2011/11 Blog Arşivi

Tanıtımı yani reklamı, insanları isteyerek belirli davranışta bulunmaya ikna etmek, belirli bir düşünceye yönlendirmek, belirli bir ürüne, fikre, hizmete ya da kuruluşa dikkatini çekmek olarak ifade edebiliriz. Tanıtım aynı zamanda kişilerin, o ürüne karşı davranışını değiştirme ve istediğimiz bilince ulaşmasını sağlama sanatıdır.


Devamı için tıklayınız ...

College of Charleston işletme yönetimi profesörü Bing Pan tarafından yapılan araştırmaya göre yeni nesilin internette arama yapmayı bilmedikleri ortaya çıktı

Araştırmayı yapmak için, öğrencilere bazı sorular verilmiş ve bu sorulara cevaplar istendi. Öğrencilerin büyük bir çoğunluğu, soruların cevabını bulmak için, Google da karşılarına çıkan ilk web sitesinden faydalandıkları ortaya çıktı. Bing Pan ve ekibi, Google'daki sıralamayı gizlice değiştirdikleri halde, öğrencilerin bu durumu fark etmeyerek, hala en üstteki bilgilerin en güvenilir olduğunu düşünüp, sorulara bu kısımlardan cevap aradığı belirlendi.


Devamı için tıklayınız ...

Dijital reklam ajansları daha önce şirketlere ya da büyük markalara küçük siteler hazırlıyorken, şimdilerde Facebook sayfalarında çalışıyorlar. Tüm kampanyalarını ve yeniliklerini sürekli güncelleyebildikleri Facebook sayfaları artık firmanın web sitesinden daha etkili görülüyor.

Şirketler Facebook sayfalarından, kullanıcılara daha hızlı ulaşabildikleri gibi aynı zamanda kendi internet sitelerine de yönlendirebiliyor. Bu durum hem Facebook'un çok iyi işler başardığını hem de firmaların Facebook üzerinden aldıkları geri dönüşlerin çok etkili olduğunu gösteriyor. Kullanıcılar artık birkaç sabit bilginin olduğu web siteleri yerine, güncel bilgilerin, yarışmaların ya da videoların olduğu bir sayfayı ziyaret etmeyi daha kullanışlı buldukları için midir bilinmez ama Facebook sayfaları yavaş yavaş web sitelerinin işlevini öldürüyor gibi görünmekte.


Devamı için tıklayınız ...

Ünlü pop yıldızı Beyonce marka imajının yeniden yapılandırılması için ajans arayışına girdi.


Devamı için tıklayınız ...

Türkiye'nin pek çok yerine birçok alanda hizmet veren network marketing kuruluşu Lorems, Time PR'la anlaştı. İletişim ve halkla ilişkiler alanında Time PR ajansından hizmet alacak olan şirketin geniş bir ürün yelpazesi bulunyor.


Devamı için tıklayınız ...

Avrupa'da 15 bin kurumsalmış şirket arasında yapılan elemede Turkcell, 2011 yılının en iyi işvereni ödülüne layık görüldü.


Devamı için tıklayınız ...

Film ve dizi sektöründen daha fazla pay almak isteyen İpek Medya yeni bir production şirketi "Altın Çam Production"u kurdu. Kurulan şirketin başına Kanaltürk'ün programlardan sorumlu genel müdürü Oğuz Altuğ Demirel getirildi.

İpek Medya grubundan bağımsız hareket etmesi planlanan şirketin yeni ve iddialı dizi ve programlara imza atarak kanallara pazarlaması hedefleniyor.


Devamı için tıklayınız ...

İlaç Firması Pfizer'in Türkiye'de hayvan sağlını koruma amacıyla 7 yıldır geleneksel hale getirdiği Petstar yarışmasına başvurular başladı.


Devamı için tıklayınız ...

Kısa adı ETMK olan Endüstriyel Tasarımcılar Meslek Kuruluşu Türkiye'de bir ilke imza atarak  'Endüstriyel Tasarım Sanal Müzesi'ni kuracak.

Ayrıntıları henüz netleşmeyen Projenin amacının yerli markaların yurt içi ve yurt dışında tanınmasını sağlayarak tasarımcılarla marka sahiplerini bir araya getirmek.

Proje; İstanbul Kalkınma Ajansı, Beyoğlu Belediyesi ve Türkiye İhracatçılar Meclisi desteğiyle gerçekleşecek.
Devamı için tıklayınız ...

