Reklamın, tüketicilerin ilgisini, firmaların ürün ve hizmetlerine doğru yönlendiren, bir tanıtım olduğunu düşünecek olursak, reklam mesajlarının buna yönelik olmasını düşünürüz ister istemez. Ama piyasa da faaliyet gösteren pek çok reklam ajansı veya reklam veren firma, reklam filmlerinde bunu çok ta başarılı bir şekilde yapamamaktadır. Televizyonlarda, radyolarda, sinemalarda gösterilen reklam filmlerinin pek çoğu, farklı mesajlar da iletebilmekte ve insanların güvenini sarsabilmektedir. Reklamın, vermesi gereken mesajın dışında, ilettiği yan mesajlar daha çok konuşulabiliyor. Reklam eleştirileri, sadece mesajlara yönelik yapılmamaktadır elbette, reklamın pek çok özelliğine yönelik olarak yapılmaktadır. İşlediği ana temayla ilgili, kullanılan oyuncuların hareketlerinin veya mimiklerinin ilettikleri, kullanılan mekânlarla ilgili, ürünün kullanılma biçimi ile ilgili eleştiriler yapılmaktadır. Normalde, reklam filmleri veya reklam tasarımları yapılmadan önce, oldukça geniş çaplı toplum analizleri yapılmaktadır. Yani bir toplumun gelenek ve görenekleri; yeme içme tarzları, giyim tarzları, sosyal faaliyet biçimleri, genel anlamda o toplumu oluşturan bireylerin, olası özlemleri araştırılmaktadır. Dini yapısı, aile ve ahlak yapısı incelenmekte ve bütün bu araştırmaların sonuçları, reklam tasarımlarının nasıl yapılması gerektiği, ne tür mesajları, neleri kullanarak verebileceklerinin cevaplarını verebilmektedirler. Ama bazen, öyle reklam tasarımları yapılıyor ki, sanki hiçbir araştırma yapılmamış gibidir. Topluma tamamen yabancı kültürden birileri tarafından yapılmış gibi durmakta ve tepki toplamaktadır. Burada söz konusu ettiğimiz bütün reklam tasarımları değildir elbette. Günümüzde, reklamın bazı markaları getirdiği noktaları düşünecek olursak, reklam tasarımlarında tavan yapmış pek çok firma bulabiliriz. Son zamanlarda firmaların ürettikleri ürün ve hizmetlerin, gittikçe bize daha çok benzemeye başlamaları, bizi ifade etmeleri, kültürümüzün bir parçası gibi görünmeleri, yapılan reklam analiz çalışmalarından kaynaklanmaktadır. Zaten yabancı da olsa, bir ürünün Pazar bulabilmesi için, ilgili toplumun yaşamında yer bulabilmesiyle ilgilidir. Zaten bu yeri açan da reklam, sattıran da reklamdır. Vivident markasının, asai üzümü ile karpuz uyumu reklamı, garip bir şekilde tasarlanmış reklamlardan biridir örneğin; kültürel yapısı, dini yapısı ve bakış açısı belli olan bir topluma sunulan, aksi ve ters mesajlardan oluşmaktadır. Hangi mesajını iletmektedir belli değildir. Uyum mesajını, lezzeti çağrıştırması için kullanmış, fakat uyumu çağrıştırması için kullanılan karakterler uyumsuz, olmaması gereken, yanlış bulunan niteliktedir. Reklamın diğer mesajları, daha da alakasız durmaktadır. Ne vivident markasının vizyon ve misyonunu, ne de sakızın lezzetini aktaramamaktadır.

Arşiv

Etiketler