2012/04 Blog Arşivi

Türkiye'de en çok tercih edilen halı markaları arasına girmeyi hedefleyen Angora Halı,yeni reklam kampanyası için şarkıcı Ebru Gündeş ile anlaştı. Gaziantep'te üretilen halı markası, tercihini yine kendi gibi Gaziantep'li olan Gündeş'ten yana kullandı.

Gündeş'le 3 yıllık sözleşme imzalayan Angora Halı yetkilileri, bugüne kadar hiç reklam yapmadan müşteri tarafından bilinen markalar arasında girdiklerini belirtti. Angora Halı Ebru Gündeş'li yeni kampanyasıyla müşteri hacmini genişletmeyi hedefliyor.


Devamı için tıklayınız ...

Google'ın tartışmalara neden olan sokak ve bina görüntülerinin yer aldığı uygulaması Street Wiev bir ilke daha imza atarak Amerika'nın Başkanlık Sarayı olan Beyaz Saray'a girdi. Beyaz Saray'ın fotoğraflarını kullanıcılarıyla paylaşan uygulamanın görüntüleri büyük ilgiyle karşılandı.


Devamı için tıklayınız ...

ETİ, yurt dışında ETİ markasını satın alan üreticilerle büyük sıkıntılar yaşıyor. ETİ Şirketler Grubu Başkanı Firuzhan Kanatlı, yurt dışında ETİ markasının kullanım haklarını satın alan Türklerle büyük mücadele içinde olduklarını söyledi.Kanatlı, ETİ'nin yine kendi adıyla yurt dışında varolma savaşı verdiğini kaydetti.

Yurt Dışında markanın kullanım haklarının oradaki yerli yatırımcılar tarafından değil Türkiye'deki rakipleri tarafından satın alındığını kaydeden Kanatlı, bu nedenle özellikle Ortadoğu pazarında var olmalarının imkansız hale geldiğini söyledi. Bu sıkıntıyı Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'a ileten Kanatlı, Bakan'dan bu sıkıntının aşılması için söz aldı. Çağlayan bu yapılanın “marka hırsızlığı” olduğunu, uluslararası rekabetle ETİ'nin adeta “içeriden" vurulduğunu belirtti.


Devamı için tıklayınız ...

CHP'nin doktor vekillerinden Nurettin Demir, Sağlık Bakanlığı'nın yeni logosu hakkında TBMM'ye soru önergesi verdi. Demir, yeni logonun Tatlıses Kebap ile Özel Burç Koleji'nin logosuna çok benzediğini vatandaşların logoyu görünce Spor Bakanlığını hatırladığını ve sağlıkla ilgili hiçbir hatırlatma içermediğini ileri sürdü.

Demir ayrıca soru önergesinde ‘'Logo neden değiştirilmiştir. Yeni logoyu kim hazırlamıştır, ne kadar ücret ödenmiştir? Eski logoda yer alan ve Yunan mitolojisinde tıbbın ve sağlığın tanrısı olarak kabul edilen Asklepios'un yılanlı asası neden yoktur? Yeni bir değişiklik düşünülmekte midir? '' ifadelerine yer vererek Sağlık Bakanı Recep Akdağ'ın sorduğu soruları cevaplamasını istedi.


Devamı için tıklayınız ...

Mobil ve tablet sektörünün önemli aktörlerinden Samsung, reklamları için aradığı yüzü buldu. Samsung güzelliğiyle dikkat çeken Rus raket Maria Sharapova ile reklam anlaşması imzaladı.

Daha çok dokunmatik ekranlı cihazların tanıtımını yapacak Rus Tenisçinin oynadığı reklamlar bu yıl sadece Rusya ve Rus Topluluğunu kapsayan ülkelerde, 2013 yılında ise tüm dünyada gösterime girecek. Sharapova'nın Samsung'la ne kadara anlaştığı merak edilirken yeni reklamların satışları nasıl etkileyeceği şimdiden tartışma yarattı.


Devamı için tıklayınız ...

