Sevdiğiniz yiyecek, parfüm, çanta, kıyafet, cep telefonu, bilgisayar vs. hakkındaki son televizyon reklamlarını gördünüz mü? tanıtımı yapılan moda ve havalı aksesuarlardan satın almış olarak en son moda çılgınlığında siz de katıldınız mı?  En yeni tanıtım jeneriklerini ve etiketlerini takip ediyor musunuz? Bunlar basitçe televizyon reklamlarının toplum üzerindeki etkileridir. Bu günlerde televizyon izleyen kesimde ciddi artış görülmektedir. Bu artışla birlikte televizyondan ve tanıtımlardan etkilenme düzeyi de yükselmiştir. Sorun şu ki bu etkiler genelde kötü sonuçlar doğurmakta, bilinçaltında olumsuz etkilere yol açmaktadır. Bu filmler, izleyiciler üzerinde özellikle genç olanlarda büyük bir darbeye ve etkiye yol açmaktadır. Bu tip çalışmaların çoğu mesajlarını dinleyicileri etkileyecek ve hatta onları büyüleyecek şekilde verirler. Etkilenen insanlar da tüketim kültürünün bir yansıması olarak tanıtımı yapılan ürünün peşinde koşar. Televizyon reklam yalnızca ticari bir unsur olarak yansıtılmamaktadır. Şovların, programların arasına sıkıştırılarak görsellik ve dikkat çekicilik kazandırılır. Bir diğer taktik de uzmanların çalışmalarında ünlü, sevilen yıldızları, tiyatro sanatçılarını, şarkıcıları vs. oynatmasıdır. Böylece tv izleyicilerinin ilgisini ve güvenini kolayca kazanabilir. Çalışmalar ve araştırmalar bu mecranın izleyicileri üzerinde çok büyük etkisi olduğunu göstermektedir. Örneğin gençler sudan çok gazlı ya da alkollü içecekleri tüketmektedir. Çünkü bu filmlerin etkisi bu yöndedir. Bir diğer örnek ise çocukların tanıtımlarda sürekli gördükleri abur cubura olan ilgisidir. Televizyon reklamlarının kadın erkeğin yaşamındaki etkisi de ayrı bir boyuttır. Tanıtımlarda kusursuz, zayıf... kadınları görenler böyle olmak uğruna hayatlarında düzeni değiştirebiliyorlar ya da ekranda görülen yakışıklı, kaslı erkeklerin etkisinde kalıp kendinden hoşnutsuz kalma durumları söz konusu olabiliyor. Bazı filmlerin kadınları cinsel bir obje olarak göstermesi de toplumda kadınlara karşı olumsuz bir etki yaratmaktadır. Kısaca televizyon reklamları çocuklardan yetişkinlere kadar herkesi kapsayan bir etki ağına sahiptir. Bu mecranın filmleri, ürünlerin özelliklerinden çok, insanların sahip olduklarının eksikliği üzerine dikkati çekmektedir. Dolayısıyla, tüketiciler bir ürünü kendine has özelliği ya da değeri için değil kendilerini daha iyi ve güzel hissetmek için almaktadırlar. Bu mecranın çalışmaları birçok açıdan kötü etkilere yol açmasıyla birlikte bu tarz filmleri destekleyen de epey vardır. Çocuklar hergün televizyon aracılığıyla satış tekniklerine maruz kalmaktadır. Çocukların oyuncak tanıtımlarından nasıl etkilendiği bir deneyle saptanmaya çalışılmıştır. Noel babaya mektup yazan 4.8 – 6.5 yaş arası seksen üç çocukla televizyon izleme süreleri ve çeşitleri hakkında röportaj yapılmıştır. Mektuplar ve benzeri veriler de 3.8 ile 4.8 yaş arası anaokuluna giden 16 çocuk için, ailelerinin yanıtladığı sorular kullanılarak analiz edilmiştir. Genelde, daha fazla bu tarz filmleri izleyen çocukların noel babadan daha fazla şey istedikleri saptanmıştır. Bu çocuklar aynı zamanda, daha az izleyen çocuklara nazaran daha fazla markalı ürün istemişlerdir. Bununla birlikte tanıtımı yapılan oyuncakların neredeyse %90’ ı çocukların mektuplarında bir kez bile yer almamıştır. Bu da yedi yaş altındaki çocuklarda belirli marka isimlerinin hatırlanmasının zayıf olduğunu göstermektedir. Ayrıca tek başına televizyon seyreden çocuğun isteklerinin daha fazla olduğu anlaşılmıştır. Bunun bir yorumu, yalnız izlemenin çocukları bu tip çalışmalara daha duyarlı hale getirmesi olabilir. Karşılaştırma grubundaki çocuklar İsveç ' lidir. Burada çocuklara yönelik tanıtıma izin verilmemektedir. İsveç 'li çocuklar önemli ölçüde az şey istemişlerdir. İngiliz çocuklarına bakılacak olursa onlar çok fazla ve yalnız izlediklerinden dolayı talepleri çok fazla olmuştur.

Arşiv

Etiketler