2010/09 Blog Arşivi

Sabah Gazetesi ve Habertürk Gazetesi, referandum haberlerinin bulunduğu sayfalarda, siyah bant üzerine muhabirlerinin isimlerini yazarak Guinness Rekorlar Kitabı'na yakışır bir rekora imza attı. İmza olayı, yapılan haberlerde muhabirlerinin adlarının bulunmasına denmektedir. Habertürk Gazetesi 39 muhabirinin ismini, Sabah Gazetesi ise 33 muhabirinin ismini yazdı. Diğer gazetelerde böyle bir uygulama bulunmamaktadır. “bant imza” denilen uygulama, haberi yapanın emeğine saygı bağlamında kabul edilmektedir. Ama artık ajanslar haberlere katkı sağladığı için, bu tip bir uygulama gereksiz kalmaktadır.


Devamı için tıklayınız ...

Geçtiğimiz günlerde reyting rekorları kıran aşk-ı memnu dizisi, yaş, cinsiyet farkı olmaksızın, bütün ülkeyi televizyonların başına toplamıştı. Halid Ziya Uşaklıgil'in romanından uyarlan dizi, ilişkilerde dönen entrikaları konu almaktaydı. Dizide rol alan ünlü simalar, toplumun beğenilerine, özlemlerine hitap eden özelliklere sahip olanlardan seçilerek, dizinin çekimleri yapılmıştı. Dizinin konusunun aşk olması, yoğun duyguların, tutku derecesine varan istek ve arzuların ve bunların üzerine kurgulanan entrikaları işlemesi, insanların ilgisini ve merakını cezp etmişti. Günümüzün getirdiği yaşam koşulları, toplumun bulunduğu ekonomik durum, ekonomik durumlara uyum sağlayabilmek için, bireylerin edinmek zorunda olduğu donanımlar yeni bakış açılarına, yeni ilişki biçimlerine, yeni sosyal çevre kültürlerinin doğmasına neden olmuştur. Dolayısıyla eskiden olduğu gibi bireyler, yoğun duyguları, tutkuları yaşama şansı veya bunları hissedebilme halini yaşayamamaktadırlar. Bu durum, bireylerin bu tip özlemlerinin, arzu ve isteklerinin tatmin edilmemesine, bu hallere yönelik açlıklarının olmasına neden olmaktadır.


Devamı için tıklayınız ...

Bilindiği gibi, ne zaman dünya çapında bilinen bir firma, tanıtım yapacağını veya reklam filmi çalışması hazırlayacağını duyursa büyük bir merak uyandırmaktadır. Aslında, bu tip markalar her zaman reklam yapmaktadır. Bunu Microsoft markası örneğinde ele alırsak, Microsoft markası, her yerde, her zaman reklam yapmaktadır. kesinlikle reklam yatırımlarına ara vermemektedir. Belki, reklam mecralarına yönelik farklı seçimleri yapmakta ve seçilen mecralardan reklamlarını yapmaya devam etmektedir. Ama kesinlikle ara verilmemektedir. Üstelik bu tip global markalar, sadece reklamla yetinmemekte pazarlamanın bütün süreçlerini takip etmektedir. Öyleyse, reklam yapacakları zaman, hem pazardaki bütün firmalar, tüketiciler, medya organları, neden bu kadar çok ilgi göstermektedir. Bugün Microsoft markasının reklamlarını internetin her tarafında bulabiliriz, satış noktalarında, açık hava reklam mecralarında ürün markalarının reklamları, televizyonlarda, hemen her yerde zaten reklamları yer almaktadır. Bu tip bir merak ve ilginin nedeni, markanın büyüklüğü, sermayesinin büyüklüğü ile ilgili değildir. ilk başta insanın aklına bu geliyor. Dünya çapında bilinen bir marka, tabi merak edilir, ama hayır bunun nedeni bu değildir.


Devamı için tıklayınız ...

