Günümüzde pazarlama ve iletişimin kanalları farklılaşıyor. Markalar, dijital gelişmeleri kullanarak sanal ortamlarda, bloglarda, oyunlarda tüketicileriyle bir araya geliyor. Hem daha az para harcıyor bu iş için hem de tüketicileriyle birebir iletişim kuruyorlar. Sadece bunlar da değil, markalar, artık hemen herkese her yerden ulaşabiliyor. Örneğin, internetten herhangi bir filmi, diziyi izlerken, oyuncuların giydikleri herhangi bir şeyin üzerine tıklayabiliyorsunuz. Tıkladığınızda ürünü satan markanın pazarlama sitesi önünüze açılıyor ve ürünü hemen satın alabiliyorsunuz. Birkaç gün sonra da satın aldığınız ürün kapınıza geliyor. Facebook, Twitter, youtube gibi siteler vasıtasıyla da tüketicilerle iletişim kurabiliyorlar. Markalar bunlarla da yetinmiyor, cep telefonlarını da kullanarak mesaj atıyor ve ürettiği ürün ve hizmetlerine ilginizi çekmeye çalışıyor. Görüldüğü gibi bütün dijital ortamlar bu alan tarafından kullanılmaya başlandı. Bugün markalar tarafından en çok kullanılan televizyon reklam mecrası, uzun dönemler boyunca, tüketicileri en çok etkileyen medya araçlarından biriydi. Ama bu dijital ortamlar piyasaya çıktığından beri, pek çok ülkede televizyon, markalar açısından geride kalmaya başladı. Üstelik ülkemizde de bu yöndeki gelişmeler hızla sürüyor. Ülkemiz, Avrupa online pazarlamada, en hızlı büyüyen dördüncü Pazara sahip olduğu açıklaması da, 2009 AdEx raporunda belirtilmekteydi. Online ortamların kullanıcı sayısı gün geçtikçe artarken, bu alanları kullanarak alışveriş yapan tüketici sayısı da aynı oranda artış gösteriyor. Bu alanların bu kadar çok kullanılmasının en önemli nedenlerinden biri, tabi ki markaları ilgilendiren herkesin bu ortamlarda bulunması olmuştur. Tüketiciler, benzer ürün ve hizmet üreten diğer markalar yani rakipler, markaların ortakları oralarda bulunuyor. Markalar buralarda esas hedef kitleleriyle buluşabiliyor, yaptıkları reklamlara yönelik ölçümleme çalışmalarını yapabiliyor, çok az bütçe harcayarak büyük geri dönüşler alabiliyorlar. Dijital ortamları kullanmanın en büyük avantajı da, markaların değişiklikleri, günün koşullarına göre yaptıkları ayarlamaları anında güncelleyebilmesi ve bu güncellemelerin de aynı anda tüketicilerle buluşması olmuştur. Bir diğer avantajı da, sadece global markaların değil, küçük, orta, büyük ölçekli bütün firmalar tarafından kullanılabilmesidir. Tabi bütün bu konular, buradan bakılınca çok kolay işler gibi geliyor insana. Ama aslında durum sanıldığından daha karmaşıktır. Dijital ortamlarda yer alabilmek, milyonlarca marka arasından sıyrılıp pazarlama yapabilmek çok zor. Çünkü burası, deryalar kadar geniş bir alan ve bu yüzden, markaların işini kolaylaştıran interaktif ajanslar kuruldu. Bu ajanslar sayesinde markalar birbirinden etkili kampanyaları hazırlatıp tüketicilerle buluşturuyor.

Arşiv

Etiketler