1940 ile 1950 yılları, televizyonun toplumların yaşamına girdiği yıllardır. Aynı zamanda, tam bu dönemde, Bill Bernbach, Leo Burnett, David Ogilvy gibi reklamcıların ortaya çıktığı dönemlerdir.
Bu dönemde Rosser Reeves, bir reklam tasarımının, benzer üründen farklı olduğu noktalara vurgunun yapılması gerektiğini söyledi (Arens, 1996). Aynı zamanda Reeves, Ted Bates'in fikirlerinden yararlanarak özgün satış önermesini üretmiştir. Buna göre, iyi olmayan bir ürün satılamaz ve ürünün iyi olması halinde, özgün bir satış önermesi yoksa onun da satılamayacağını söylemişti. Reeves'a göre, özgün satış önermesinin üç koşulu bulunmaktaydı. Birinci koşul; tüketiciye, ürünle ilgili kesinleşmiş bir özelliği sunmak yani ürünü satın alması halinde ne işine yarayacağının söylenmesi, ikincisi; benzer ürünün öneremeyeceği bir özelliği sunmak olduğu, üçüncüsünün ise; seçilen önermenin, reklam verenin satışlarını arttırması gerektiğini ifade etmiştir. Örneğin, Colgate'nin eski reklam mesajı; “kurdele gibi diş macunu, tüpten düz çıkar, fırçanın üzerine kolay sürülür” şeklindeydi. Bu mesajın, ürünün satışları arttırmadığını görünce, Ted Bates, Colgate markasının reklam mesajını veya sloganını “Dişlerinizi temizlerken, ağız kokunuzu da giderir” e çevirdi (Mayer, 2004). 1950'li yılların başlarında, yukarıdakilerden Leo Burnett reklam ajansı, Rice Kriespies markasının reklam kampanyası için, ürünün ambalajını reklam tasarımlarında araç olarak kullanılmasını önerdi. Bu öneriye kadar, tahıl gevreği kutularının üzerinde kalın harfler kullanılarak ürünle ilgili bilgiler vardı. Reklam ajansı, yazıları azaltarak, kutunun üzerinde boş kalan yerlerin grafikle doldurulmasını sağlayarak, yeni ürün ambalajının tasarlanmasını sağlamıştır.
Mary Wels, televizyon reklamcılığının gücünü ve etkisini ilk oraya çıkaran reklam ajansının yöneticisi olmakta ve “I Love Newyork” reklam kampanyasını tasarlayan kişi olarak ün yapmıştır. (Tungate, 2008). David Ogilvy reklam ajansı, hazırladığı reklam kampanyalarında, ürüne prestij katarak markanın sosyal konumunun değişmesini istedi. Reklam ajansı bunu da, Porto Riko için yaptığı reklam tasarımlarında kullandı. Reklam kampanyasının amacı, hem turistlerin gelmesi hem de Amerikalıların adaya yönelik düşüncelerinin değişmesiydi. Ogilvy, ilk etapta Amerikalıların adaya nasıl baktıklarını öğrenmek için, Elmo Roper'a araştırma yaptırdı. Buradan çıkan verileri kullanarak reklamı tasarladı ve yayınlanmasını sağladı. Reklamdan sonra, adaya yapılan yatırımlar arttı (Mayer, 2004). 1970 yılları reklamcılık stratejisinin değiştiği yıllar olmuşlardır. Bu dönemde Jack Trout ile Al Ries konumlandırma döneminin başladığını ortaya attılar. Bu noktada yapılan çalışmalarda, ürünün özellikleri ile imaj durumu önem kazandı. Ayrıca, ürünün rakip ürünlerin karşısında nerede durduğu da önemliydi.