Son zamanlarda, reklamla ilgili çıkan haberlerde, sürekli, global markaların bağlı oldukları reklam ajanslarını değiştirdiklerini okumaktayız. Global markalar, geçmişte oldukça başarılı işlere imza atmış, yaratıcı reklam çalışmaları yapmış, markayı amaçlarına epey yaklaştırmış olan reklam ajanslarını neden değiştirme gereği duymaktadır? Bu sorunun cevabı, daha yaratıcı, daha başarılı yeni bir reklam ajansı bulmalarıyla mı ilgilidir? Yoksa çalışmakta oldukları reklam ajansı, belirli bir doygunluğa ulaştığı için, işlerini eskisi gibi yapmamakta mıdır? ya da reklam ajansı ile global marka arasında çıkan, çeşitli noktalardaki anlaşmazlık mıdır? Bütün bu soruların cevapları basittir aslında, çünkü yıllardır süregelen global marka ve reklam ajanslarının ilişkileri az çok bilinmektedir. Bu soruların cevaplarının hepsi, tek bir nedenle ilgilidir. Yüksek ihtimalle reklam ajansları, global markalarla ilk çalışmaya başladığında, yaratıcı olabilmek için bütün gücünü kullanmaktadır. Reklam tasarımında yapılan yaratıcı her yeni unsur, her iki tarafın da heyecanla karşılamasını sağlamaktadır. Reklam ajansı, başarılı reklam kampanyaları yaparak, markayı belirli bir yere taşımaktadır. Markalara başarılı reklamları yapabilen reklam ajansı, bir süre sonra, işleri rutine bağlamaktadır. Yani markanın, ne istediğini, nereye varmaya çalıştığını, onun için neleri kullanacağını bilmektedir. Başarılı ilk reklam çalışmalarından sonra, rutin olarak, birbirine benzer veya yakın işleri çıkarmaya başlamaktadır. Bu durum, markalar tarafından fark edilmektedir. Bu durumu değiştirebilmek için, reklam ajanslarının işlerine karşımaya başlamakta, farklı çalışmaları beklediğini anlatmaktadır. Firmaların reklam işine müdahale edip, şurasını burasını değiştirmeye başlaması, kendilerinin fikir üretmeye başlaması, yapılan reklam işini beğenmemelerinden kaynaklanmaktadır. Bu durumda reklam ajansı, yaptıkları işin doğru olduğunu düşünmekte ve müdahaleyi ret etmektedir. Evet, markaların reklam işlerine müdahalesi doğru değildir. Fakat onların müdahalesi, yapılan çalışmalardan tatmin olmadıkları anlamında algılanmalı ve eski marka, yeni bir marka gibi karşılanarak, reklamı üretilmelidir. Küçük büyük, dünyada ki pek çok reklam ajansının yaptığı hatalardan biri olan, bir süre sonra, iş yaptıkları markaların, reklam işlerini rutine bağlaması, her zaman sorun olarak karşılarına çıkmaktadır. Hâlbuki hep söylediğimiz gibi, reklam, her zaman en baştan, geçmiş, şimdiki, gelecek yeniden araştırılarak, sanki hiçbir şey yapılmamış tasarlanmalıdır. İlk reklam çalışmasıymış gibi, aynı enerji, aynı heyecan, aynı araştırmalar, yeniden tanımlamalar, yeniden konumlandırmalar, yeni kullanım unsurlarının aranması gerekmektedir. Durum böyle olduğunda, markaların başka bir reklam ajansını arama ihtiyacı hissetmemesi sağlanabilir. Anlaşmazlık ortadan kalkar. Daha yaratıcı reklam ajansı, zaten kendi ajansıdır. Bu durum, markaların reklam işlerine karşımasını da engelleyen bir ortam yaratmaktadır. Çünkü bu noktada reklam ajansı, markanın Pazardaki ilerleyişinde bir adım önünden gitmektedir. Aynı ilk iş alındığında olduğu gibidir.


Devamı için tıklayınız ...

15 senedir birlikte çalıştığı ajansla yollarını ayıran Master Card, bundan sonraki reklam çalışmalarını IPG'ye yönlendiriyor. Daha önceki ajans, “Priceless / Paha Biçilemez” reklam kampanyasını Master Card markası için tasarlamış ve dünya çapında beğeni toplamıştı. Şimdilerde marka, 343 milyon dolar ederindeki çalışmalarını yeni ajansı olan IPG ile yapacak.

Eski ajansı Omnicom Group'a bağlı GSD&M Idea City olarak bilinmektedir. Yeni ajans ise, Inter Public Group'tan (IPG), Universal McCann'e (UM) olarak bilinmekte ve bundan sonra, markanın medya pazarlama, planlama çalışmalarını yürütecek olan reklam ajansı olmaktadır. Marka ABD'de en üst sırada yer alan reklam verenler içinde 93. sırada yer almaktadır.


Devamı için tıklayınız ...

Medya dünyasının reklam dünyası tarafından sevilen çiftleri David-Victoria Beckham yeni bir reklam kampanyasının çekimleri için kamera karşısına geçti. Yeni çekilecek olan reklam, yeni parfüm Intimately Yours için çekilecek. Reklamda, Asansörde bulunan çiftin sahnesi oldukça ateşli olarak çekilmesiyle dikkat çekmektedir. Bu yeni reklam filmi, çok yakın bir zamanda, televizyon kanallarında dönmeye başlayacak.


Devamı için tıklayınız ...

