İtalya'da Eşitlik Bakanı Mara Carfagna reklam dernekleri ile karşılıklı olarak imzaladığı protokol neticesinde, kadınların aşağılandığı, şiddet içerikli ve küçük düşürücü reklamların yasaklanması karara bağlandı. Zaman zaman Başbakan Silvio Berlusconi'nin skandallarıyla sarsılan İtalya'da muhalefet alınan karardan memnun olsa da, Berlusconi hükümetinin güvenilirliğinin olmadığını ve kadınların saygınlığını korumak için yeterli olmadığını açıkladı.
Bir yanda reklamlarda kadın istismarının önüne geçmek için uğraşa dursun, diğer yanda L'Unita gazetesi, Berlusconi'ye karşı başlattığı “Yeter!” (Basta!) kampanyasıyla, Başbakan'ın kadınları konumlandırma biçimini değiştirmesi için imza topluyor. 2 bin kadın imzalarıyla kampanyaya katılmış durumda.
İtalya'daki son gelişme bu, ülkemizde de son dönemde cinsel çağrışımlar içeren bir reklam fazlasıyla tartışılıyor. Bu reklam elbette ki Şölen'in Biscolata reklamı. Reklamda bisküviyi yiyen bir kadın uzandığı kanepede yediği bisküvi ile ilgili hayaller kuruyor. Üretim sürecinin her aşamasında kaslı erkeklerin kullanıldığı reklam kadınların aksine erkekleri kullanmasıyla tartışılıyor. Reklamdan memnun olanlar da var, olmayanlar da. Ben olmayanların tarafındayım. Bisküvi, kek, çerez dediğiniz şey eğlenceliktir. Öyle kanepeye uzanıp da hayal kura kura yenilebilecek bir şey değildir. Dizi izlerken, internette gezerken, iş güç arasında kısacası, kapsamlı bir yemek yeme imkanının olmadığı ya da sadece atıştırmak istediğiniz bir anda tükettiğiniz gıdalardır.
Nasıl ki Magnum'un yıllardır yürüttüğü kampanyayı sevmiyorsam, bu reklamı da hiç sevmedim. Tıpkı Eti Browni İntense reklamı gibi bu reklam da beni rahatsız ediyor. Bir bisküviye gereğinden fazla anlam yüklemenin tek manası olabilir o da onu sokakta yenemeyecek bir şekilde konumlandırmaktır. Burada toplumsal yapıya dair çıkarımlar yapıp, ülkemizin sosyo ekonomik yapısını değerlendirecek değilim ama her şeye rağmen özellikle gıda maddelerinin kadınla ya da erkekle doğrudan cinsellik bazında konumlandırılmasına karşıyım. Hedef kitlenin çok geniş olduğu, üstelik ciddi alım gücü de gerektirmeyen bu gibi ürünlerin çerçevenin daraltılarak, sadece cinsel haz noktasına vurgu yapılan reklamlarının yapılmasına karşıyım. İstismar edilen ister erkek, isterse de kadın olsun, bu karşıtlık durumum değişmiyor.