Geçtiğimiz haftalarda Antalya'da düzenlenen 3. Ulusal Pazarlama İletişimi Kongresi'nin katılımcıları arasındaydım. Anadolu'da marka, Kent ve Reklamcı olmanın güzellikleri, sıkıntıları, olumlu ve olumsuz tüm yönlerinin konuşulduğu konferansın en önemli başlıklarından biri de; Ülkemizde yeni markaların nasıl oluşabileceği idi. Öncelikle bir marka oluşturulurken nelere dikkat edilmesi gerektiğine değinen konuşmacılar; marka yapmak istediğiniz ürünün hangi özelliğini ön plana çıkarmanız gerektiğini iyi saptamalısınız diyor. Oluşturulacak bir marka için öylesine ya da kulağa hoş gelen bir isim yerine ürünü çağrıştıracak bir isim bulmanın önemine değindiler. İletişim pazarlaması yapabilecek olan isim bulunduktan sonra, ürünü tanıtacak bir logo ve slogana sıra geleceğini söyleyen konuşmacıların ortak bir paydada buluştukları en önemli nokta ise; bir marka oluşturabilmek için logo ve sloganın yeterli olmayacağı. Eğer logonuz sizin vizyonunuzu yansıtmıyorsa, sloganınız ürününüzü tanıtmaya, anlatmaya yetmiyorsa marka olarak sayılmayacaktır. Türkiye'de marka deyince akla gelen en önemli isimlerden biri olan Vakko; iletişim değeri olan bir isim olmamasına rağmen, ülkemizde şıklık ve lüksün sembolü olmuştur. Bunun sebebi: Vakko'nun, markasına iletişim yatırımı yapıyor olmasıdır. Sadece slogan ve logo ile piyasaya çıkarılan ürünler, iletişim yatırımı ile doldurulmadan ilerleyemezler.     Dünya çapında marka olmuş, uluslararası pazarlarda başarı elde etmiş ürünlerden bahsedilen konferansta, uluslararası başarılara sahip olan ürünlerin nasıl markalaştığını anlatıldı. Örneğin İtalya'nın en çok satan ciklet markası: 'Brooklyn' için yapılan çalışmalarda, cikletin ambalajında Amerikanın en ünlü köprülerinden biri olan brooklyn köprüsünün kullanılması, meşhur olmuş bir köprünün imajından yararlanılarak cikletin satışlarını arttırmıştır. Bir nevi imaj transferi yapılan üründe, ülke imajı ürünün üzerine geçirilmiş. Bir başka imaj transferi örneği olarak; British telekom'un Japonya'da başarısız olduğuna değinildi. Bu büyük marka adının Japonlarda sömürgeciliği anımsatması, imaj transferi yani 'çağrışımın' olumsuz bir sonucu olarak gösterildi. British Telekom daha sonra adını BT olarak değiştirerek, çağrışımın yarattığı olumsuz sonucu durdurmak istemiş. Kısacası uluslararası pazarlara girerken, ürününüzü 'çağrıştırma' yöntemiyle tanıtmak istiyorsanız, bunun olumlu ya da olumsuz olabilecek sonuçlarını iyi analiz etmek gerekiyor.   Uluslararası marka olabilmeyi; farklı pazarlarda tanınıp, tutulabilmeyi kolaylaştıran bir diğer önemli nokta da: ülkede uluslararası pazarlarda başarı elde etmiş başka markaların oluşu. Eğer ülkenizde, adını dünyaya duyurmuş farklı markalar varsa, sizin markanızın da o pazara girişi kolaylaşıyor. Bu konudaki en güzel örnek Japonya'dan; bir bira markasının yaptığı reklamın sloganında: "150 yıl önce bira markamız yoktu, otomobil de yapamıyorduk" Elektronik ve otomotiv sektöründe dünya devlerinin arasında olan Japonya; Suzuki, Toshiba, Sony, Canon ve Honda gibi tanınan markaların anavatanı olduğu için ülkenin diğer markalarının da yolunu açmış oluyor. Ülke elektronik ve otomotivde tanınan markalarını kullanarak, ülkedeki diğer ürünlerini de tanıtabiliyor. Tabi bu durum o ülke ürününün başka ülke pazarlarına girmesini de kolaylaştırmış oluyor. Türkiye'nin de dünyaca tanınan markalarının olması, oluşturulacak diğer markaların önünü açarak, ülkece bizim de yolumuzu ve ilerlememizi kolaylaştıracak bir etmen olarak görülüyor. Kısacası dünya pazarında tanınan bir marka olabilmek için, önce ülkenizde tanınmalı, markanıza iyi bir iletişim yatırımı yapmalısınız. Yaptığınız bu çalışmaların verdiği sonuçlardan sonra, dünya pazarlarına açılabilirsiniz. Göze hoş görünen anlamsız bir logo ve kulağa hoş gelen anlamsız bir slogan ile marka olunmuyor. Bu konuda Gaziantep Şehrinin dünyaca ünlü antep fıstığına değinilirken, dünyaya ihraç edilen bir ürünü olan, sanayi şehri Antep'in, logosunda 'dalında duran bir fıstık' şeklinin olması eleştirildi. Logonun çok sıradan ve özensiz olduğunu düşünen konuşmacılar; Antep fıstığının, Şam fıstığından ayrılması, bizim fıstığımızın tek bir isimle anılması için farklı çalışmaların yapılması gerektiğini söylediler. Konuşulan tüm bu konuların üzerine, ülkemde bu işlerin nasıl yürüdüğüne bakınca: soyisim kullanarak çıkardığımız markalar, deneyimsiz grafikerlerin elinden çıkmış anlamsız logolarla, Türkiye'nin dünya pazarına girebilmek için daha profesyonel ve özenli çalışması gerektiğini düşünmeden edemedim.


