Bilindiği gibi radyo reklamları sadece işitsel ve algısal mesajları iletmektedir. Herhangi bir görsel öğe bulunduramayan, sadece seslerin iletilmesini sağlayan radyolar, kitle iletişim araçları arasında en yaygın kullanıma sahip araçlardan biridir. Radyolar her bölgede, her yerde, hatta en ücra kesimlerde yaşayan insanların evlerinde bulunmakta ve dinlenmektedir. Her insan, günün belirli saatlerinde, bir şekilde radyo dinlemektedir. Ayrıca, teknolojilerin gelişimiyle beraber, internet üzerinden, cep telefonlarından, arabalarda, işyerlerinde, açık havalarda çalışırken dinlenmekte ve tüketicilerle sürekli bir etkileşim halinde bulunmaktadırlar. Radyoların insanlarla olan bu etkileşimi ve bunun canlılığı, radyo tanıtımlarının etkili olmasını sağlamaktadır. Bu ayrıca radyo alanını avantajlı bir duruma getirmektedir. Radyo reklamlarında, sesler kullanılmaktadır. Burada metin veya senaryo konuşma dilinde tasarlanmaktadır. Bu noktada etkili veya belirli niteliklere sahip olan sesler, kullanım ustalıklarıyla birlikte verilmektedir.

Bu alanda da ünlü simalar, çizgi karakterlerin seslendirmenleri kullanılmaktadır. Tanıtımın etki gücünü arttırmak için, cıngıl, spotlar, karşılıklı diyaloglarla örülmüş temalar kurgulanmaktadır. Ses efektleri de, bu kullanımlara dahil olmaktadır. Bununla birlikte televizyon ve sinemalarda yayınlananların, tüketicilere ulaşmasından sonra, sesleri ve müzikleri yayınlanabilmektedir. Dinleyiciler bu ses ve müzikleri duyduklarında, görüntülerini algılayabilmektedirler. Aynı diğer mecralarda olduğu gibi, burada da, sürekli bir yaratıcılık, farklılık, yenilik arayışları sürmektedir. Radyolarda kullanılan sesleri, ajanslara, yapım firmaları seçmekte ve temin etmektedir. Burada kullanılan seslerin ünlü bir ses olup olmaması tamamen, firmanın ayırdığı bütçe kapsamında düşünülmektedir. Firmanın bütçesine bağlı olarak, eğer kullanılması gereken sesler, normal oyuncular arasından veya halk arasından seçilecekse, buna göre yapım firması araştırmalarını yapmakta ve ilgili sesi seçmektedir.

Radyo reklamları diğer kitle iletişim araçlarına göre, daha az bir maliyet gerektirmektedir. Firmalar, televizyon filmine ayırdıkları bütçe ile, tek bir tanıtım filmi çekebilirken, aynı maliyeti radyo mecrası için kullandığında, birden fazla tasarımı, birden fazla radyo istasyonu için kullanabilmektedir. Böylece daha fazla tüketiciye ulaşabilmektedir. Bu durum gazete için de geçerli olmakta ayrıca pek çok diğer mecra için de durum aynıdır. Radyolar bu çalışmaları, Drive Time kuşaklarında yayınlamaktadırlar. Bunlar hemen her programın ardından başlamaktadır. İnsanların çalışırken veya herhangi bir faaliyette bulunurken dinledikleri radyoların, televizyonlara veya internet ortamına göre avantajı, insanların işlerini bırakıp, radyo kanalını değiştirmiyor olmalarıdır. Kimi zaman dikkatli, kimi zaman işlerine gömülü olarak dinledikleri bu çalışmalar, ister istemez akıllarında kalmakta veya gereken mesaj algılarına göndermektedir. Bu durumda insanlar, bunları dinledikten sonra, onu hatırlamasalar bile, ürünü, hizmeti veya markayı gördüklerinde onlara tanıdık gelmektedir.

Programlara sponsorluk alarak ta tanıtım yayınlamaktadırlar. Firmalar, beğendikleri program ve içeriklerine sponsor olabilmektedirler. Eğer sponsor olunan programın dinleyicileri, beğeniyor ve takip ediyorlarsa, zaten sponsorunu da bilmektedirler. dinleyicilerin, sponsor olan firmayı bilmeleri yani ismini bile duymaları, marka bilinirliğini arttırmakta ayrıca ilgili programın dinleyicilerine tanıdık, bildik gelmektedir. Yani onunla bir çeşit bağ kurabilmektedirler. Firmanın başka bir yerde, başka bir tanıtımını gördüklerinde, merak etmekte, ürün ve hizmetlerini daha kolay satın almaktadırlar.

Bazen radyolar, program akışlarının içerisinde, konu kapsamında firma bilgilerini işleyebiliyorlar. Bunu herhangi bir yolla yapabilmekteler. Örneğin; tüketicilerle yapılan canlı, ödüllü bir soru anketi veya soru, firma ile bağlantısız olabilmekte ama verilen ödül, firmanın satış noktalarından herhangi biri olabilmektedir. Bu tip programlar, insanların akıllarında kalmaktadır. Yani hatırlanma ve bilinme oranlarını yükseltmektedir.

Radyo reklamları, en az diğer programlar kadar, insanlarla etkileşimli yapılabilmektedir. İnsanlar görüntü olmamasından kaynaklı, radyo programlarına karşı kendilerini daha yakın hissetmektedirler. Onlarla daha samimi olmakta ve güven duymaktadırlar. Tanıtımların verildiği programın yapısına göre, tüketiciler, radyolardaki kişilerle birebir görüşebilmekte ve canlı canlı konuşmaktadırlar. Bu durum, her zaman için, firmaların lehine olan bir durum olmaktadır. Fakat gene de ülkemizde, radyo mecraları, firmalar tarafından kullanımı yeterli seviyede değildir. Hatta bu yüzden birçok yerel ve bölgesel radyolar, ekonomik sıkıntılar içerisinde yayın yapmaya devam etmeye çalışmaktadırlar. Halbuki hem maliyet açısından, hem de tüketicilerin yaygın kullanımı açısından daha uygun olmakta ve daha yaygın olarak tanıtım yapabilmektedirler. Bu sıkıntı ulusal radyolar açısından bile böyledir.

Özellikle toplum tarafından sevilen, toplumda belirgin bir yere sahip olan seslerin kullanılması, tanıtımın dinlenilmesini sağlamaktadır. Bu medya aracında kullanılan ünlü sesin sahibi ile tanıttığı ürün ve hizmet, özdeşleştirilmektedir. Ünlü sesin sahibinin, toplum içinde edindiği misyon, ürün ve ürünün üreticisi olan firmaya yüklenmektedir. Farklı etkilere sahip olan müzik te benzeri etkiler yaratabilmektedir. Müziğin yarattığı etkiler de, mesajın dikkat çekmesini sağlamakta, insanların onu dinlemesini kolaylaştırmaktadır. Aynı şekilde tasarımda kullanılan, gizemli ses efektleri, merak uyandırmakta, seslerin ardından gelen tanıtımlar dinlenmektedir.

Günümüzde radyo reklamlarının, diğer kitle iletişim araçlarının gelişimiyle beraber, etkisinin azaldığı düşüncesi, yukarıda açıklandığı gibi pek te doğru değildir. Hala birçok firmanın ürün ve hizmeti bu mecra sayesinde tercih edilmektedir. İnsanlarla daha samimi iletişim kurabilen radyolara, insanlar kendilerindenmiş gibi güven duymaktadır.

Arşiv

Etiketler