterilmiştir ve o günden bugüne hem televizyon kanalları hem bu sektör epey yol kat etmiştir. Televizyonda görünen en ufak bir görüntünün veya hissedilen en ufak bir izlenimin etkisi altında, kitlelerin yaşamında çok şey değişmektedir; toplumların sosyo-kültürel yapısının değişimine, seçim haklarına, giyim tarzlarına, yeme içme kültürüne, gelenek ve göreneklerin değişim içine girmesine ve bu noktada sayamayacağımız kadar özelliğin değişmesine neden olabilecek kadar etkilidir. Bu durumdan en çok faydalanan sektör elbette ki tanıtım sektörüdür. Bu olanakları değerlendirerek hedef kitleleri istedikleri ürüne veya hizmete yönlendirebilmektedir. Elbette ki bu kocaman etkiler, yalnızca herhangi bir şeyin televizyonda yayınlanmasına bağlı değildir. Tam tersine televizyona reklam hazırlama, diğer baskılı afişlerin, bilboardların v.b. tanıtımlarından çok daha akılcı, yaratıcı, anlaşılır ve görsel yönü oldukça güçlü bir kurgusunun olması anlamına gelmektedir. Profesyonel, tecrübeli, yaratıcı, hayal gücü yüksek bir tasarımcının elinden çıkmalıdır. Hangi görüntü, hangi kitleye ne anlatır, hangi sözcük kimlere neyi çağrıştırır v.b. hepsinin hesaplanarak kurgunun yapılması demektir. Peki televizyona reklamı kimler hazırlıyor? Hangi süreçlerden sonra karşımıza çıkıyor? Bir şirket, ya yeni bir ürünü piyasaya sunduğunda yada pazar payını arttırmak istediğinde tanıtım kararı verir. Bir diğer neden rakiplerin durumu veya bir yönetici firmasını, hedeflenen noktaya taşımak istediğinde televizyon tanıtımlarına başvurabilir. Karar verilirken en önemli unsur tanıtım için ayrılan bütçedir elbette. Buna göre tasarım türü, saniyesi ve en çok reyting alan kanal seçilir. Bu işin altından kalkabilecek ajansın bulunması sonraki aşamayı teşkil eder. Bunu takiben senaryo yapımı gelir. Bunun için ilgili şirket seçtiği ajansa kendisi ve ürünü hakkında bilgi verir. Eldeki verileri ve bütçeyi kullanarak senaryo yazılır. Bundan sonra prodüksiyon aşaması gelir ki bu istenen hedefin bütün aşamalarını kapsar. Yönetmen, oyuncu, mekan, kostümler v.b. çalışmalar bu aşamada yapılır. Yayınlanma aşaması oldukça geniş kapsamlı bir çalışma gerektirmektedir aslında, ama biz bu kadarıyla yetineceğiz burada. Televizyona reklam verilmeden önce, medya planlamasının yapılması gerekmektedir. En son aşama ise değerlendirme aşamasıdır. Belirli bir sürede ve yapılan prodüksiyonla yayın bittikten sonra, firmanın, hedef kitlesine ulaşılmışsa başarılı çalışma yapılmış kabul edilir.
Devamı için tıklayınız ...