Devamı için tıklayınız ...

Reklam ve halka İlişkiler dünyasının en önemli ödülleri arasında gösterilen Altın Adrian Ödülünü bu sene Türkiye aldı.

Uluslararası Seyahat Ağırlama Satış ve Pazarlama Birliği (The Hospitality Sales and Marketing Association International - HSMAI) tarafından geleneksel hale gelen Adrian Ödülleri New York'ta düzenlenen bir törenle sahiplerine verildi. Bu sene 55.si verilen Altın Adrian'a ForbesLife Dergisinin geçen yılki mart sayısında yayınlanan "İstanbul Style" adlı makale layık görüldü.


Devamı için tıklayınız ...

Çin hızla büyümeye devam ederken dünya süper güçlerini birçok alanda geride bırakmaya devam ediyor. Dev ekonomisiyle bu kez süpermarket pazarı alanında Çin ilk sıraya oturdu. Yapılan araştırmalarda 960 milyar dolara ulaşan Çin süpermarket pazarı ABD'yi geride bıraktı. ABD, 910 milyar dolarla bu alanda ikinci sıraya düştü.

Çin'in süpermarket pazarında büyümeye devam etmesi ve 2015 yılında 1 trilyon 600 milyar dolara ulaşması bekleniyor.


Devamı için tıklayınız ...

Ece Erken, sosyal paylaşım sitesi Twitter'daki takipçi sayısı nedeniyle kendisine teklif edilen gizli reklam teklifini reddetti.

Twitter'da 695 bine ulaşan takipçi sayısı nedeniyle giyim firmasının dikkatini çeken Erken, bu teklifi etik ve samimi bulmadığı için reddettiğini söyledi. Erken'in günlük hayatında giyim firmasının ürünlerini kullandığı ve Twitter hesabında firma adının sık geçtiği biliniyor.


Devamı için tıklayınız ...

Bir süredir araları bozuk olan Hande Yener ve Demet Akalın reklam için barış imzalamıştı. Ancak kendilerine öyle bir senaryo yazıldı ki ikili kendilerini oynamak zorunda kaldı.

Uzun bir koridorun başında duran Demet Akalın ve Hande Yener koridorun ucundaki mor ayakkabıya ulaşmak için koşturuyor. Koşarken birbirlerini engellemeye çalışan ünlüler tam ayakkabıya ulaşmışken ürün Seren Serengil'in sepetine gidiyor.


Devamı için tıklayınız ...