Star Gazetesinin deneyimli muhabiri, odatv isimli web sitesini haberini kullanma aşamasında kendisine yönelik hakarette bulunduğu için mahkemeye gitti. Haberin kullanılma biçiminde, yazarın şahsına yönelik hedef gösteren ve karalayan ifadelerin kullanılması dolayısıyla, odatv.com adlı web sitesini dava etmesi bekleniyor. Yazar, savcılıktan sızan belgeleri yayınlamasının kendi denetiminde olduğu varsayılmış ve hakaretlerde bulunulmuş olduğunu, kendisinin işini seven, iyi bir muhabir olduğunu söyleyerek, buna izin vermeyeceğini kaydetmiş.


Devamı için tıklayınız ...

Eskiden televizyon kanallarında, tanıtımların başladığına dair jenerik girer, akışını bitirir ondan sonra filmler gösterilmeye başlardı. Fakat günümüzde bu durum, bu şekilde olmamaktadır. Tanıtımların gösterme biçimlerinin gittikçe artması, her geçen gün, yeni bir mecranın ortaya çıkması, televizyon reklam kuşaklarının yayınlama biçimini de değiştirmiştir. Algılara yönelik, görmeye yönelik, duymaya yönelik , bunların birine, ikisine, hepsine yönelik televizyon reklamı tasarlanmaya ve en etkili olabilecekleri süre ve zamanlarda yayınlanmaya başlamıştır. Dizi filmlerde veya sinema filmleri sürerken, televizyonların diğer program akışlarının içerisinde yayınlananlar da cabası. Bütün bunlar bir yana, günümüzde televizyon reklamının jenerikleri de seçilemez hale gelmiştir. Jenerik başlamadan, televizyon reklamı gösterilmektedir. Hem de jenerikle aynı anda gösteren kanallar bulunmaktadır. Bunun dışında, jenerik müziği ve görüntüleri, bu tip kuşakların bittiğine dair jeneriği girdikten sonra, tanıtımlar sona ermemekte, ve göstermeye devam etmektedir.


Devamı için tıklayınız ...

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de açık hava reklam mecraları, en çok önemsenen, firmaların yoğun olarak kullandığı mecralar arasına girmektedir. Açık hava reklam mecraları denince; billboard, megalight, silindir kule, levhalar, dubalar, outdoor tv, duvar reklamları, durak reklamları, araç reklamları ve buna benzer, açık havada uygulanan reklamların hepsi akla gelmektedir. Bunlardan en çok önem taşıyan araçlar, billboard reklamları ile, duvar reklamları olmaktadır. Bu iki mecranın hem reklam mesajlarını iletmesi bakımından hem de görüntüsü bakımından dikkat çekmesi, firmaların bu mecralara dikkat etmesini sağlamaktadır. Firmalar veya reklam ajansları, bu iki mecraya asılacak veya uygulanacak reklam tasarımına çok dikkat etmektedir. Çünkü bunlar, kısa süreler içerisinde tüketicilerin görebildiği, dolaylı reklam mesajlarının yer almadığı mecralardır. Buradaki tasarımlarda oluşturulan reklam mesajları kısa, net, anlaşılır ve doğrudan verilmektedir. Tasarımlarda kullanılan unsurlara da dikkat etmektedirler. Sade, tek kare görüntüler kullanılmaktadır. Renkler canlı ve baskın olanlar arasından seçilmektedir.


Devamı için tıklayınız ...

Çevremizi saran renkler de insanlara çeşitli etkilerde bulunmaktadır. Her rengin kendine göre anlamı bulunmakta ve insana çeşitli hisleri yaşatmaktadır. Bugün reklamlarda firmalar, reklamlarının bir yerlerinde illa ki kırmızı rengi kullanmaktadır. Kırmızı renk, sıcak renklerin başında gelmektedir. Sıcaklığı ve çağrıştırdığı duygular birbirinden farklı ve oldukça çeşitlidir ama genellikle insanlara olumlu hisler vermektedir. Kırmızı renk; samimiyet, aşk, güç, heyecan ve agresiflik gibi kavramları simgelerken, insanların kan basıncını yükseltmekte ve solunumlarını hızlandırmaktadır. İnsanların çabuk karar vermelerini sağlayan kırmızı renk, beklentilerini de arttırmaktadır. Kırmızı aynı zamanda oldukça dikkat çekici bir renktir. Bu renkle birlikte kullanılan sözcükler, çabuk fark edilmektedir. Bütün renklerin arasından kırmızı en çabuk fark edilen renktir. Hâkimiyet kuran, duygusal yoğunluğu fazla olan kırmızı renk, çok fazla kullanıldığında insanların huzursuz olmasına neden olmaktadır. Fakat dağınık olarak diğer renklerle birlikte kullanıldığında olumlu yönleri daha çok olmaktadır.


Devamı için tıklayınız ...