Tanıtımı yani reklamı, insanları isteyerek belirli davranışta bulunmaya ikna etmek, belirli bir düşünceye yönlendirmek, belirli bir ürüne, fikre, hizmete ya da kuruluşa dikkatini çekmek olarak ifade edebiliriz. Tanıtım aynı zamanda kişilerin, o ürüne karşı davranışını değiştirme ve istediğimiz bilince ulaşmasını sağlama sanatıdır.
Reklamcılığın tarihsel gelişimime bakıldığında pazarlama öncesi dönem, kitle iletişimi dönemi ve araştırma dönemi olarak üç başlık altında toplandığını görürüz. Tarih boyunca en uzun süren dönem ürün değiştirme yani kişiler arası takas yönteminin kullanıldığı milattan önceki çağlardan 18. Yüzyıla gelene kadar geçen süreçtir. Bu dönemlerde kullanılan reklam araçları arasında tabletler üzerine yazılan açıklamalar, çığırtkanların sözlü ikna nidaları, etnik şarkı ve özdeyişlerdi. İlk zanaatkarlar yaptıkları eserlere kendi adlarının baş harflerini ya da kendilerini anlatan ikonlar koymaktaydı. İlk markalaşma bu zanaatkarlarla insanoğlunun hayatına girdi. Tarih öncesi kalıntılarda tüccarların sattığı ürünlerin belirli yerlerinde bazı işaretlerin yer aldığı biliniyor. Eski Yunan, Roma ve Mısır'da şehir merkezlerindeki bazı yerlerde ürünlerin açıklayıcı bilgilerinin yer aldığı tabletlere rastlanmıştır. Kitle iletişimine ivme kazandıran matbaanın icadı birçok yenilik gibi tanıtım ve pazarlama alanında da gelişmeler sağladı. Küçük el ilanları, afişler, dev posterler, gazete ilanları, dergiler bu dönemde birer doğrudan pazarlama enstrümanına dönüştü. Radyonun ardından Televizyonun icadı, 1940'lı yıllarda reklam verenlerin hedef kitlelerini planlayarak hareket etmesini sağladı. Bu çağ reklamda profesyonel davranışların gelişmeye başladığı dönemdir. Çünkü sektör çalışanları tüketiciye ulaşacak mesajları en doğru ve hızlı şekilde verebilmenin araştırması içine girdi. Modern iletişim teknolojilerinden faydalanan sektör, şirketlere daha uzman sunumlar hazırlama imkanını yakaladı.