Dünyanın en büyük arama motoru olan Google’ın nasıl boyutta bir reklam ekonomisini yönettiği anlamak için en yakın rakibi ile arasındaki farka bakmak yeterlidir: İnternet reklam sektöründeki en yakın rakibi Facebook’un internet reklamcılığı pastasından aldığı payı %7 iken Google’nki %50’dir. Buna paralel olarak dünyada olduğu gibi Türkiye’de de, küçük, orta veya büyük ölçekli bütün firmalar, reklam bütçelerinin büyük bölümünü internet reklamları için ayırıyorlar; tabii ki en önemli kısmını Google reklamlarında kullanıyorlar. Günümüzde, firmaların birbirine sorduğu tek bir soru var: “Google’da neredesin?”. İşte bu soru, alışılagelmiş bütün pazarlama stratejilerini, satış yöntemlerini, web tasarım usüllerini, web uygulamalarını, medya planlama ve satın alma eğilimlerini değiştirdi. İnternet reklamcılığı sektöründe uzun süredir çalışan ve mecrayı analiz eden biri olarak, son yıllarda web sitelerinin artık eski görsel güzelliğini kaybettiğini, tasarımların, siteleri görsel olarak güzel kılmaktan çok, onları Google arama motorunda ilk sıralara getirebilmeyi hedeflediğini izliyorum.  Artık web tasarım şirketlerine sitelerini tasarlatan firmaların temel kaygılarını “Yaptığınız siteler Google’a uygunmu? Aramalarda üst sıralarda çıkarmıyız? Ne zaman birinci sıraya çıkarız?”  gibi sorular özetliyor. Google’ın arama motoru kriterlerine uygun yapılmayan sitelerin, görsel çekicilikleri ne kadar yüksek olusa olsun, firmaları internette bulunur hale getirmediğinin artık herkes farkında. Eski sitelerdeki etkileyici animasyonlar, görseller, flash uygulamalar yeni anlayışla giderek azalmakta; sitelerde başlıklar, açıklamalar ve içerik ve hatta resimlerin, logoların yerleri bile tamamen Google’a göre düzenlenmekte; sitelerin heryerinde anahtar kelimeler kullanılmakta. Üstelik bunların nasıl yapılması gerektiği konusundaki gerçekliği ispatlanamayan efsaneler, kulaktan kulağa fısıldanarak yayılıyor. Google’da ilk sıralara yükselen firmaları gören rakipler, yasal olmamasına rağmen, birbirlerinin içeriklerini kopyalıyor, arama motoru kritelerinin değiştiğinden duyan firma yetkilileri telefona sarılıp SEO danışmanlarını veya tasarım şirketlerini arıyarak gerekli düzenlemelerin hemen yapılmasını talep ediyorlar. Google’da bir sıra bile aşağıya düşmek firmaların marka imajı için çok ciddi bir sıkıntı olmaya başladı. Peki; doğrular bunun neresinde? Efsane ve fısıltılar ne kadar güvenilir? Doğrusu şu ki Google ilk sıralarda olmanın iki yöntemi var; Birincisi ve kolay olan yöntem, doğal arama sonuçlarında ilk sayfada görünemediğiniz kelimelerde, tıklama başı maliyet sistemine göre çalışan Google adwords reklamlarına bir bütçe ayırarak bu kelimeler Google’da arandığında, birinci sayfanın  en üstünde olmak. Bunu kendi hesabınızı oluşturarak yapabilirsiniz ancak uzman bir ajanstan danışmanlık almak reklamlarınızın etkinliği ve performansı açısından çok daha faydalıdır. İkinci yöntem ise, bazı anahtar kelimeler arandığında, sitenin google organik sonuçlarında yükseltilmesi ve ilk sayfada bulunması için yapılan SEO (search engine optimization) çalışmasıdır ki bunları içerikte yapılan değişiklikler, sosyal medya, forum, blog uygulamaları ve link alma gibi çalışmalardır. Bu yöntem, ilkine göre daha uzun sürede sonuç getirmekte fakat başarıldığında reklam maliyetlerinin azalmasına önemli katkı sağlamaktadır. Firmalar rakiplerine karşı internette bir üstünlük sağlamaya çalışıyorlar ve bunun en etkili aracı olan Google’da üst sıralara çıkmak için devamlı bir arayış içindeler. Yukarıda sözünü ettiğim birinci yöntem olan Google reklamları, başarısı inkar edilemez olmasına rağmen firmaların reklam bütçeleri ile doğru orantılıdır. Üstelik yanlış internet reklam ajansı seçimleri ile performansı beklendiği kadar verimli olmayabiliyor. Bu nedenle firmalar birinci yöntemle birliklte SEO çalışmalarını önem vermektedirler. Bu konuda söyliyeceğim ilk şey fısıltılara her zaman şüphe ile yaklaşılması ve özellikle ve öncelikle başka sitelerden kopya içerik kullanılmasının tam tersi sonuçlar getirdiğinin bilinmesi gerektiğidir. Sektörlerin internet reklamlarına gösterdiği ilgi ve bu yöndeki çabaları çok yakında daha büyük Google ilk sıra savaşlarının yaşanacağının sinyallerini veriyor. Herkese Google’da birinci sıra dileğiyle Google Reklam ile İlgili Diğer Haberler


Devamı için tıklayınız ...